Prostat Hastalıkları ve Tedavisi

Prostat Hastalıkları ve Tedavisi

Prostat Hastalıkları ve Tedavisi

Bizi Takip Et


Prostat hastalıkları nelerdir? İyi huylu prostat büyümesinin belirtileri neler? İyi huylu prostat büyümesi kansere dönüşür mü? PSA yüksekliği prostat kanserden mi kaynaklanır? Prostat kanseri riski kimlerde yüksektir? Prostatit (prostat iltihabı) neden olur? Prostat iltihabının belirtileri nelerdir? Prostat hastalıkları hangi yöntemlerle tedavi edilir? Prostat ameliyatı hangi hastalara önerilir? Prostat hastalıkları hakkında merak edilenleri, Kolan Beylikdüzü Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. İsmail Başıbüyük, Sağlığım İçin Herşey’e anlattı.

PROSTAT HASTALIKLARI NELERDİR?

“Prostat hastalıklarını 3 gruba ayırabiliriz. Bunlardan ilki özelikle 50 yaşından önce sık görülen “prostatit” hastalığıdır. Bu hastalık da kendi içerisinde 4 gruba ayrılır. 50 yaşından sonra özellikle de 55 yaşından sonra kendini gösteren ve halk arasında kendi adıyla “prostat” diye bilinen iyi huylu prostat büyümesi de diğer bir prostat hastalığıdır. Ve son olarak yine aynı yaş grubunu etkileyen “prostat kanseri” de bir prostat hastalığıdır.”

BU BELİRTİLERE DİKKAT!

“Prostat, idrar torbasının hemen altında yerleşim gösteren bir organdır. Bu sebeple idrar yapılırken idrar, prostatın ortasından geçerek dışarı çıkar. Prostatı engelleyen herhangi bir hastalıkta kişide prostattan dolayı idrar yapamama sıkıntısıyla kendisini gösterir. Bu idrar yapamama sıkıntısı prostat iltihabı, iyi huylu prostat büyümesi, prostat kanseri kaynaklı olabilir. Kısacası prostatı engelleyen herhangi bir hastalık kendini idrar yapamama problemleriyle gösterir. Sık tuvalete gitme, gece sık sık tuvalete gitmek için uyanma, idrar yaparken şiddetinde, mesafesinde değişiklikler ya da yaptıktan sonra içeride idrar kalmış ise durup durup başlama, idrarı boşaltabilmek yani o prostatın kapattığı yolu açabilmek için daha şiddetli karın içi basıncını arttırarak daha güçlü ıkınarak idrar yapmak gibi belli yakınmalar olabilir.”

YAŞAM KALİTESİ BOZULDUĞU ZAMAN DOKTORA BAŞVURULUYOR

“Genellikle hastalar yaşam kaliteleri bozulduğu zaman doktora başvuruyor. Başta sık tuvalete gitmeyi o an bulunduğu hava şartlarına, yediği ya da içtiği gıdalara bağlayarak doktora gitmeyi erteleyebiliyor. Ancak tüm bu durum aslında alt üriner sistem semptomu dediğimiz alt idrar yolu şikayetleridir ve sadece prostata ait bir durum değildir. Bu bir mesane kanserinin bile belirtisi de olabilir. Bunun için bu konuda şikayeti olan kişiler en kısa zamanda hekime başvurmalıdır.”

İYİ HUYLU PROSTAT BÜYÜMESİ KANSERE DÖNÜŞMEZ

“Prostat kanseri, iyi huylu prostat büyümesi ve prostatit hastalıklarının tanı ve tedavileri birbirinden farklıdır; ancak genellikle görülen şikayetler kısacası hastayı doktora getiren nedenler benzerdir. Bu 3 hastalıkta da kişi idrar yapamama problemleri yaşar. İdrarı yaparken kalitesinde, miktarında kişinin hayat kalitesini bozacak problemler oluşur ve tanı aşamasında önce bu 3 hastalık birbirinden ayırt edilmeye çalışılır. Bu yüzden zaman zaman iyi huylu prostat büyümesi, kanserle karışabiliyor ya da iyi huylu prostat büyümesi kansere döner mi diye bir algı oluyor. Ancak iyi huylu prostatın kansere dönüşme gibi bir durumu yoktur.”

Op. Dr. İsmail Başıbüyük

PROSTATİT’İN BELİRTİLERİ NELER?

“Prostatitte en sık görülen belirti müphem bir ağrıdır. Her iki prostatit hastasından biri doktora ağrı şikayetiyle gelir. Kişi genelde ağrının yerini tam olarak tanımlayamamakla birlikte göbek altıyla, penis arasındaki bölgede ya da testislerin alt kısmında özellikle perineyi yaygın şekilde etkileyen bir ağrıdan bahseder. Diğer bir özellikli şikayet de boşalma esnasında hissedilen ciddi ağrılardır. Prostatit hastalığı 4 gruba ayrılır. Bu 4 grupta en sık görülen, kronik pelvik ağrı sendromudur. Prostatit akut prostatit şeklinde ise; ateş gibi şikayetler de olabilir.”

PSA DEĞERİ HANGİ DURUMLARDA YÜKSELİR?

“Bu 3 hastalığı birbirinden ayırt etmek için, daha doğrusu prostat kanseri gibi ölümcül bir hastalığı diğerlerinden ayırt etmek için 2 test kullanılır. Bu testlerden ilki basit bir kan testi olan PSA’dır. PSA, vücutta yalnızca prostattan salgılanır. Vücutta PSA salgılayan başka bir organ yoktur. PSA; enfeksiyon, iyi huylu büyüme, prostat kanseri gibi durumlarda yüksek oranda salgılanabilir. Burada önemli olan “3” eşik değerdir. PSA değeri 3’ün üstüne çıkarsa prostat kanserinden şüphelenilir. Ancak bu değeri tek başına prostat kanseri yükseltmez bir prostat iltihabı veya basit bir idrar yolu enfeksiyonu da bunu yükseltebilir. Bu yüzden PSA’nın yanında mutlaka idrar tahlili de bakılmalıdır. İdrar tahlilinin temiz olması durumunda prostat kanseri şüphesi artar. Prostat kanserinin kesin tanısı için prostattan parça alınarak patolojik inceleme yapılır. Patolojik incelemeye göre tanı konulur.”

PROSTAT HASTALIKLARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ

“Prostatit hastalığında tedavi, prostatitin tipine göre belirlenir. Genellikle bir antibiyotik tedavisiyle başlanır ve bu antibiyotik tedavisi eğer tablo akut prostatitse; 2-3 hafta, kronik prostatitse; 6 hafta kadar sürebilir. İyi huylu prostat büyümesinde tedavi algoritması genelde 3 gruba ayrılır. Birinci grupta genel olarak hastaya şikayetlerini arttıran durumlardan uzak durmasını önerilir. Örneğin; ekşi-acılı-baharatlı ürünler, sigara, çay-kahve gibi içecekler, soğuk hava, asitli-gazlı içecekler kişinin şikayetlerini arttırdığı için hafif şikayeti olan kişiler uzak durmalıdır. Şikayetin derecesi arttığı zaman ilaç tedavisine başlanır. İlaç tedavisi iki gruba ayrılır. Birinci ilaç tedavisi sadece şikayeti azaltan ilaç grubudur; yani ilaç bugün alınırsa prostatın içindeki düz kaslar gevşer. Kısacası ilaç alındığı sürece fayda gösterir. İkinci ilaç grubu ise erkeklik hormonuna bağlı olarak çalışan prostattaki büyümeyi azaltan ilaçlardır. İlaçlar, erkeklik hormonu etkisini baskılayarak prostattaki büyümeyi azaltır. Ancak bu ilaçların da etkisi alındığı an hemen başlamaz. En erken 6 ayda başlar ve maksimum en yüksek etkiyi 1-1,5 yıl sonra gösterir. Son tedavi yöntemi ise cerrahidir.”

CERRAHİ İÇİN KRİTERLER NELER?

Cerrahi için de belli kriterler vardır. Genel itibariyle iyi huylu prostatın ilaç tedavisine yanıt vermediği durumlarda cerrahi düşünülür. Prostat kanseri grubuna ise önemli olan evresidir. Eğer lokal bir prostat kanseri ise; bu çok düşük risk grubudur ve hastaya hiçbir şey yapmadan aktif olarak izlenebilir. Üç aylık aralıklarla PSA takibi, 6 ayda bir biyopsi ile aktif bir şekilde kanser takibi yapılır. Cerrahi gerektiren durumlarda prostat ve çevresindeki lenf nodları denilen mercimek tanesi büyüklüğündeki yapılar tamamen çıkarılarak cerrahi uygulanır. Uygulanan bir tedavi de radyoterapidir. Eğer prostat kanseri vücudun başka bir yerine sıçramışsa ilaç tedavisi ve kemoterapi uygulanır.”

HER VAKAYA KAPALI YÖNTEM AMELİYAT UYGULANABİLİR Mİ?

“İyi huylu prostat büyümesi grubunda cerrahi açık ve kapalı olmak üzere 2 gruba ayrılıyor. Kapalı cerrahi, penis ucundan bir kamera yardımıyla girilen ve prostatı lazer yardımıyla eritme sürecini içerir. İyi huylu prostat büyümesi cerrahisinde amaç, prostatı tamamen ortadan kaldırmak değildir. Asıl amaç hastaya konforlu bir idrar yapabilme alanı sağlayabilmektir. Günümüzde genel yaklaşım, 100-150 grama kadar olan prostatlarda kapalı yöntemlerle, daha büyük prostatlarda ise açık cerrahi ile prostatı çıkarmaktır. Açık cerrahinin avantajı özellikle büyük prostatlarda yüzde 90’a varan oranlarda prostat dokusunun çıkarılmasıdır.

Prostat kanserinde ise cerrahi açısından 3 yöntem vardır. İlki açık, radikal prostat dediğimiz prostatı açıp çıkarmak ve beraberinde lenf nodlarını çıkarmak. İkincisi laparoskopik; yani manuel ancak kapalı yöntemle girip prostatı çıkarmak. Üçüncü yöntem ise robotik cerrahidir. Robotik cerrahinin mantığı aslında laparoskopi ile benzerdir, yine kameralarla 2-3 tane delik açıp bu alandan prostata ulaşıp prostatı ve beraberinde lenf nodlarını çıkarma sağlanır. Açık cerrahide çok ciddi lenf nodunu çıkarılabilir. Bu durumda hastanın tamamen sağlığına kavuşmasına çok ciddi katkı sağlar; ancak robotik ve laparoskopi ile bu kadar yüksek oranda çıkarım olamayabilir. Bu yüzden lokal ileri prostat kanserlerinde altın standart deneyimli bir hekim tarafından yapılan açık cerrahidir.”


İçeriği Paylaşın