Akciğer Kanseri Teşhisi Aldınız, Peki Şimdi Ne Olacak? Uzmanı Anlattı

Akciğer kanserinin teşhisi ve tedavisini Sağlık Bilimleri Üniversitesi Kartal Doktor Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi Başhekimi aynı zamanda Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Recep Demirhan, Sağlığım İçin Herşey'e anlattı.

AKCİĞER KANSERİ TANISI NASIL KONULUYOR?

‘‘Hastalar göğüs cerrahisi polikliniğine genelde geçmeyen, inatçı bir öksürük şikayetiyle
başvuruyorlar. Bu hastaya önce akciğer grafisi çektirilerek lezyon olup olmadığı gözlemlenir.
Akciğer grafisi bazen lezyonları atlayabildiği için bir tomografiyle akciğerlerin tüm alanları, kalbin arkası, diyaframların üst tarafları, kaburgalar tarafındaki alanlar net bir şekilde tanımlanarak herhangi bir kitle var mı yok mu görülür. Eğer tomografide kitle görülürse biyopsi yapılır.

Bu işlem, bronkoskopiyle bronşun içinden veya lezyon periferine yakınsa oradan tomografi eşliğinde iğne biyopsileriyle yapılır. Hastanın kanser olup olmadığını, o kitlenin vücutta başka yaygınlık yapıp yapmadığını görmek için nükleerle tomografinin birleşimi olan görüntüleme yöntemiyle (PET CT) teşhis imkanları artırılır. En fazla beş gün içinde bu teşhisi koyabilmek mümkündür.’’

. Akciğer kanserinde erken teşhisin önemi nedir?

‘‘Akciğer kanserinin tedavisi için erken teşhis çok önemlidir. 25 yıl sigara içmiş yaklaşık 50-55
yaşında ve genetik yatkınlığı olan herkesin mutlaka düşük doz tomografiyle kendisini bir göğüs
hastalıkları veya göğüs cerrahisi uzmanına kontrol ettirmesi son derece önemlidir.’’

TEDAVİYE NEYE GÖRE KARAR VERİLİYOR?

. Akciğer kanserinin tedavisine neye göre karar verilir?

‘‘Akciğer kanserinin tedavisinde kanserin hücre tipi çok önemlidir. Küçük hücreli ve küçük hücreli dışı olarak ayrılan akciğer kanserinin tedavisi birbirinden farklıdır. Ama genel olarak tedavide akciğer kanserinin tipi, evresi ve hastanın solunum rezervi ve kalp durumu önemlidir. Bu rezervlere göre hastanın tedavisi şekillendirilir. Eğer hastanın yeterli kardiyak rezervi varsa mutlaka ilk tedavi seçeneği cerrahi yaparak tümörlü olan akciğer dokusunu ortadan kaldırmaktır. Bunun yanı sıra cerrahi olarak akciğeri alınamayan hastalarda kemoterapi, radyoterapi ve immünoterapi tedavi seçenekleri uygulanır.’’

. Küçük hücreli ve küçük hücreli dışı tipten hangi daha risklidir?

‘‘Küçük hücreli kanser çok hızlı yayılan, teşhis anında bile vücudun çeşitli yerlerine nüfuz etmiş
olan çok agresif bir kanser türüdür. Özellikle de kemiğe, beyne, böbreküstü bezine ve karaciğere çok hızlı bir şekilde yayılır. Dolayısıyla küçük hücreli akciğer kanserine yakalanan bir hastanın çok fazla yaşam ömrü olmuyor. Küçük hücreli dışındaki diğer kanser tipleri ise biraz daha uzun sürede vücuda yayılabilen, biraz daha cerrahi ameliyatı tanıyan veya kemoterapi ve radyoterapi tedavilerini tamamlama fırsatı veren tümörlerdir.’’