Nörolojik Rehabilitasyon Uygulamaları

Nörolojik Rehabilitasyon Uygulamaları

Nörolojik Rehabilitasyon Uygulamaları

Bizi Takip Et


Beyin ve omurilikte ortaya çıkan bazı sorunlar günlük yaşamı etkileyen ciddi rahatsızlıklara yol açabiliyor. Yürüme bozuklukları, kol ve bacaklardaki kaslarda kuvvetsizlikler, konuşma, yutma bozuklukları, solunum kaslarının etkilenmesine bağlı solunum problemleri sıklıkla görülüyor. Bu ve benzeri rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan nörolojik rehabilitasyon nedir? Nasıl bir önemi vardır? Felç dediğimiz nasıl bir tablodur? Felcin tipleri nelerdir? Parkinson, alzheimer, MS gibi hastalıklarda nörolojik rehabilitasyon işe yarıyor mu? Robotik rehabilitasyon ne demek, ne gibi çeşitleri vardır, hangi hastalar için uygundur? Bir hasta birden bire yüzde 100 eski günlerine kavuşuyor mu? El, parmak, kol robotlarında sistem nasıl işliyor? Düşme sonrası oluşan kırıklarda kullanılabiliyor mu? Ergoterapi, suda yapılan egzersizler -hidroterapi- ve denge rehabilitasyonu gibi başka terapiler nedir? Sağlık turizmi açısından rehabilitasyon konusunda neredeyiz?

Bursa Romatem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Nurten Küçükçakır merak edilenleri Sağlığım İçin Herşey’de yanıtladı.

. Nörolojik rehabilitasyon merak edilen konuların başında geliyor. Nedir nörolojik rehabilitasyon? Nasıl bir önemi vardır?
“Vücudumuzun dengeli ve koordineli bir şekilde hareketini sağlayan önemli iki tane yapımız var: Bunlar beyin ve omurilik sistemi. Hastalarımız, beyin ve omurilik sisteminde meydana gelen herhangi bir hasara bağlı çok farklı nörolojik bulgularla karşımıza gelebiliyor.

Bunların bazıları; kol ve bacaklardaki kaslarda kuvvetsizlikler, yürüme, konuşma, yutma bozuklukları, solunum kaslarının etkilenmesine bağlı solunum problemleri çok sıklıkla karşımıza çıkabiliyor. Dolayısıyla bunların mutlaka tedavi edilmesi gerekiyor. Çünkü günlük yaşamı olumsuz yönde etkileyen en önemli problemler aslında.

Nörolojik rehabilitasyon bütün bu problemleri ortadan kaldırmak, hastayı tekrar günlük yaşama kazandırmak amaçlı uyguladığımız çok kapsamlı bir rehabilitasyon yöntemi.

Farklı basamakları var. Hastada hangi bulgular ön plandaysa, -mesela yürüme, konuşma bozukluğu, el veya kolda bir kuvvetsizlik- hasta tüm bu yönlerde ele alınıp, hepsinde gelişimini sağlıyor. Nörolojik rehabilitasyon bir ekip işidir. Fizik tedavi hekiminin önderliğinde fizyoterapistlerimiz, ergoterapistlerimiz, konuşma ve yutma terapistlerimiz, diyetisyenimiz ve diğer yan dallarla beraber hastayı ekip olarak ele alıyoruz ve günlük yaşama aktif bir şekilde hazırlamak için nörolojik rehabilitasyon programını tüm bu yönlerde uyguluyoruz.”

“FARKLI TÜRLERDE FELÇ VAR”

. İlgilendiğiniz başlıca alanlardan biri de felç ve felce bağlı olarak gelişen sorunlar. Felç dediğimiz nasıl bir tablodur? Çünkü felç denildiği zaman herkesin aklına yatalak olmuş bir hasta gelebilir. Aslında çok çeşitli felç tipleri de var. Biraz bize felcin tiplerinden ve ne olduğundan bahseder misiniz?
“Felç yani inme, beyin damarlarındaki tıkanıklığa veya bir beyin kanaması sonrasında gelişen; ya kısmi olarak -yani tek kol ya da tek bacakta tek taraflı kas kuvvetsizliğiyle seyreden- veya yoğun bir etkilenme sonrasında her iki kol ve bacakta yine güçsüzlükle seyreden bir tablo. Ek olarak, konuşma alanı etkilendiyse konuşma tablosunda bir gerileme, yutma merkezi etkilenmişse yutma sorunlarıyla karşımıza çıkabiliyor. Hastalarda hissiyat bozuklukları oluşabiliyor. Yürüme problemleri olabiliyor. Bunlar en sık karşılaştığımız sorunlar.

Tüm bunlarda medikal tedavi aslında yetersiz geliyor. Tabii ki ilk aşamada medikal tedavi çok önemli fakat hastanın genel durumu stabil hale gelince, işte bu evrede; tekrar günlük yaşama hastayı kazandırmak amaçlı nörolojik rehabilitasyon devreye giriyor.

Biz hastayı, bu programa alıyoruz. İnme dışında nörolojik rehabilitasyon uyguladığımız çok farklı hastalıklar da var. Bunlardan bir diğer önemli kısmını; omurilik yaralanmaları, yani omurilik felçli hasta grubu oluşturuyor. Herhangi bir yüksekten düşme ya da ateşli silah yaralanması veya bir trafik kazası sonrasında omurilikte bir hasar meydana geldiyse, yine kollarda ve bacaklarda güçsüzlük, yürüme yetisi kaybı, idrar büyük abdest sorunlarıyla karşı karşıya kalabiliyoruz. İşte bu noktada yine nörolojik rehabilitasyon tüm bu sakatlıkların ortadan kaldırılmasında oldukça önemli. Ek olarak yine çocuklarda serebral palsi durumlarında, spastik felç dediğimiz, spastik çocuklarımızın tedavisinde nörolojik rehabilitasyon hayata onları hazırlıyor ve aktivitelerini önemli bir biçimde arttırıyor.”

Nurten Küçükçakır

. Bir de parkinson ya da alzheimer, MS gibi nörolojik hastalıklar var. Bu tür hastalıklarda da nörolojik rehabilitasyon işe yarıyor mu?
“Çok önemli bir konu. MS, genellikle genç hastalarda başlayan, çeşitli plaklarla seyreden beyinde ve omurilik yapısında rahatsızlıklar;  hissizlik, kronik yorgunluk, bacaklarda-kollarda güçsüzlük gibi ciddi problemlerle karşımıza geliyor. MS’te nörolojik rehabilitasyonu bir medikal tedaviye ek olarak uyguluyoruz ve ciddi fayda sağlıyoruz. Parkinson, daha çok yaşlı popülasyonda gördüğümüz bir hastalık. Yine alzheimer-demans tedavisinde hem hareketlenmeyi arttırmak amaçlı hem de günlük yaşamı daha kolay kılmak amaçlı nörolojik rehabilitasyondan faydalanıyoruz.”

“ROBOTLAR REHABİLİTASYONA BÜYÜK KATKI VERİYOR”

. Nörolojik rehabilitasyon içinde herhalde robotik rehabilitasyonun çok özel bir yeri var. Robotik rehabilitasyon ne demek? Rehabilitasyonu robotlar mı yapıyor ve bunun da tipleri var mı?
“Son yıllarda teknolojinin gelişmesi tıbbın bütün alanlarında çok büyük çığır açmış durumda. Doğal olarak bizim fizik tedavi rehabilitasyon bölümümüzde de oldukça önem taşımaya başladı. Son 10 yıldır aktif olarak robotik rehabilitasyonu biz nörolojik rehabilitasyon çatısı altında çok aktif bir şekilde kullanmaktayız.

Robotik rehabilitasyonda birincisi, yürüme robotlarını aktif bir şekilde kullanıyoruz. İkinci robotik rehabilitasyon türümüzde el ve kolda bir kuvvetsizlik ve hareket kısıtlılığı varsa, el fonksiyonlarını arttırmaya yönelik yine el kol robotik cihazlarını kullanmaktayız.

Lokomat dediğimiz yürüme robotlarında; yürüme yetisinde bir kayıp varsa, bacak kaslarında güçsüzlük, kasılma varsa bunları ortadan kaldırmak, kas kuvvetini arttırmak amaçlı kullanıyoruz. Hastayı çeşitli kemer ve korselerle robotik cihaza bağlıyoruz. Cihaza bağladığımızda hastanın belirli bir yükünü alıyoruz ve yürüme platformu üzerinde yürümesini sağlıyoruz. Karşısında bir bilgisayar ekranı var ve o ekranda hem oyunla motive ediyoruz,  hem de yükün birazı robotik cihaz tarafından alındığı için hasta robot desteğiyle yürüme gerçekleştirebiliyor. Robotlarla çok kısa sürede, çok fazla tekrarlı bir yürüme eğitimi verdiğimiz için beyine ve omuriliğe sürekli o yürüme egzersizini, yürüme hareketini ileti şeklinde gönderiyoruz. Bu da beyinde nöroplasti dediğimiz adaptasyon mekanizmalarını aktive ediyor. Dolayısıyla yürüme fonksiyonunun tekrar kazanılmasını sağlıyor. Tedavimizde oldukça önemli bir başarı sağlıyor.”

“YARALANMA VE HASTALIĞA BAĞLI SORUNLARDA ROBOT KULLANILIYOR”

. Robotik yöntemlerden özellikle hangi hastalar yararlanıyor? Ne ölçüde yürümeye başlıyorlar? Bir hasta tamamen eski günlerine kavuşuyor mu?
“İnme ya da omurilik yaralanmalarından dolayı yoğun bakımdan çıkıp gelen çok hastamız var. Öncelikle egzersiz bizim olmazsa olmazımız. İlk kademede mutlaka güçlendirici, hareketleri arttırıcı, denge egzersizleri yapılıyor. Bu egzersizler de nörolojik rehabilitasyon programımızın içerisinde yer alıyor.

Hasta biraz aktifleşmeye başladıktan sonra robotik tedaviye başlıyoruz ve en çok faydalandığımız hasta grubu felçli, inmeli hastalar. Onun dışında omurilik yaralanmalı hastalar, yine omurilikte herhangi bir tümör operasyonuna bağlı, kanser, kitleye bağlı bir omurilik hasarı meydana gelmişse, yürüyemiyorsa hasta ciddi fayda görüyor.

Bunun dışında MS, parkinson, alzheimera bağlı yürüme güçlüğü varsa, onlarda da aktif bir şekilde kullanıyoruz. Çocuk hastalarda da en çok serabral palsi ve kas hastalıklarında robotu kullanıyoruz.

Genellikle bir aylık bir program bizim tedavimizi oldukça olumlu yönde etkiliyor. Her gün 45’er dakikalık robotik rehabilitasyonla yürüme eğitimi veriyorsak hastaların yaklaşık yüzde 50-60’a yakını, yani önemli bir ölçüde hem vücudun dik postürünün kazandırılmasında hem dengenin iyileştirilmesinde hem de yavaş yavaş yürüme fonksiyonunun geri kazanımında oldukça büyük başarı oranları sağlıyoruz.”

. Felç nedeniyle yürüyemeyen, yürümekte zorluk çeken, yatağa mahkum olan, elini kolunu sürekli kullanamayan, eli düşmüş ya da kolu düşmüş pek çok hasta var. Felç iyileşmez diye umutsuzluk olabiliyor. Elbette felcin derecesine, bulunduğu bölgeye göre değişir ama umutlu, istekli olmak, doğru uzmana gitmek ve doğru tedavi uygulamak iyileşme için önemli değil mi?
“Felçli hasta ayağa kalkmaz, elini kolunu kullanamaz söylemleri teknolojinin de gelişimiyle artık eskide kaldı. Biz uzun yıllar ayağa kalkmamış, elini kolunu kullanamamış hastalarda bile bu tedavi programlarını uyguladığımız zaman görüyoruz ki, yürümeye tekrar başlıyorlar, elini kolunu ufak ufak da olsa tekrar kullanmaya başlıyorlar.

Aslında bu bir sabır işi. Yani sabredeceğiz, doğru tedaviyi aktif bir şekilde kullanacağız ve moralimizi de bozmayacağız. Moral ve motivasyonun hep en yüksek seviyede olması gerekiyor ve sonrasında gerçekten ciddi başarı elde ediyoruz.”

. Yürüme dışında bir de kol ve el robotları var. Onlardaki sistem nasıl işliyor? Kırıklarda etkili olabiliyorlar mı?
“Felç durumlarında nasıl bacaklardaki kaslar etkileniyorsa, el ve kol kuvveti de etkileniyor, güçsüzlük tablosuyla karşımıza geliyor. Burada da yine nerede bir kısıtlılık varsa, kolda, elde veya parmaklarda nerede sorun daha ön plandaysa, ona yönelik bir program hazırlıyoruz.

El, kol ve parmak robotları bu tedavi aşamasında oldukça önemli bir yere sahip. Hastanın kolunu bilgisayar kontrolündeki cihaza bağlıyoruz.

Monitörde, hastanın ve nerede hangi yönde daha büyük bir kısıtlılık varsa ona uygun oyunlar açıyoruz. Hastanın oyunla beraber o hareketini sürekli olarak tekrarlıyoruz, sürekli tekrarlattığımız bu hareketler beyne sürekli uyarı olarak gönderiliyor ve beynin adaptasyon mekanizmalarının gelişimiyle beraber o hareketin kazanılması sağlanıyor. Hastanın tedaviye katılımı ve moral motivasyonu yüksek oluyor. Bu da tedavinin başarısını oldukça önemli düzeyde arttırıyor. Yani aynı hareketi sık tekrarlamak beyine ve omuriliğe sürekli aynı iletiyi gönderdiğinden dolayı tedavi başarısını oldukça önemli bir şekilde arttırıyor.”

. Robotik rehabilitasyonun yanı sıra ergoterapi, suda yapılan egzersizler, hidroterapi, denge rehabilitasyonu gibi başka tedaviler-terapiler de var. Çok kısa bize bunlardan da bahseder misiniz?
“Ergoterapi yani diğer adıyla iş-uğraşı tedavisi de hastanın günlük yaşamına devamını sağlayan, aslında bir rehabilitasyon basamağı. Hem iş hayatına, hem ev hayatına, hem de sosyal hayatına hastayı tekrar hazırlamaya çalışıyoruz.

Mesela yemek-içmek için kavrama kuvveti yeterli değilse, ona özel aparatlar hazırlıyoruz. Evinde günlük yaşayacağı mekanı, iş yerini ona göre düzenliyoruz. Hem hastayı, hem de bulunduğu ortamı ona en uygun hale getiriyoruz. Yani rehabilitasyon alanında, iş-uğraş terapisi de apayrı bir bölümü oluşturmakta.

Bir diğer tedavi seçeneğimiz de su tedavisi yani hidroterapi. Hidroterapi aslında uzun yıllardır birçok hastalığın tedavisinde kullanılan bir yöntem. Hem suyun sıcaklığından, hem suyun kaldırma kuvvetinden faydalanarak hastalar su içerisinde çok daha aktif ve rahat bir şekilde,  bizim istediğimiz egzersizleri doğru bir şekilde ve zorlanmadan yapabiliyorlar. Hem kas kuvvetlendirme, hem ağrı kesici özelliği var. Kasılma varsa, suyun o kasılmayı çözme özelliği var. Aktif bir şekilde egzersizler su içerisinde yapıldığı zaman, olumlu yönde dönüşler görüyoruz. Özellikle felçli, omurilik yaralanmalı hastalarda, serebral palsi, spastik felç gibi durumlarda, küçük havuzlar içerisinde bire bir fizyoterapist eşliğinde yapılan su içi egzersizlerin oldukça faydasını görmekteyiz.”

. Türkiye sağlık turizminde giderek ön plana çıkan bir ülke ve pek çok hasta geliyor. Kaplıcalara da ilgi var. Rehabilitasyon konusunda neredeyiz? Siz de Bursa’dasınız, Bursa ve civarında da gelen hastalara başka imkanlar da sunuyor musunuz?
“Yurt dışından gelen hastaların en önemli talepleri bu robotik rehabilitasyon ve termal alanlardaki hizmetler konusunda oluyor. Tabi tedaviyle beraber termal hizmetleri de birleştirdiğimiz zaman hem hasta, hem hasta yakını açısından oldukça memnuniyet verici bir tablo karşımıza çıkıyor. O yüzden de hem termalin, suyun faydalarından yararlanıyoruz; hem de robotik cihazların faydalarından burada yararlanmaktayız. Ciddi olarak sağlık turizmi de bu anlamada günbegün ülkemizde gelişim göstermekte. En önemli merkezlerden birisi de Bursa ve şu anda hizmet vermeye devam ediyoruz.”

. En çok hangi ülkelerden hasta geliyor?
“Daha çok Suudi Arabistan, Irak, Cezayir’den gelen hastalarımız yoğun. Onun dışında Almanya’dan gelen hastalarımız var.”

. Bu tür tedaviler için yurtdışında sıra var mı?
“Evet, sıra var ve daha önemlisi bu tedavileri yapan çok fazla merkez yok. Özelleşmiş, farklı birimler var ama en kapsamlısı, en iyisi olsun diye hasta Türkiye’yi tercih ediyor.”


İçeriği Paylaşın