Gebelikte Tarama Ve Tanı Testlerinin Önemi

Gebelikte Tarama Ve Tanı Testlerinin Önemi

Gebelikte Tarama Ve Tanı Testlerinin Önemi

Bizi Takip Et


Gebelik süresince bebeğin gelişimini izlemek ve varsa problemleri saptamak için çeşitli tarama testleri yapılıyor. Gebeliğin belirli dönemlerinde yapılan bu testler sonucunda bebekteki genetik ve yapısal problemlerin saptanabildiğini söyleyen Memorial Ataşehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Tolga Ergin bu testler sonucunda eğer bebekte bir probleme rastlanırsa doktorların Amniyosentez ve CVS testlerine başvurduklarını söyledi. Hamile kalmayı planlayan anne adaylarının gebelikten önce mutlaka jinekologa başvurması gerektiğini ve bu şekilde riskleri azaltmanın mümkün söyleyen Doç. Dr. Tolga Ergin gebelikteki tarama testleri hakkındaki sorularımızı yanıtladı. . Tarama testleri sayesinde bebekteki hangi problemleri anlamak mümkün oluyor? Gebelik başlangıcında karşımıza hasta geldiğinde biliyoruz ki, her yüz bebekten 1-3’nde bir problemle karşılaşma ihtimalimiz var. Bunların belirli bölümü genetik problemler, diğer bölümü de yapısal problemler. Tarama testleri ile hem genetik problemleri (en çok gördüğümüz kromozom eksikliği) hem de yapısal problemleri anlayabiliyoruz. . Tarama testlerini, tüm gebelere bir bütün olarak mı öneriyorsunuz yoksa gebeliğin risk grubuna girip girmediğine göre mi testleri yapıyorsunuz? Belirgin testlerden birisi, ikili tarama testi dediğimiz ense kalınlığı testi; 11-14. hafta arasında yapıyoruz . Bu testi rutin olarak her hastamıza yapıyoruz. 16. haftada eskiden üçlü tarama testi diye geçen şimdi dördüncü bir hormon eklendiği için dörtlü tarama testi yapılıyor ve 20. haftada da ayrıntılı ultrason ile belirli problemleri, belirli yüzdeyle yakalama şansı oluyor. 16. haftadaki testi gerek olursa, 20. hafta testlerini de rutin olarak her gebeye yapıyoruz. Bir de tanı testleri var. Herhangi bir risk çıktıysa bu testlerde ya da hastaya ait bildiğimiz riskler varsa, o zaman tanıyı koymak için yaptığımız testler... Plasentabiyopsi dediğimiz 12. haftada yaptığımız test ya da 16. haftada herkesin çok iyi bildiği amniyosentez testi var. Bu testleri ancak bir risk çıkarsa yapıyoruz, çünkü kendilerine göre bazı riskleri var bu işlemlerin. “ULTRASONUN ANNE KARNINDAKİ BEBEĞE HİÇ BİR ZARARI YOK” . Ultrason, anne karnındaki bebeğe zarar verir mi? Ultrasonun hiçbir zararı yok. Ses dalgası ve günümüzde kullandığımız cihazların bu ses dalgasını filtreleyecek ve frekansı ayarlayacak özellikleri var. Ultrason çok önemli. Özellikle ense kalınlığı dediğimiz test ile 11-13. haftaları arasında bebeğin down sendromlu olup olmadığını konusunda belirgin şekilde bilgi sahibi oluyoruz. Down sendromunu tarama testinde yakalama oranı yüzde 80.Yaş arttıkça risk artıyor. Rutin olarak ultrasonları kullanarak yanına da biyokimyasal dediğimiz bir kan tahlili ekleyerek yüzde 80 oranında down sendromunu yakalayabiliyoruz. Ultrasonun hem bu basamakta hem de 20. haftada çok önemli. . İkili ve dörtlü testler, kan testi midir? Tarama testleri ne kadar sürede sonuçlanır? Ultrasonla baktığımız anda biz hastaya testin sonucunu verebiliyoruz. Ense kalınlığı ve burun kemiği ile ilgili her şeyi görüyoruz. Dolayısıyla ikili tarama testinde iki basamak var. Birincisi ultrason, ikincisi kan tahlili. Ultrason sonucu o anda belli oluyor. İkili tarama testlerinde yaklaşık yüzde 80 oranında down sendromunu yakalayabiliyoruz. Ultrasona baktığımız zaman her şeyi normal gördüysek hastaya biraz rahatlayabileceğini söylüyoruz. Kan tahlili sonucunu da yaklaşık 72 saat sonra alıyoruz. Kan testi de bize yaşa bağlı risklerin ne durumda olduğunu söylüyor. Bu test tabi down sendromunun olup olmadığına bir cevap değil. Bu sadece gebelikteki riski belirleyen bir test. . Testlerden sonra nasıl bir yol izliyorsunuz? Her şey normal ise 16. haftada hastayı tekrar görüp, omurga sağlığını gösteren başka bir test daha yapıp yolumuza devam ediyoruz. Eğer ki yüksek risk çıkarsa, o zaman hastaya, "riskiniz yüksek; bebeğin down sendromlu olma ihtimali var dolayısıyla 12. haftada CVS testi yapmamız lazım" diyoruz. Bu test ile kromozom sayılarına bakıp bebeğin down sendromlu olup olmadığını anlıyoruz. “AMNİYOSENTEZDE ÜÇ YÜZDE BİR DÜŞÜK RİSKİ VAR” . Amniyosentez testinin riski nedir? İki tane tanı yöntemimiz var. Biri CVS 11-12. haftada yaptığımız, diğeri de16.haftada yaptığımız amniyosentez testi. CVS’in yaklaşık 200'de bir, amniyosentezin de 300'de bir riski var. Yani 200'de bir suyun gelmesi, kanamanın olması ve gebeliğin düşükle sonuçlanması ihtimali var. Son bir yılda dünyada yapılan amniyosentez ve CVS’lere bakıldı ki risk oranı bu ortamlardan daha düşük. Dolayısıyla bu işi yapan merkezlerde bu riskler daha da azalıyor. Dolayısıyla bu testleri yaptırmak istemeyen de olabilir. Önemli olan bu konuda hastaya doğru bilgileri verebilmek. . Anne kanından bebeğin hücreleri nasıl inceleniyor? Annenin kanında bebeğin hücrelerinin olduğu 1800’lü yıllardan beri biliniyordu. Bunu incelemek çok kolay değil tabi ki. Yaklaşık 10-15 senedir bu konuda çalışmalar yoğunlaştı; Almanya, Amerika ve Çin teknolojiyi de kullanarak yöntemler geliştirdiler. Amniyosentez ve CVS’ de düşük riski olmadan taramayı arttırabilir miyiz düşüncesinden ortaya çıkıyor bu yöntem. Böylece riski düşürerek anne kanından aldığımız örnekle bebek hakkında tanı konabiliyor. Bebek ortamına girmeden anneden alacağımız basit bir kan, bebekle ilgili bilgileri bize verebiliyor. Bu işlemin tam kullanılabilir olması için biraz zamana ihtiyaç var, özellikle Türkiye için. Plasentadan hücreler parçalanarak devamlı geliyor. Bu hücrelerin yaşam süreleri çok kısa, iki üç saatlik bir yaşam süreleri var. O yüzden bu hücreleri anne kanında yakalamak çok kolay değil. Özel teknolojilerle bu yakalanabiliyor, annenin kendi hücrelerinden ayırt edilebiliyor ve buradaki hücrelere bakılarak bebeğin down sendromlu olup olmadığını anlayabiliyoruz. "Amniyosentezi çöpe atmak ve bu iş tarihe karışıyor" demek doğru değil.Amniyosentezde düşük riski olsa da bize yüzde yüz bebekle ilgili sonuç verir. Ama kandan bebekle ilgili sonuç çıkarırken yüzde 95 oranında sonuç alabiliyoruz. Sınırlarını bilmek ve maliyetini düşürmek için bu sistemin biraz daha zamana ihtiyacı var. . Hamilelikte saç boyatmak mümkün mü? Bu tamamen kullanılacak maddelere bağlı. Oryal gibi açıcı maddeler tamamıyla kimyasal maddeler. İlk üç ay çok fazla tercih edilmemesini öneriyoruz. 12. haftadan sonra biraz daha rahatız. Boyaların içindeki maddelere çok dikkat etmemiz lazım. Önemli olan saç dibidir aslında. Kimyasal saç dibinde emilir. Saç diplerine daha dikkat ederek bu işlemi yapmaları lazım. “DOKTORLARININ SÖYLEDİKLERİNİ UYGULAMAK GEBELİKTE ÇOK ÖNEMLİ” . Anne adaylarına sağlıklı bir bebek dünyaya getirebilmeleri için neler önerirsiniz? Gebe kalmayı planladıkları zaman jinekologa gitmelerinde fayda var. Dünyadaki gebeliklerin yüzde15’i planlı gebelik, yüzde85’i plansız. Dolayısıyla jinekologa gitmek bir kere bir artı kazandırır. Onun dışında gebeliğin başından beri yapılması gereken düzenli kontroller çok önemli. Dengeli beslenmek, yürüyüş, yüzme gibi sporlar yapmak gebe sağlığı açısından çok önemli. Katkı maddelerden uzak durmak ve dikkatli beslenmek, doktorların söylediklerini uygulamak gerekiyor.

İçeriği Paylaşın