Akromegali Hastalığı

Akromegali Hastalığı

Akromegali Hastalığı

Bizi Takip Et


Akromegali, her milyonda 60 kişide görülen bir hastalıktır. Bu hesaplamayla Türkiye’de yaklaşık 4 bin 200 civarında akromegali hastası olduğu düşünülmektedir. Kadınlarda ve erkeklerde hastalığa rastlanma oranı hemen hemen eşittir.

Hastalık hipofiz bezindeki adenomlardan kaynaklanır. Hipofiz adenomlarının yüzde 30’u prolaktin salgılayan adenomlardır. Bunların yüzde 25’ini ise fonksiyonu olmayan adenomlar oluşturur. Büyüme hormonu salgılayan adenomlar yüzde 10-15, ACTH salgılayan adenomlar (Cushing)  yüzde 10-15, TSH salgılayan adenomlar   yüzde 3-5  oranında görülür. LH ve FSH salgılayan adenomlara ise nadir rastlanır.

Akromegali ise hipofiz bezindeki adenomdan büyüme hormonunun aşırı salgılanması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Bunlar genellikle iyi huylu ve büyük adenomlardır. Bazen çevre dokulara yayılmış da olabilirler.

Hastalara tanı konulduğu yaş genellikle 40-50’dir. Ancak hastalara beş ya da on yıl arasında geç teşhis konulmaktadır. Akromegali tedavi edilmezse yaşam süresi kısalabilir. Akromegali kemik yapısını  etkilediğinde hastaların ellerinde, yüzlerinde, ayaklarında büyüme olur. Şapka ve ayakkabı numaraları büyür. Ayakkabı numaralarındaki artış genellikle üç dört numarayı bulur. kromegali  cilt ve yumuşak doku değişikliklerine de sebeb olur. Terlemede artış, ciltte siğil gelişmesi, büyük el ve ayaklar, yüz görünümünde kabalaşma, alt çenenin öne doğru çıkması, alın bölgesinde kemik çıkıntısı bunlar arasında yer alır.

Akromegali kalp sağlığını da derinden etkiler. Akromegaliye bağlı olarak kalp büyümesi, kalp yetmezliği, koroner kalp hastalığı  ve yüksek tansiyon görülebilir. Akromegali’de  şeker metabolizmasında değişiklikler oraya çıkar. İnsülin direnci, gizli şeker (bozulmuş glukoz toleransı) ve şeker hastalığı görülür. Akromegali hastalarında üst solunum yolunda tıkanma , horlama, büyük dil, uyku apnesi , ses tellerinde kalınlaşma gibi sorunlara da yaygın olarak rastlanır.

Kas ve eklemleri de derinden etkileyen akromegalide hastalar sıklıkla eklem ağrılarından, eklemlerde sertlik ve kireçlenmeden, bilekte sinir sıkışmasından,  kas güçsüzlüğünden ve kemik erimesinden yakınırlar. Tiroid hormonlarına da olumsuz etkileri bulunan akromegali  hastalarında görülen bazı problemler şunlardır: Multinoduler guatr, idrarda kalsiyum atılımının artması, hiperparatiroidi ve kalın bağırsak problemleri…
Tanıda önemli noktalar ise şöyle sıralanmaktadır: Büyüme hormonunda yükselme, IGF-1’de (insüline benzer büyüme faktörü) yükselme, şeker yükleme testi sırasında büyüme hormonunda azalma olmaması… Hipofiz MR’ı ise tanıda başvurulan görüntüleme yöntemidir.

Akromegali tedavisinin hedefleri arasında şikayetlerde düzelme, fiziksel bulguların düzelmesi, büyüme hormon salınımın normale dönmesi, tümör kitlesinde küçülme, tekrarın önlenmesi, diğer hipofiz hormonlarının salınımın korunması, normal yaşam süresinin sağlanması yer alır.

Akromegalide tedavi ile kür sağlanması önemlidir.Tedavi protokolünde  cerrahi, radyoterapi ve tıbbi tedavi yer alır.

Akromegali tedavisinde ilaçlar karın ağrısı, ishal, yağ emiliminde azalma, bulantı, gaz, , safra taşı oluşumu, şeker metabolizmasında bozulma ve saç dökülmesi gibi yakınmalara neden olabilir.

Prof. Dr. Sema Akalın
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hsatalıktları Bilim Dalı Başkanı


İçeriği Paylaşın