Omurga Estetiği Nedir? Hangi Durumlarda İhtiyaç Duyulur?

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Fatih Kırar omurga sağlığı ve omurga estetiği hakkında bilgiler verdi.

Omurga Estetiği Nedir? Hangi Durumlarda İhtiyaç Duyulur?

Bizi Takip Et


Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Fatih Kırar omurga sağlığı ve omurga estetiğini Sağlığım İçin Herşey'e anlattı.

 OMURGA ESTETİĞİ KAVRAMI NEYİ İFADE EDER?

‘‘Omurga estetiği dünyada çok bilinen bir kavram değildir. Makalelerinde belki omurga estetiğinden bahseden ilk hekimlerden birisiyim. Her şeyin bir mimarisi, estetiği olduğu gibi omurganın da estetiği vardır. Omurga bizi ayakta tutar. Omurgalı canlılar içerisinde insan omurgasını 90 derece yani yer çekimine dik olarak kullanan tek varlıktır. Yaşlılık zaten vücudun dünyanın yer çekimine karşı koyamaması ve sarkmaların meydana gelmesidir. Omurganın hastalıklarının temelinde yatan sebep de o matematiğin, estetiğin bozulmasıdır. Omurgaya yandan bakıldığında bel bölgesi çukur, sırt bölgesi kambur, boyun bölgesi çukurdur. Önden bakıldığında ise omurga dümdüz olmalıdır.

dr.fatih_kirar

‘‘OMURGA CHECK-UP’I GEREKİYOR’’

Omurgaya önden bakıldığında sağa sola yatmalar varsa buna skolyoz denir. Yandan bakıldığında da bel bölgesindeki çukurluğun düzleştiği, sırt bölgesi kamburluğunun arttığı ya da boyun bölgesindeki çukurluğun kaybolduğu hatta belki kamburlaştığı görülür. Omurgadaki bu kusurların giderilmesi için önce rotbalansını yani yer çekimine karşı tam olması gerektiği yeri hesaplamak gerekir. Ancak bu matematik kişiye göre değişir. Onun için omurgayı bütünüyle gören görüntüler çektirmek gerekir.

Dünya Sağlık Örgütü, omurga hastalıklarını check-up’a koymak zorundadır. 15-20 derecenin altında skolyoz olan ve 50-60 yaşına geldiğinde büyük sorunlar yaşayan insanlar vardır. Bunun için 20 yaş altı her bireye bir tane röntgen çekilerek kayması mı var bakılmalıdır. 20-45 yaş arasına 5 yılda bir, 55 yaşın üstünde de 3 yılda bir görüntüleme yapılmalıdır.

EN SIK BEL VE BOYUN DÜZLEŞMESİ GÖRÜLÜYOR

Bel bölgesinin üçüncü omuru vücudun orta noktasıdır; ağırlık merkezidir. Boyun bölgesinin en çıkıntılı yeri de yedinci omurudur. Belin üçüncü omuruna, boynun yedinci omuruna bir de kalçanın uylukla birleştiği yere bir nokta koyulup bu üç nokta yukarıdan aşağıya doğru birleştirildiğinde kişinin rotbalansı bulunmuş olur. Bunun dümdüz bir çizgi olması gerekir; ne sağa sola ne öne arkaya yatmamalı ve bu oran yüzde 20 ön, yüzde 20 arka aralığında kalmalıdır. Omurgada en sık görülen bel ve boyun bölgesinde düzleşmedir. Normalde insanın omurgası S şeklindedir; boyun çukur, sırt kambur, bel çukur olur. Bugün ise insanın omurgası U şekline döndü; boyun düz, sırt kambur, bel düz oldu.

Normalde rotbalansı düzgün bir belde disklere eşit bir şekilde yük biner ve bu yük kalçalara ve oradan bacaklara eşit bir şekilde dağıtılır. Ama belde düzleşme meydana geldiğinde bir kısım ekleme daha çok yük biner ve bir müddet sonra o yüke karşı koyamadıkları için bir yerden patlak verir. İşte fıtıklar böyle oluşur. Aslında bir fıtık oluşmadan 10-15 yıl önce bu matematik bozulmuştur. Ara ara ağrı veriyor ya da yatırıyordur. Hasta 3-5 yıl geçiştirir ama sonra yine yatırır. Eğer bu matematiği düzeltmek için bir çaba sarf edilmezse diş ağrısının 3 katı, doğum sancısının 5 katı ağrı ile karşılaşılır. Fıtık patlaması bir insanın duyacağı en şiddetli ağrıdır.

‘‘SKOLYOZ ÖZEL ESTETİK UYGULAMALARLA DURDURULABİLİR’’

İşte omurga estetiği problemler şiddetlenmeden bu matematiği düzeltmektir. Bunun için önce o rotbalans tespit edilir. Sonra bu bölgeye derin estetik uygulamalar yapılır. Bu uygulamalarla skolyoz hastaları yani 25-30-35 derece düzeyindeki skolyozlar bile 10-20 derecenin altına düşürülebilir. Genelde bu hastalar ameliyata gider ve gerçek bir tedaviye ulaşamazlar. 35-40-45-50-55 derecelere ulaşan hastalara vidalı ameliyatlar yapılır. Oysa böyle ağır ameliyatlar yerine skolyoz hastalarında bu özel estetik uygulamalarıyla omurganın düzeni eski haline getirilebilir. Tabii 30 dereceye gelmiş bir skolyoz sıfıra çekilemez ama 20 derecenin altına getirilerek oralarda durdurulur. Hastanın hayatını en azından ağır bir ameliyatla geçirmeden sürdürmesi sağlanır. Ya da düzleşmeler, kamburlaşmalar gibi omurganın matematiği bozulmuş her noktaya temas edilerek buraya özel uygulamalar yapılarak omurganın eski estetik halini kazanması sağlanır.

OMURGAYI GÜÇLENDİREN SPORLAR

Omurganın yükü kaldırabilmesi için etrafındaki kasların güçlü olması gerekir. Aksi olursa omurgaya binen yük artacaktır. Omurgayı güçlendirmek için hastaya özel spor aktiviteleri önerilir. Omurga sporları olan yüzme, fitness ve pilatesten birini hasta hayatına katmalıdır. Yüzme haftada 2 gün bir saat yapılmalıdır. Günde bir kilometre yürünmelidir. Bir saatten fazla oturulmamalıdır. Ayaktayken bele binen yük, oturunca üç katına çıkar. Bir saat geçtikten sonra 15-20 dakika kalkıp yürümek gerekir. Ayrıca stres bu hastalıkların temek faktörlerinden biridir. Stres kasları düşürür, bağışıklığı zayıflatır. Tüm bunlar omurgaya binen yükün daha fazla olmasına, daha şiddetlenmesine ve nihayetinde hastalıklara davetiye çıkarmasına neden olur.’’

OMURGA SAĞLIĞIMIZI VE ESTETİĞİMİZİ BOZAN BAŞLICA HASTALIKLAR NELERDİR?

‘‘Estetiğin bozulmasıyla birlikte fıtıklar başlar. O fıtıklar ilerleyip tedavi edilmezse kanal daralmaları başlar. Kanal daralmaları tedavi edilmezse ardından sinir sıkışmaları gelir.’’


İçeriği Paylaşın