Ergenlik Dönemi Ve Sorunları

Ergenlik Dönemi Ve Sorunları

Ergenlik Dönemi Ve Sorunları

Bizi Takip Et


Ergenlik çağı hangi yaşlarda başlar ve ne kadar devam eder? 
Gençlik; çocuklukla  yetişkinlik arasında yer alan, büyüme, gelişme, ruhsal olgunlaşma ve yaşama hazırlanma dönemidir. Genellikle ilk ergenlik belirtileriyle başlar ve büyümenin durmasına kadar devam eder. 12-21 yaş arasını kapsayan oldukça uzun bir dönemdir.

Ergenlik dönemi evreleri nelerdir?
Puberte, buluğ dönem: Fiziksel büyüme ve gelişmenin hızlı olduğu, kız-erkek cinsel özelliklerin belirginleştiği, 12-15 yaş arasında 2-3 yıl süren ilk gençlik dönemi.

Gençlik -Adolessans-delikanlılık çağı: 15-18 yaş arasıdır. Kızlar erkeklerden bir-iki yıl önce bu  döneme girerler.

Son dönem: 18-21 yaş arası, Yasalar karşısında reşit olan gencin üç yıl daha ergenlik dönemi devam eder.

Ergenlik dönemi; bir büyüme gelişme, olgunlaşma ve aynı zamanda kararlar alma, seçimler yapma dönemidir. Okul, meslek, arkadaş seçimi, nasıl bir insan olacağına karar verme, değerler geliştirme, sosyal çevreyi belirleme ve bu çevreye uyum sağlama, kendini kabul ettirme bu dönemde gerçekleşir. Bu anlamda insan hayatının en zorlu dönemi denilebilir.

Bu döneminde kişinin geçirdiği fiziksel değişimlerden bahseder misiniz? 
Ergenlik dönemi biyolojik  değişme ile başlar bedensel gelişme, zihinsel, ruhsal ve sosyal gelişme ile son bulur. Hormonların salgısındaki artışa bağlı olarak kız-erkek cinsiyetindeki farklılıklar belirgin hale gelirken – kıllanma, göğüslerin büyümesi, sesin kalınlaşması, sakal çıkması vb.-kilo ve boy uzamasında artışlar olur. Ergenliğin en belirgin habercisi boy uzamasıdır. 12-16 yaş  kilo ve boy artışının en hızlı olduğu dönemdir. Bacaklar uzarken el ve ayaklar büyür, erkeklerde kas gelişimi ve kas gücünde belirgin artış olur. Kızlarda 18 yaşına kadar süren boy uzaması, erkeklerde 21 yaşına kadar devam eder. Çocukluk döneminde kız ve erkek çocuk arasında bedensel şekil açısından çok az farklılıklar varken, ergenlik döneminde bu farklılıklar giderek artar.

Erkek ergenlerde, geniş omuz, dar kalça, düz uzun bacak, sakal ve bıyık, ses kalınlaşması olurken, kızlarda dar omuz, geniş kalça, göğüsler görülür.
Kısa ya da çok uzun boylu olmak, çok şişman veya çok zayıf olmak, sesin ince kalması, sakalların çıkmaması veya aşırı kıllanma, göğüslerin aşırı büyük ya da küçük olması ergenin kendilik algısını, arkadaşlarla ilişkisini, sosyal çevre ile uyumunu belirler. Bu dönemin belki de en önemli sorunu ergenlik sivilceleridir. Hızlı büyüme nedeniyle daha fazla kaloriye gereksinim vardır. Dengeli beslenme alışkanlığının kazanılması bu dönemde önemlidir. Gençler abur cubur yerler ancak yeterli beslenmezler, bütün gün yerler ya da atıştırırlar ancak büyüme ve gelişmeleri için gerekli olan yeterli protein, karbonhidrat, vitamin ve mineralleri almazlar. Son zamanlarda obezite ve anoreksiya -zayıflık hastalığı bu dönemde sıklıkla görülmektedir.

Kişide sosyal ve psikolojik açıdan nasıl bir değişim gözlenir?  
Gençlerin bedensel görünümleri ile ilgili tepkileri her zaman durumla bağlantılı ya da doğru orantılı olmaz. Bazen uzun boylu olmak, grupta herkes orta boylu ise son derece üzüntü verici bir durum olabilir. Bedenin hızlı büyümesi, kasların kontrolündeki güçlük ergenlerin bilinen sakarlığına yol açar, sosyalleşmenin arttığı bu dönemde ergen aynı zamanda utangaçtır, herkesin kendini gözlediğini sanır,  kontrol edemediği el ve ayaklarını nereye koyacağını, bacağını nereye uzatacağını bilemez, hızını ayarlayamaz çok hızlı veya çok yavaştır. Bu durum onun tökezlemesine, ve birşeylere çarparmasına, devirmesine ya da kırmasına sebep olur.

Bu dönemde zihinsel gelişim nasıl gerçekleşir?
Buluğ çağı ile birlikte soyut düşünce gelişimini tamamlar. 12 yaşından itibaren ergen, zihinden düşünme, karşılaştırmalar yapma, fikirler üretme, sebep-sonuç ilişkilerini görme yeteneğini kazanmıştır. Gelenek, görenek ve kuralları sorgular. Çocuk bunların değişmez olduğunu düşünürken, Genç, her sosyal grubun kuralları kendine göre oluşturduğunu farklılıklar göstereceğini kavrar. Böylece oynanan oyunun kuralları yeniden belirlenebilir. Mantıksal sonuçlar üretebilir. Sosyal yargılama, yasaları kavrama gelişir. Öğrenme hızı ve kapasitesi artar. Ezberleme yetisi, aritmetik işlemleme, iletişim ve  el becerisi çeşitli alanlara ilgi duymasını sağlar.

Bu dönemde ortaya çıkabilecek  ruhsal sorunlar nelerdir?
Çelişkili duygular dönemi olan ergenlik, yaşanması zor bir dönemdir. Genç, çabuk üzülür, çabuk neşelenir, birden öfkelenir, gülerken ağlamaya başlayabilir. Her şeye ilgisi çok fazla arttığından derslere azalır. İstekleri artar, bencilleşir. Kendisi ile ilgili her şeyi az bulur, harçlığı azdır, hakları azdır, evdeki kurallar çoktur, giysileri çok olsa bile azdır  ve hep aynı şeyi giyer, hep açtır ve evdeki yemek hep azdır, tatil azdır, öğretmen az not verir. Bağımsızlaşma isteği ve sosyal çevreye ilgisinin artması nedeniyle daha fazla arkadaşlarıyla olmak, değişik yerlere gitmek, görmek ve denemek ister. Karşı cinsle ilgilenir, beğenilmek ister, yakışıklı ya da güzel olup olmadığını sorgular, dış görüntüsüne aşırı hassas davranır. Kendinden büyükleri örnek alıp bir taraftan onlar gibi davranmaya çalışırken diğer taraftan çocuksu davranışı devam eder. Ergen değişen ve gelişen bedenini, dalgalanan duygularını saklamak, kontrol edebilmek ve çevrenin istediği gibi davranabilmek için, içine kapanır.

Güvensizlik duygusu, karamsarlığa, üzüntüye yol açar. Arkadaş grubunun içinde olma, takdiredilme, sevilme, beğenilme isteği olumlu bir şekilde karşılandığında mutlu olur. Aksi  takdirde öfkelenir, endişelenir, kıskanır, kavga çıkarır. Bu dönemde görülen olumsuz duygular genellikle endişe, üzüntü, korku, hayal kırıklıkları ve öfkedir. Genç, bu olumsuz duygularla başedebilmek için ya hayal kurar, müzik dinler, içe kapanır veya arkadaşlarıyla çok fazla vakit geçirir, sınırları ve kuralları zorlar, anne-babasıyla çatışma halinde olur.

Anne babalar ergenlik çağındaki çocuklarına karşı nasıl bir tavır geliştirmeliler, anne babalara bu konuda öneriler verebilir misiniz?  
Yetişkinliğe doğru ilerleyen, duyguları dalgalanan, düşünceleri değişen, sosyal çevreye gereksinim duyan, arkadaşlıkların çok fazla önemsendiği bu dönemde genç için  anne-baba ikinci planda kalır. Hatta anne-baba beğenilmez, eleştirilir. İnatlaşmalar söz konusu olabilir. Genç anne-babasını en sert şekilde eleştirir ve kırarken duygusal dalgalanmasından dolayı kısa bir süre sonra onlara ihtiyaç duyabilir ve yanında olmalarını ister. Zorda kaldığında en önce anne-babası aklına gelir ve onları arar.

Bu dönemde anne- babaların sakin ve sağduyulu, akılcı, anlayışlı davranmaları, kuralları duruma, yer ve zamana göre belirlemeleri, bazen değiştirmeleri bu kuralların gerekçesini anlatmaları ve açıklamaları,  gencin kendine kural koymasını sağlamaları hem ergenin sorunlarının çözülmesinde hem de ilişkilerin olumlu gelişmesinde önemlidir. Anne-baba sorun çıkaran, inatlaşan, negatif değil tam aksine mevcut sorunu yapıcı bir şekilde, akılcı yöntemlerle çözen, her iki tarafı orta noktada buluşturan bir tutum içinde olmalıdır. Ergen, devamlı kendisini ve arkadaşlarını eleştiren anne-babasından uzaklaşır, içe kapanır, öfke davranışları gösterir. Bu dönemde ergenlerin arzu edilmeyen sosyal gruplara katılmaları, sigara, alkol, madde kullanımına yönelmeleri görülür. Ergenlerle ilişkilerimizde amacımız her zaman olumlu iletişimde bulunmak, sorgulamak yerine sohbet etmek, eleştirmek yerine takdir ve teşvik etmek, başarıları az ya da yetersiz olsa bile önce beğenmek sonra yol göstermek şeklinde olmalıdır.

Ergenlik döneminde hangi durumlarda profesyonel yardım alması gerektiği sonucuna varılmalıdır? 
1-Ergenin içe kapanma dönemleri çok uzun ve duygu dalgalanmaları sık ve şiddetli ise,
2-Huy değişikliği aniden tam zıt şekilde olmuşsa – çok neşeli ve hayat dolu bir genç birden tamamen içine kapanmışsa,
3-Ders başarısı beklenmedik şekilde çok düşmüşse,
4-Eve geliş saatlerindeki gecikme artmış ve açıklamaları yetersizse,
5-Uyku sorunları varsa, bütün gün uyumak veya bütün gece oturmak, 
6-Aşırı zayıflama ya da şişmanlama olmuşsa,
7-Çok öfkeliyse ve sürekli ağlıyorsa profesyonel yardım almakta fayda olacaktır.

Kaynak: Anadolu Sağlık Merkezi web sitesi
(www.anadolusaglik.org)


İçeriği Paylaşın