Hamilelikte Diyabet (Gestasyonel Diyabet) Nedir?

Hamilelikte Diyabet (Gestasyonel Diyabet) Nedir?

Hamilelikte Diyabet (Gestasyonel Diyabet) Nedir?

Bizi Takip Et


Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği Başkanı Prof. Dr. Sait Gönen, Atv Avrupa ekranlarında yayımlanmakta olan “ Esra Kazancıbaşı ile Sağlığım İçin Herşey" programına katıldı.

Hamilelikte diyabet (gestasyonel diyabet) nasıl bir sorundur ve ne sıklıkla rastlanır? Hangi kadınlar ya da hangi anne adayları gebelik diyabeti açısından risk grubuna giriyor? Gebede eğer gestasyonel diyabet (gebelik diyabeti) şüphesi varsa hangi testlerin yapılması gerekir? Gestasyonel diyabet, anne ve bebekte ne gibi problemlere yol açabilir? Şeker yükleme testi dışında, anne adayında hamilelik diyabeti olup olmadığını gösteren başka bir test var mı? Şeker yükleme testi bebeğin ölümüne yol açar mı? Prof. Dr. Sait Gönen, Esra Kazancıbaşı’nın sorularını yanıtladı.

. Hamilelikte diyabet (gestasyonel diyabet) nasıl bir sorundur ve ne sıklıkla rastlanır?
“Gebelik esnasında tanı konulan diyabete, 'gestasyonel diyabet' diyoruz. Gerçekte diyabeti olan kadın, gebe kaldığında bunun adı pregestasyonel diyabet ama gebelik esnasında tanı koyuyor ise bunun adı gestasyonel diyabettir. Görülme sıklığı toplumdan topluma değişir. Yüzde 2 ila yüzde 20 oranında gestasyonel diyabete toplumlarda rastlanabilir.

Ülkemizde yaklaşık yüzde 15 civarında gestasyonel diyabet görülme sıklığı vardır. Endokrinolojinin bünyesinde olan diyabet çalışma grubunun en son 2011’de yaptığı TURDEP’in çalışmasında erişkin popülâsyonunda Türkiye’de diyabet görülme sıklığı yüzde 13,7 prediyabet dediğimiz halk arasındaki tabirle gizli şeker görülme sıklığı da yüzde 13,6 ikisinin toplamı 27,3 Türkiye’de gestasyonel diyabette bu orandan yola çıkarsak yüzde 15 gibi bir oranda görülmektedir.”

. Hangi kadınlar ya da hangi anne adayları, gebelik diyabeti açısından risk grubuna giriyor?
“ 25 yaşın üstündeki gebeler, fazla kilolular, metabolik sendromun tanı kriterini taşıyan kişiler, ailesinde diyabet sık görülenler, yaşadığı toplumda diyabet sıklığı yüksek olan gebeler, polikistik over sendromu tanısı almış gebeler, daha önceki doğumlarında makrozomik bebek yani tosuncuk dünyaya getirmiş anneler, daha önceki gebeliğinde gestasyonel diyabet tanısı almış gebeler diğer gebelerden daha fazla risk taşırlar.”

. Gebede eğer gestasyonel diyabet (Gebelik Diyabeti) şüphesi varsa hangi testlerin yapılması gerekir?
“ Gestasyonel diyabetle riski taşıyan ve gestasyonel diyabet görülme riski daha yüksek olan gebelerde gebeliğin 24. ile 28. haftası arasında bazı meslektaşlarımız 50 gr glikozla tarama testi yaparlar. Bu test aç veya tok fark etmez hasta kliniğe geldiğinde ya da laboratuara geldiğinde 50 gr glikoz verildiğinden bir saat sonraki kan glikoz düzeyine bakılır.

140mg/dl üzerinde ise gestasyonel diyabet için anlamlıdır. 140mg/dl altında ise gestasyonel diyabet acısından izlem dışı bırakılabilir. 180mg/dl üzerindeyse gestasyonel diyabet olarak kabul edilir. 140 ila 180 aralığında ise ikinci bir defa 75 gr glikozla 2 saat ya da 100 gr glikoz ile 3 saatlik test yapılır.

75 gr glikozla yapılan 2 saatlik testte, -açlık kan şekeri 92; birinci saat, 180; ikinci saat 153- bu değerlerden bir tanesi aşılmış ise gestasyonel diyabet olarak kabul edilir. Gestasyonel diyabet hem anne için hem çocuk için çok ciddi riskler taşımaktadır.”

“GESTASYONEL DİYABET ANNEDE DOĞUMSAL SORUNLARA NEDEN OLUR”

. Gestasyonel diyabet, anne ve bebekte ne gibi problemlere yol açabilir?
“Gebelik diyabeti, annede doğumsal bir takım sorunlara neden olur. Çocukta 'makrozomik' bebek dediğimiz tosuncuk bebek olarak dünyaya gelir. Akciğerlerin tam gelişmesi sağlanamayabilir. Bir takım organlar tam arzu edilen şekilde gelişemez, doğum çok ciddi sorun olur. Gebelik diyabeti, hem anne hem de bebek için yaşamsal sorunlara yol açabilecek bir durumdur.”

. Şeker yükleme testi dışında, anne adayında hamilelik diyabeti olup olmadığını gösteren başka bir test var mı?
“Hastanın açlık kan şekeri belli bir değerin üzerindeyse zaten test yapmazsınız ilave bir şeker yüklemeye gerek yok; gestasyonel diyabet tanısı konmuş olur.

Diyabetin tanı kriterleri şöyle; açlık kan şekeri düzeyi 126 mg/dl üzerindeyse ve günün herhangi bir saatinde bakılan kan glikoz düzeyi aç veya tok fark etmez 200 üzerindeyse ve 3 aylık şeker ortalaması dediğimiz hemoglobin ABC düzeyi yüzde 6,5 üzerindeyse ya da bunlardan sarece biri yüksek ise anne, muhtemelen pregestasyonel diyabettir yani gebelik öncesinde de diyabeti vardır. Böyle kişilere test yapmanın mantığı yok.

Tanı tam konulamamış ama değerleri sınırda olan vakaları gözden kaçırmamak için test mantıklıdır. Bunlarda da tanı kriteri tüm dünyada Oral Glikoz Torelans testidir; bu test, diyabet açısından riskli gebelerde yapılmalıdır. Diyabet acısından risk taşımayan gebelere yapılmayabilir. Sadece ülkemizde değil; Amerika Diyabet Cemiyeti, Avrupa Endokrin Derneği, Türkiye Endokrin Derneği, Türkiye Endokrin Metabolizma Derneği, Sağlık Bakanlığı ve bütün kılavuzlarda gestasyonel diyabetin tanı kriterleri olarak Oral Glikoz Torelans testine yer verir.”

. Prof. Dr. Canan Karatay “Gebelikte şeker yükleme testinin hem annenin hem de bebeğin sağlığına zarar verdiğini, bebeğin anne karnında ölümüne neden olabileceğini ya da doğduktan sonra ölümüne neden olabileceğini” söyledi. Bunun üzerine, başkanı olduğunuz Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği, Prof. Dr. Canan Karatay hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Böyle bir şey yapmaya neden gerek gördünüz?
“ Gerek dernek olarak gerek hekim olarak bu bilimsel konuların magazinleşmesini arzu etmeyiz. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği olarak Türkiye’deki endokrin uzmanları olarak bu işin asli tarafının biz olduğunu düşünüyoruz ve doğrusu da bu. Diyabetin takibini ve tedavisini başka hekimler yapıyor ama öncelikli olarak bu işi bilimsel manada ele alan disiplin endokrinoloji ve metabolizma hastalıkları disiplinidir.

Gerek üyelerimiz, gerekse iç hastalıkları uzmanları, gerek aile hekimleri vatandaşlardan yoğun bir şekilde bu konuyla ilgili kamuoyunda bilgi kirliliği olduğuna dair derneğimize müracaat etti. Biz de bu konuda toplumu daha doğru bilgilendirme adına bir takım girişimlerde bulunmamız gerekliliği kanaatine vardığımız için böyle bir yola başvurduk. Buradaki amacımız halkın doğru bilgilendirmesidir."

“KANITA DAYALI VERİLERİNE GÖRE KONUŞMAMIZ GEREKİYOR”

. Prof. Dr. Canan Karatay'ın dediği gibi, şeker yükleme testi bebeğin ölümüne yol açar mı?
“Dünyada kanıta dayalı dediğimiz bir tıp var ve bunun verilerine göre konuşmamız gerekiyor. Kanıta dayalı tıpla ilgili veriler varsa ellerinde tabi ki biz bunu bilimsel ortamlarda tartışırız. Dünyada 9 ayrı ülkede 25 bin gebeye Oral Glikoz Torelans testi yapıldı. Bütün dünya cinayet mi işliyor? Bu testin birçoğu gelişmiş ülkelerde yapıldı. Bu çalışmadan sonra değerler biraz daha aşağıya çekildi.”

. Gebelik diyabeti olan bir anne adayında şeker testi yapılmalı mı, yapılmamalı mıdır?
“ Eğer doktoru istiyorsa anne adayı gönül rahatlığıyla oral glikoz torelans testini yapabilir.”

“75 GR GLİKOZ 8 KAŞIK PİLAV DEMEK”

. Anne adayı bu testi yaptırmazsa ne olur?
“ Gestasyonel diyabetin atlanması, ötelenmesi hem anne için hem de bebek için çok ciddi sağlık sorunlarına yol açar. Gebelerin gebe kaldığı günden itibaren karbonhidratı azaltması, yaşam tarzına dikkat etmesi yürüyüş, egzersiz yapması son derece önemlidir. Bazen bize gebe gestasyonel diyabet sınırında geliyor. Bunlarda da tanının konulması için mutlak suretle hekimi söylediyse Oral Glikoz Torelans testini yaptırmalıdır. 75 gr glikoz 8 kaşık pilav demektir.”

. Prof. Dr. Canan Karatay “Şeker yükleme testine gerek yok. Anne karnındaki bebeğin aşırı kilo alıp almadığı ultrasonla belli olur. Annenin aşırı kilo alıp alınmadığına bakılmalıdır. Anne adayının D vitamini düzeyi düşük ise veya trigliseriti yüksek ise bu zaten gestasyonel diyabete işaret eder” diyor. Bu tıbben mümkün mü?
“ Bu söylediklerinizin bilimsel hiçbir karşılığı yoktur. Trigliseritin düzeyi yarılanma ömrü çok kısa akşam yağlı bir şey yediğinizde sabah iki katına çıkabilir.
Erişkin popülâsyonunda Türkiye’de yüzde 90’larda D vitamini eksikliği var. Kadınlarımızın tamamına yakınında D vitamini eksikliği var. Bunların hepsini gestasyonel diyabet olarak mı kabul edeceğiz. Bunların bilimsel bir karşılığı yok; bu konuda yapılmış bilimsel bir çalışmada yok."

. Gestasyonel diyabette tedaviye yaklaşımınız nasıl oluyor?
“ Gestasyonel diyabet tanısı koyduğumuz kişilere 2 hafta içinde yaşam tarzı değişikliği öneriyoruz. Yani dengeli beslenme; ihtiyacı olan kaloriyi günün değişik saatlerine paylaştırarak düzenlemeli ve karbonhidratını azaltmalı, düzenli yürüyüş ve bu sürede sık kan glikoz şekeri takibi yapıyoruz ama buna rağmen arzu edilen sonuç alınmadıysa hastaya insülin tedavisi uygulanır.

Anti diyabetik ilaçların gebelik esnasında bir takım sakıncaları olabilir. Her ne kadar kılavuzlar, bunların bir ya da iki tanesi için 'kullanılır' diyorlarsa da genel eğilim, gebelikte insülin kullanılması gerekir. Vakit geçirmeden kullanılmaya başlanılması son derece önemlidir.”

. Insülin tedavisinin anne ya da bebeğe herhangi bir zararı var mı?
“ Hiçbir zararı yok. Fetüsün beslenebilmesi için insülin direncine ihtiyaç var ama bu abartılı olursa gestasyonel diyabet dediğimiz durum meydana geliyor. Bunun tedavisi de insülin tedavisidir. İnsülin pankreasımızdaki beta hücrelerinden salgılanan hormon ve bu hormona karşı direnç geliştiği için hücrelerimiz kandaki yeterli glikozu içlerine çekip yakıt olarak kullanamıyor.

Bu durumda insülin sinyalinin gelmesinde bir yetersizlik söz konusu olduğu için biz dışarıdan insülin verdiğimizde o direnç kırılarak hücre yakıt olarak şekeri kullanıyor. Gebelerde analog insülinlerin yerine reguler insülinleri tercih ediyoruz. Son yıllarda analogların da kullanılabileceği, çok ciddi yayınlarda öneriliyor ancak Türkiye’de genel eğilim regular insülinlerin kullanılmasıdır. Bunların kullanımının anne için de çocuk için de en ufak bir sakıncası yoktur. Gestasyonel diyabette kontrol altına almak için mutlaka insülin kullanılması gerekiyor.”

. Hamilelik diyabeti olan kişi, doğumdan sonra tekrar sağlığına kavuşur mu, yoksa ömür boyu diyabetli olarak mı kalır?
“ Hamilelik öncesinde diyabet yoksa hamilelikte diyabet tanısı konuldu ise bunlar doğumla düzelir ama bu kişiler, toplumun diğer bireylerinden daha fazla diyabete yakalanma riskine sahiptir ve bir sonraki gebeliklerinde yine gestasyonel diyabet olma riski çok yüksektir. Gestasyonel diyabet olanlar, doğum sonrasında da yaşam tarzına dikket etmezlerse yaklaşık yüzde 50’si gelecekte diyabet hastası olur.”

“MAKROZOMİ (TOSUNCUK) BEBEK DÜNYAYA GELEBİLİR”

. Gebelik diyabetine yakalanan annelerin bebekleri de diyabetli mi oluyor yoksa doğumdan sonra diyabet riski ortadan kalkıyor mu?
“Doğumda makrozomik bebek dünyaya gelebilir. Bunlarında ileri yaşamında diyabet olma riski diğerlerinden çok daha yüksetir. Doğum sırasında da yeterli akciğer gelişimi olmayabilir. Suyu fazla olabilir. Doğumsal bir takım sorunlar yaşayabilir. Onların hepsinin atlatığını varsaydığımızda bile bunların ilerdeki yaşamlarında diyabet olma riski daha yüksektir.”

. Şeker hastası bir kadın ne tür şartlarda hamile kalabilir? eğer hamile kalırsa neye dikkat etmelidir?
“Fazla kiloları var ise onlardan kurtulmalılar; gebe kalmak için acele etmemelidirler. Hemoglobin A1c düzeylerini kesinlikle yüzde 6 civarında hatta yüzde 6’nın altına düşürmeleri gerekir. Yaşam tarzlarını mutlaka disiplinize etmeleri gerekir. Tip 2 diyabetlilerin de Hemoglobin A1c’lerini yüzde 6,5 seviyesinin altına düşürmeleri gerekir.”

“TİP 2 DİYABET BÜTÜN ORGANLARIMIZI ETKİLİYOR”

. Tip 2 diyabet hangi organları etkiliyor?
“ Tip 2 diyabet bütün organlarımızı etkiliyor. Bütün sistemlerde hasara yol açan tip 2 diyabet sinsi bir hastalıktır. Kan şekeri yüksek seyrettiğinde böbreklerimizde, kalbimizde, sinir sistemimizde, gözlerimizde, vücudumuzun her yerinde hasara yol açan bir hastalık olduğu için diyabeti aslında her branştaki hekimin biraz bilmesi gerekiyor.

Çünkü göz hekimiyse göz dibine baktığında diyabetin gözde yaptığı hasarları görecektir. Nörologsa nörolojik muayene esnasında diyabetin sinir sistemimizde yaptığı hasarları görecektir. Diyabet hastaları, yüzde 3 oranında kardiyovasküler problemlerden kaybedilir. Tardiyoloji uzmanları, diyabetin kalpte ve damarda yaptığı hasarları görecektir.”

. Tip 2 diyabet açısından kimler risk grubuna giriyor?
“ Tip 2 diyabet acısından fazla kilolular, kan yağları yüksek olanlar, kan basıncı yüksek olanlar, ailesinde diyabet sıklığı olanlar, polikistik over sendromu olan kadınlar, metabolik sendromun tanı kriterleri dediğimiz mesela bel çevresi kadında 80 cm, erkekte 94 cm üzerinde olanlar, trigliserit düzeyi 150’nin üzerindekki kişiler, HDL kolesterol dediğimiz iyi huylu kolesterol düzeyi kadında 50’nin altında; erkekte 40’ın altında olan kişiler, açlık kan şekeri 100 üzerindekiler, kan basıncı 130/85mm civanın üzerinde seyredenler, daha önce gestasyon diyabet tanısı alanlar, makrozomik bebek dünyaya getiren anneler; bunlardan herhangi bir veya iki tanesine sahip olan kişiler, diyabet açısından yüksek risk altındadır.”

. Tip 2 diyabet tanısı nasıl konuluyor?
“ Diyabetin tanısını koymak zor değil. Diyabetin tanı kriteri 4 tanedir. Bir tanesi açlık kan glikozu düzeyi 126 mg/dl üzerindeyse, ikincisi günün herhangi bir saatinde baktığımız kan glikoz düzeyi 200 mg/dl üzerindeyse, üçüncüsü hemogolobin A1c dediğimiz halk arasında 3 aylık şeker ortalaması denilen değer yüzde 6,5 üzerindeyse ya da oral glikoz torelans testi yaptığımız ikinci saatte 200'ün üzerindeyse; hasta bu değerlerden birine sahip ise diğeriyle doğrulanır ve diyabet tanısı konulur.”


İçeriği Paylaşın