Bel ve Boyun Fıtıkları Ameliyatsız Nasıl Tedavi Edilir?

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Fatih Kırar, bel ve boyun fıtıklarının tedavisinde ameliyatsız yöntemleri Sağlığım İçin Herşey'e anlattı.

Bel ve Boyun Fıtıkları Ameliyatsız Nasıl Tedavi Edilir?

Bizi Takip Et


Bel ve boyun fıtıklarının tedavisinde ameliyatsız yöntemleri Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Fatih Kırar anlattı.

‘‘YÜZ HASTADAN SADECE BİRİNİN AMELİYATA İHTİYACI OLUYOR’’

. Bel ve boyun fıtıklarının ne kadarına cerrahi tedavi öneriliyor; ne kadarı ameliyatsız yöntemlerle tedavi ediliyor?

‘‘100 hastanın ancak biri gerçekten ameliyat ihtiyacına sahip oluyor. Yüzde 99’u şu an ameliyatsız pek çok yöntemle tedavi edilebiliyor. Aslında ameliyat ya da ameliyatsız diye ayırmamak gerekiyor. Çünkü her tedavinin kendince bir uygulanma zamanı ve yöntemi vardır. Bunları üç ana başlığa ayırırsak; birincisi herhangi bir ağrı sonucu fıtık teşhisi koyulan, fıtığın bölgeleri ve dereceleri de belirlenen hastayı ağrı kesiciler kullanarak tedavi etmektir. Ancak 4-6 hafta ağrı kesicilere yanıt vermeyen ağrı bizim açımızdan riskli ağrı grubudur. Artık tedavisi zorlaşan gruba girmiş demektir. Sadece ağrı kesicilerle bir bel fıtığı tedavisi gerçekleşmesi çok da doğru değildir. Medikal tedaviden sonra ikinci grup fizik tedavi grubudur. Fizik tedavi omurgada çok önemlidir. Ancak fizik tedaviye rağmen iyileşemeyen pek çok hasta grubu vardır. Bunların önüne üçüncü olarak hemen bir ameliyat kararı koyulur. Ancak fizik tedavi olmasına rağmen geçmeyen, tekrarlayan ya da tekrar tekrar fizik tedaviye ihtiyacı olan hastaların direkt ameliyata gitmesi çok doğru değildir. Bir hasta ameliyat edilecekse en önemli kriter fıtığa bağlı herhangi bir uzvunda güç kaybı olmasıdır. Bel fıtığı olup sağ bacağında ağrı gelişmiş bir hasta yürüyerek geliyorsa ameliyat etmek çok doğru değildir. Örnek vermek gerekirse, kocaman bir bel fıtığı ile gelen, sinirlerin geçtiği kanalın neredeyse yarıdan fazlasını altına almış bir fıtığı hemen ameliyat edip siniri kurtarmak yerine ameliyatsız tedavisini gerçekleştirdim. Regresyon ve robotik lazer tedavisi düzeyinde bir tedavi yaptım. Üçüncü ayın sonunda fıtığın tamamen kaybolduğu MR’da görülüyordu.’’ 

AMELİYATSIZ TEDAVİLERİN AVANTAJLARI

. Ameliyatsız tedavilerin avantajları nelerdir?

‘‘Fizik tedaviyle kıyaslarsak hasta 10 gün iyiyse sonra eski haline dönebilir. Bazen fizik tedaviyle bu hastalar kötüleşebilir. Ameliyat olsa ameliyattaki riskler ve ameliyat sonrası iyileşme süreçleri bir hasta için ciddi derttir. Dolayısıyla ameliyatsız kesin etkili bir sonuç elde etmek çok önemlidir. Ağrıyı kesmek fıtıkta bir tedavi değildir. Sinirleri kurtarmak ve hastanın bir daha karşılaşmamak üzere fıtığını ortadan kaldırmak gerekir. Ameliyatsız tedavilerde üçüncü ayın sonunda hasta hiçbir şey yokmuş gibi hayatına devam edebilir ve üç gün içerisinde işine dönebilir. Izdırap veren ağrıları da kaybolmuş olur.’’

FITIK NASIL YOK EDİLİYOR?

. Cerrahi müdahalede fıtık alınırken ameliyatsız yöntemde fıtık nasıl yok ediliyor?

‘‘Ameliyatta o bölgeye ulaşmak için cilt, cilt altı bağ dokusu, kas dokuları kesilir ve oradan bir kemik pencere açılarak fıtığa ulaşılır. Sinir kenara çekilip fıtığın çıktığı disk temizlenir. Yani siniri rahatlatma operasyonu yapılır. Ameliyatsız yöntemde (regresyon) fıtık bölgesine neşter yerine doğal yollardan ulaşılır ve buraya bir enjeksiyon yapılır. Disk içerisine yapılan enjeksiyon bizim yerimize bir ameliyat gerçekleştirir ve buradaki fıtık yavaş yavaş kaybolmaya başlar. Zaten vücudun doğal yapıları bu fıtığı kaybeder. Vücut çok güçlü bir yapıdır. Dolayısıyla burada yapmamız gereken hastaya en etkili ve en kolay yöntemi uygulamaktır.’’

HANGİ YÖNTEMİN UYGULANACAĞINA NEYE GÖRE KARAR VERİLİYOR?

. Hangi yöntemin uygulanacağına neye göre karar verilir? 

‘‘Burada fıtığın derecesinden bulunduğu yere ve fıtığın sinire yaptığı hasara kadar pek çok belirleyici faktör vardır. Tabii 12 binin üstünde ameliyatsız tedavi yapan bir hekim olarak tecrübelere dayanarak yönteme karar veriyoruz. Patlamış bir fıtığa uygulayacağımız tedavi protokolüyle birinci derece fıtığa uygulanacak tedavi farklı oluyor. Bazı hasta ağrıları ilerlemesin diye gelirken bazısı da duruşunu beğenmeyip omurga estetiği için geliyor. İleri derecede fıtığı 30 yıldır çeken hastalar da var. Eşinden ayrılmış, çoluk çocuğu terk etmiş, sırf fıtıklarından dolayı psikolojisi bozulmuş, bir yıl iyiyse ikinci yıl kötü, ikinci yıl iyiyse üçüncü yıl dördüncü yıl kötü olan hastalar var.’’

‘‘GERÇEK TEDAVİYE ULAŞILMAZSA FITIK KRONİKLEŞİYOR’’

. Ameliyatsız yöntemleri bilmeyen, fizik tedaviden de fayda görmeyen ve ameliyat olmamak için doktora gitmeyen bir hasta ne tür risklerle karşı karşıyadır?

‘‘Cinsel aktiviteleri ne oranda etkilediği hastalar sakladığı için tespit edilemiyor. Yaşı 50-60’a gelmiş hastalar yaşlandık mı deyip üroloji doktoruna gidiyor. Ya da başka sebepler arayıp başka yerlere müracaat etmeye başlıyorlar. Aslında erkeklerde ilk etkilenen cinsel fonksiyon oluyor. Ağrıdan önce başlıyor ve özellikle dördüncü beşinci fıtıklarda, alt bölge fıtıklarında çok yüksek oranda görülüyor. Fıtık kabız yapıyor ve daha çok kadınlarda kabızlık görülüyor. Endoskopiler, kolonoskopiler yapılıyor, dahiliye doktoruna, genel cerraha gidiliyor ama kabızlık devam ediyor. Bunlar bilinmeyen ancak ilk gördüğümüz ve gün yüzüne de çok çıkmayan şikayetler. Eğer hasta bu şikayetlerle birlikte gerçek tedaviye ulaşamazsa kronikleşiyor. Artık bir fıtık hastasından çok bir kanal daralması hastası oluyor. Tedavisi daha da zorlaşan bir duruma geliyor. Onun için fıtık tedavisinde geç kalınmamalı, geciktirilmemeli ve geçiştirilmemelidir. Ağrının geçmesiyle fıtık geçmiş olmaz. Fizik tedaviden fayda almamış olabilirsiniz, karşınıza bir ameliyat önerisi konulmuş olabilir ama bütün bunlardan kaçarken hiç adı duyulmamış biri yani bir hekimin neşter vurmaya çalıştığı fıtığa sülük tedavisi yapar. Oysa hastalar çaresiz değildir. Ameliyattan önce son çıkış dediğim ameliyatsız regresyon ve robotik lazer tedavileri hastalar için en büyük ümittir.’’


İçeriği Paylaşın