Glokom Körlüğüne Karşı Dikkat!

Türk Oftalmoloji Derneği, Glokom Haftası kapsamında hastalığın teşhisine yönelik açıklamalar yaptı. Dernek, hastalığın teşhis ve tedavisi ile ilgili vatandaşlara önemli uyarılarda bulundu.

Glokom Körlüğüne Karşı Dikkat!

Bizi Takip Et


Glokom ile ilgili farkındalık oluşturmak toplumdaki bilinçlendirmeyi artırmak amacıyla her yıl mart ayının ikinci haftası "Dünya Glokom Haftası" olarak kutlanıyor.

Türk Oftalmoloji Derneği Glokom Birimi Başkanı Prof. Dr. Kıvanç Güngör, glokomu "göz sinirinin hasar görmesi sonucu meydana gelen, başlangıçta görme alanını daraltan, ilerleyen dönemlerde ise körlüğe yol açan ve sinsice ilerleyen bir hastalık" olarak tanımladı.

Türk Oftalmoloji Derneği olarak Türkiye'de hastalığın erken dönemlerde teşhis edilebilmesi ve görmenin korunabilmesi için temel göz muayenelerine olan gereksinimi halka duyurmayı amaçladıklarını dile getiren Güngör, hafta kapsamında insanları göz tansiyonu ölçümü konusunda bilinçlendirmek için çalışmalar yürüttüklerini, glokom hakkında farkındalığı oluşanların göz doktorlarına başvurduklarını ifade etti.

DEPREM BÖLGESİNDE YAKLAŞIK 300 BİN GLOKOM HASTASI VAR

Kahramanmaraş merkezli, 11 ili etkileyen depremlerin ardından, dernek olarak bu bölgelerde mobil göz muayenesi hizmeti sunmaya hazırlandıklarını aktaran Prof. Dr. Kıvanç Güngör, "Ülkemizde 2 milyon glokom hastası olduğu tahmininden hareket edersek, bu hastaların yaklaşık 300 binden fazlasının deprem bölgesinde olduğunu söyleyebiliriz. Bu hastaların görme kaybı yaşamamaları için takip ve tedavilerinin aksamaması amacıyla, gerekli önlemleri almaya çalışıyoruz. Bu kapsamda Türk Oftalmoloji Derneği olarak deprem bölgesindeki illerde mobil göz muayenesi hizmeti vermek üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz." diye konuştu. 

Prof. Dr. Güngör, glokom hastalığının, görme yolundaki sinir hücrelerini bozduğuna dikkati çekerek, "Hastalığın önemli nedenlerinden biri, hastaların çoğunda yükselen göz tansiyonunun, göz sinirindeki kan dolaşımı ile beslenmesini bozması ve bu basıncın sinir hücrelerinde harabiyet oluşturmasıdır. Göz sinirinde oluşan hasarın geri dönüşü yoktur. Bu nedenle erken tanı ve tedavi çok önemlidir." ifadesini kullandı.

DÜNYADA 6 BUÇUK MİLYON İNSAN GÖRME KAYBI YAŞADI

Hastalığın doğuştan itibaren her yaşta görülebildiğini, ancak genellikle 40 yaşlarından sonra ortaya çıktığını ifade eden Güngör, yaş ilerledikçe bunun görülme sıklığının arttığını ve glokomun birçok tipinin kadınlarda daha sık görüldüğünü belirterek, doğumsal olanlara ise erkeklerde daha sık rastlandığını belirtti.

Türkiye ve dünyada göz tansiyonunun görülme sıklığını aktaran Güngör, şöyle devam etti:

"Dünyada glokomlu kişilerin sayısı, özellikle 40'lı ve 80'li yaşlar arasında geçtiğimiz yıllarda 70 milyonlardayken 2050'li yıllarda bu sayının en az iki katına çıkacağı düşünülmektedir. Kırk yaş üstünde glokom görülme olasılığı yüzde 2 civarındadır. Bu hastalık nedeniyle 6 buçuk milyon insan görme kaybı yaşamasına sebep olmuştur. Ülkemizde görülme sıklığı yüzde 2-2,5'tur. Türkiye'de tanı konmuş glokomlu hasta sayısı 500 bin civarındadır. Ancak glokomlu sayısının bunun 4 katı olduğu tahmin edilmektedir. Diğer bir deyişle yaklaşık 2 milyon hastanın 1 buçuk milyonu henüz tedaviye kavuşamamıştır."

TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELER?

Belli aralıklarla göz siniri üzerinde cihazlarla yapılan değerlendirmelerde hasar saptanırsa damlalarla göz tansiyonunu düşürmek ve görme alanındaki kaybı durdurmak gerektiğini belirten Güngör, "Eğer ilaç tedavisinden olumlu sonuç alamazsak lazer uygulamaları ve ameliyatlara gereksinim olmaktadır. Lazer ve cerrahi işlemler hastanın klinik durumuna göre farklı tekniklerle uygulanabilmektedir. Tedavi için geç kalınırsa ya da yetersiz olursa glokom körlükle sonuçlanabilmektedir." uyarısında bulundu.

 


İçeriği Paylaşın