Ergenlik Döneminde Kıl Dönmesi: Kaşıntı ve Şişliğe Dikkat!

Genellikle yetişkin hastalığı olarak bilinen kıl dönmesi özellikle ergenlik dönemindeki çocuklarda da sıklıkla görülüyor. Uzmanlar kuyruk sokumundaki şişlik ve kaşıntının hafife alınmaması gerektiği konusunda uyarıyor.

Ergenlik Döneminde Kıl Dönmesi: Kaşıntı ve Şişliğe Dikkat!

Bizi Takip Et


Makat bölgesi rahatsızlığı olan kıl dönmesi (pilonidal sinüs rahatsızlığı) günümüzde yetişkinler kadar ergenlik çağındaki çocukların da hayat kalitesini olumsuz etkiliyor. Hareketsiz ve fazla kilolu çocuklarda daha sık görülen kıl dönmesi; şişlik, kaşıntı ve ağrı ile kendisini belli ediyor.

Memorial Hizmet Hastanesi Çocuk Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Hülya Öztürk, çocuklarda kıl dönmesi ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. 

ÇOCUĞUNUZU BUNLARDAN UZAK TUTUN

Kıl dönmesi, genellikle kuyruk sokumu bölgesinde bulunan kılların aşırı terlemeye bağlı olarak tahriş olan cilt içerisine girmesi ve burada yuva yapması ile oluşmaktadır. Temizlik ve kişisel hijyene dikkat edilmemesi ve aşırı oturmaya bağlı olarak oluşan terleme sonucu kuyruk sokumundaki cilt dokusu tahriş olmaktadır. Bu durumda vücuttan dökülerek bu bölgede biriken kıl ve tüyler deri altına kolaylıkla girerek yerleşmektedir. Kız ve erkek çocuklarda eşit oranda görülen kıl dönmesi nadir olarak da kılın yoğun olduğu göbek deliği, sakal bölgesi gibi yerlerde de görülebilmektedir. Çocuklardaki kıl dönmesinin artış göstermesinin sebepleri şunlardır;

  • Hareketsiz yaşam ve fazla oturmak
  • Obezite
  • Çok sıkı tayt ve badi gibi kıyafetler giyilmesi
  • Kişisel hijyenin ihmal edilmesi

Kıl dönmesinden korunmak için çocukların öncelikle hareketli bir yaşam tarzını benimsemesi gerekmektedir. Fazla kilolardan korunmak için doğru ve sağlıklı beslenilmelidir. Çocukların abur cubur ya da fast food gıdalar yerine ev yemeği yemesi sağlanmalıdır. Dar kıyafetlerden uzak durulmalı, rahat ve pamuklu giysiler seçilmelidir. Ayrıca sık sık banyo yapılarak kişisel hijyene önem verilmesi de kıl dönmesi riskini azaltmaktadır. 

KUYRUK SOKUMUNDAKİ ŞİŞLİK VE KAŞINTIYI HAFİFE ALMAYIN

Günümüzdeki gelişen teknolojik imkanlar ve şehir evlerinde büyüyen çocuklar hareketsiz yaşam sürmektedir. Günü evlerindeki bir koltuk üzerinde uzun süreler ellerindeki teknolojik aletlerle oturarak tamamlayan çocuklar, çoğu zaman kuyruk sokumu bölgelerinin aşırı terlediğinin farkına bile varamamaktadır. Telefon ya da bilgisayarın başından kalmak istemeyen çocuklar kişisel temizlik ve hijyenlerini de ihmal etmektedir. Bu durum çocuklardaki kıl dönmesi rahatsızlıklarını artırmaktadır. Çoğu çocuk da kıl dönmesinin ilk belirtilerini anlayamamakta ancak rahatsızlık ilerlediğinde ve ailelerinin kontrolleri ile durum fark edilmektedir. Kıl dönmesinin belirtileri şunlardır; 

  • Kaşıntı
  • Kızarıklık
  • Şişlik
  • Yanma
  • Akıntı
  • Ağrı

KIL DÖNMESİNİN BOYUTUNA GÖRE CERRAHİ İŞLEM UYGULANIYOR

Kuyruk sokumunda şişlik, oturup kalkarken o bölgede ağrı, kaşıntı ya da iç çamaşırında kötü kokulu akıntı varsa çocukların mutlaka alanında uzman bir hekime muayene ettirilmesi gerekmektedir. Kıl dönmesinin ilerlememesi için erken teşhis büyük önem taşımaktadır. Kıl dönmesi tanısı ayrıntılı bir fizik muayene ve bazı durumlarda da nadiren ultrason yardımı ile konulmaktadır. Hastanın ve hastalığın şiddetine göre farklı cerrahi yöntemler uygulanmaktadır. Hasta kuyruk sokumunda ağrı, akıntı, şişlik ile doktora başvurduğunda kısa bir süre antibiyotik ilaç tedavisi ve lokal krem uygulaması önerilir. Ayrıca bu bölgenin temizliğine çok dikkat edilmesi gerekmektedir. İltihaplı durum geçtikten sonra cerrahi planlanması yapılmaktadır. Kılın cilt içindeki uzandığı nokta ve enfekte ettiği alanın sağlam dokudan ayırt edilerek çıkarılması büyük önem taşımaktadır. Ayrıca hastalığın tekrarlamaması için de bu bölgede oluşan doku defekti hastanın kendi dokusundan yama yapılıp kapatılarak onarılmaktadır. Genellikle epidural anestezi altında yaklaşık bir saat süren cerrahi işlem sonrası maksimum 2 gün sonra hasta taburcu edilmektedir. Taburcu edilen çocuklar günlük yara bakımı, hareket kısıtlılığı ve önerilen hijyen kurallarına dikkat edilmesi ile kısa süre sonra normal hayatlarına dönebilmektedir. 


İçeriği Paylaşın