Cerrahınızda Otomobil Tamircisi Duygusuzluğu Mu Var?


Bizi Takip Et


“Ameliyat olmanız gerekiyor”

Hastaların hekimlerinden son duymak isteyecekleri sözlerden biridir bu. Bir yandan anestezi korkusu, diğer yanda ise operasyona bağlı gelişebilecek komplikasyonların endişesi…

Hekimin ameliyat önermesi üzerine hastaların ve hasta yakınlarının çaresiz, umut dolu soruları başlar.  “İlaçla düzelmez mi?”, “Ameliyat şart mı?”, “Hemen ameliyat olmasak olur mu?”

Bazen hastalar ikinci, üçüncü bir görüş için tüm tetkik sonuçlarıyla başka uzmanların kapısını çalar ki, çoğu zaman doğrusu da budur. Bazen de ameliyatsız tedavi arayışı umut tacirliği yapanların ellerine düşürür hastaları. Otlarla, somon balığıyla, enerjiyle ya da bir takım manüplasyon hareketleriyle şifa arayanların hem iyileşme arzularını, hem de cüzdanlarını sömüren bu açıkgözler, aslında hastaların ruhlarının derinliklerine işleyen ameliyat ve anestezi korkusundan yararlanır.

Kendisine ya da bir yakınına cerrahi tedavi önerilen kişiyi rahatlatmak, ona güven vermek cerraha düşer.  Size ameliyat öneren cerrahın beden dili, ses tonu nasıldır? Özgüvenli midir? Vücut diliyle hastasına “Ben bu işi iyi bilirim. Merak etme, emin ellerdesin” diyor mudur? Hastanın ya da yakının sorduğu her soruya bıkıp uzanmadan, tatmin edici yanıtlar verebiliyor mudur? Yoksa yanıtları bir belirsizliğin  karanlığında yok olup gidiyor mudur?
Hastalar, sağlıklarını, canlarını emanet edecekleri hekimlerde işte bu özellikleri ararlar. Ancak tabii cerrahın bu mesajı nasıl ve ne şekilde verdiği de önemlidir.  “Ameliyat olmanız gerekiyor” dedikten sonra hastasıyla işinin bittiğini düşünüp bir sonraki randevuyu almak için hemen ayağa mı kalkıyor? Ameliyat edeceği hastasıyla otomobil tamircisinin duygusuzluğuyla iletişim mi kuruyor yoksa onun acısına, korkularına, iyileşme arzusuna sevgiyle, şefkatle mi yaklaşıyor?

Hastasını otomobil, ameliyat edeceği organları da otomobilin yedek parçaları gibi gören hekimler yok mu? Sayıları az olsa da ne yazık ki var. Ameliyat edeceği kişinin endişelerine, korkularına, öğrenmek istediklerine empatiyle ve sevgiyle yaklaşmayan duygudan yoksun bu tip cerrahlardan kesinlikle uzak durmak gerekiyor.

UNUTKAN CERRAHLAR…

Muayenehanesinin kapısından çıktığınız andan itibaren sizinle ilgili önemli ayrıntıları unutan cerrahlar da vardır. Sağ elinizi mi sol elinizi mi karpal tünel sendromu nedeniyle ameliyat edecektir? Aynı seansta tetik parmağınızı da düzeltecek midir?

Aslında  böyle durumlarda hastalara ve hasta yakınlarına düşen bir sorumluluk var. Hekime, hemşerilere ameliyat öncesinde vücudun hangi tarafında, hangi organa,  ne ameliyatın yapılacağı konusunda yeniden bir anımsatma yapmak. Hatta, ameliyat edilecek bölgeyi işaretlemek. Örneğin karpal tünel ve tetik parmak operasyonunun yapılacağı ele ve parmağa renkli bir ip takmak ya da kalemle işaretlemek. Çünkü, batıdaki hastanelerde yaygın bir uygulama olan ameliyat yerini işaretlemek ne yazık ki Türkiye’de pek başvurulan bir yöntem değil.

Evet, biliyorum. Çoğu hekim hastaların, hasta yakınlarının ameliyat sürecesine böylesine katılımından pek hoşlanmaz. Siz onlara bakmayın. İşi sağlama alın. Yoksa, yanlış tarafı ameliyat edilen mağdur hastalardan biri olabilirsiniz.

YANLIŞ TARAFA YANLIŞ AMELİYAT…

Amerika’da yapılan araştırmaya göre ameliyatlardaki her 100 tıbbi hatadan 10’u cerrahi müdahale yapılacak bölgenin sağ sol olarak karıştırılmasından kaynaklanıyor.  Yanlış taraf ameliyatlarında ortopedi, genel cerrahi ve nöroşirürji ilk üç sırada yer alıyor. Ameliyatlardaki her 100 sağ-sol hatasından yüzde  41’i ortopedi cerrahisinde  meydana geliyor. Bu oran genel cerrahide yüzde 20, beyin ve sinir cerrahisinde ise yüzde 14.
Türkiye’de yanlış ameliyatlar, sağ sol karıştırılması gibi konularda istatistiki bilgiler yok. Ancak hastanelerdeki yığılmalar, hastaya ayrılan sürelerin yetersizliği gibi faktörler dikkate alındığında ortaya çıkabilecek oranlar göz korkutuyor. Hastalardaki ameliyat korkusunu doruğa çıkartan medyaya yansıyan yanlış ameliyat haberleri cabası.

Çok maziye gitmeye gerek yok. Daha birkaç yıl önce katarakt ameliyatı olması gereken bir hastanın rahminin alındığı, tümörlü böbrek yerine diğer taraftaki sağlam böbreğin çıkartıldığı haberleri medyada yer aldı. Bunlar gazetelerde, televizyonlarda yer alan böyle haberlerden yalnızca birkaçı.
İşte, bu nedenle ameliyat olacak hastaların hem cerrahlarını, hem de hastanelerini çok iyi seçmeleri gerekiyor. Hekimin bilgisi, deneyimi, hastasına ilgisi kadar, hastanenin de güvenli ameliyathane ve anestezi kavramının içini doldurarak hizmet vermesi şart.
Ancak doğru cerrahı bulduğunuza ne kadar emin olsanız da, ameliyathanede anestezi almadan önce, ne ameliyatı olacağınız üzerinde ameliyathane ekibiyle konuşmanızda fayda var. Sonuçta söz konusu olan sizin sağlığınız…

esrako@gmail.com
www.esrakazancibasiilesaglik.com


İçeriği Paylaşın