Prostat Kanseri Farkındalık Ayı: Hastaların Yarısı 60-69 Yaş Arasında

Türk Üroonkoloji Derneği, “Prostat Kanseri Farkındalık Ayı” nedeniyle prostat kanseriyle ilgili açıklamalar yaptı.

Prostat Kanseri Farkındalık Ayı: Hastaların Yarısı 60-69 Yaş Arasında

Bizi Takip Et


Türk Üroonkoloji Derneği Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim
Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cenk Yücel Bilen, 15–16 Eylül tarihlerinde Ankara’da
gerçekleştirilen ASCO-GU 23 Güncelleme Toplantısı’nda prostat kanseri erken tanısında ve
tedavisinde güncel çalışmaların ve gelişmelerin konuşulduğunu söyledi. Ülkemizde ise Türk
Üroonkoloji Derneği bünyesindeki Prostat Hastalıkları Çalışma Grubu’nun ülkemiz verilerinin
belirlenmesi konusunda çalışmalarının olduğunu belirtti.

HASTALARIN YARISI 60-69 YAŞ ARASINDA

Türk Üroonkoloji Derneği tarafından, Türk Üroonkoloji Derneği Prostat Kanseri Veritabanı
kaynaklı bilgiler ışığında hazırlanan Türkiye Prostat Kanseri Haritasının sonuçları geçtiğimiz
yıllarda yayınlandı. Yayınlanan raporda, dünyada erkeklerde en sık görülen kanserler
arasında olan prostat kanserinin ülkemiz için farkındalığının artırılması ve kamuoyunun
bilinçlendirilmesinin amaçlandığını söyleyen Türk Üroonkoloji Derneği Yönetim Kurulu üyesi
Prof. Dr. Sinan Sözen, “Türkiye Prostat Kanseri Haritası raporu, hem erken teşhis hem de
tedavi aşamasında hastalar için önemli bilgiler içermektedir. Türkiye çapında 19 büyük
merkezden elde edilen 5040 hastaya ait veriler ile oluşan raporda, prostat kanserli hastaların
yarısının 60-69 yaş aralığında olduğu ve erken evre prostat kanserinin kendine özgü herhangi
bir belirtisinin olmadığı belirtilmiştir” dedi.

SIK İDRARA GİTME, ZORLANMA BELİRTİLER ARASINDA

Türk Üroonkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Güven Aslan, “Prostat kanseri tanısı
konulan hastaların yaklaşık yarısı sık idrara gitme, idrar yaparken zorlanma ve idrarda kan
görülmesi gibi nedenlerle başvurmakta, fakat diğer yarısı ise hiçbir belirti göstermeden
prostat kontrolüne gelen hastalardan oluşmaktadır” dedi.

Prostat kanseri tanısı alan hastaların dörtte birinde tanı öncesi parmakla prostat muayenesinin kanser bulgusu barındırdığını, hastaların yaklaşık üçte birinde ise kanda bakılan PSA testinin oldukça yüksek (10ng/ml) olduğunu belirten Aslan, “Ülkemizde, 50 yaşından sonra tüm erkeklerin yılda bir kez üroloji uzmanına kontrole gitmeleri gerekmektedir. Ailesinde prostat kanseri olan erkeklerin ise 40 yaşından sonra yılda bir kez kontrole giderek parmakla prostat muayenesi olmaları ve kandan PSA testi yaptırmaları gerekmektedir” diye vurguladı.

COVID-19 PANDEMİSİ ERKEN TANI VE TEDAVİYİ GECİKTİRDİ

Türk Üroonkoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. İlker Tinay, teknolojik gelişmelerle birlikte
Manyetik Rezonans (MR) görüntülemenin yıllar içinde prostat kanseri tanısındaki kullanımının artmasıyla, MR-Füzyon prostat biyopsisi oranlarında da artış olduğunun gözlendiğini belirterek, “Türkiye Prostat Kanseri Haritası raporundaki prostat biyopsi verilerine baktığımızda ise prostat kanseri tanısının yaklaşık %10’unun MR-Füzyon biyopsi ile tanı aldığı gözlenmiştir. Raporda, ülkemizde prostat kanseri tanısı konulan hastaların yaklaşık %10’unda hastalığın vücuda yayıldığı yani ileri evreye geçtiği ve metastaz yaptığı belirtilmiştir. Hastalığın evresi ilerledikçe hastalık prostatın dışına çıkmakta, önce yakınındaki lenf bezlerine sonra da uzak lenf bezlerine ve kan yoluyla kemiklere ve diğer organlara yayılmaktadır. İleri evre prostat kanseri, hastadan hastaya değişkenlik göstermekle birlikte mutlaka multidisipliner yaklaşımla tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Bu yüzden bu hastaların yönetiminde üroonkologlar, medikal onkologlar, radyasyon onkologları, nükleer tıp uzmanları, radyologlar, patologlar ve moleküler genetikçiler aktif olarak rol almaktadır” diye ifade etti.

YENİ TEDAVİLER GÜVENLE UYGULANIYOR

Türk Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Cenk Yücel Bilen, “Türkiye Prostat Kanseri
Haritası raporuna baktığımızda, prostat kanseri tanısı sonrası hastaların yaklaşık dörtte
üçünün cerrahi (radikal prostatektomi) olarak tedavi edildiğini ve son yıllarda artan oranlarda
laparoskopik ve robotik cerrahi gibi kapalı cerrahi yaklaşımların uygulandığını görmekteyiz”
diye belirtti. Bilen, “Ayrıca, prostata sınırlı prostat kanserinde cerrahi tedavinin yanı sıra
radyasyon tedavisi de benzer etkinlikte ve güvenle uygulanabilmektedir. Son yıllarda artan
fokal tedavi seçenekleri ise bazı hastalar tarafından yakın takip edilmektedir” dedi.

BİLİMSEL ÇALIŞMALAR ULUSLARARASI DÜZEYDE DEVAM EDİYOR

Türk Üroonkoloji Derneği Prostat Hastalıkları Çalışma Grubunun son güncel verilerine göre
Türk Üroonkoloji Derneği Prostat Kanseri ve Prostat Biyopsi veritabanlarında, Türkiye’nin en
büyük 19 merkezinden elde edilmiş olan 13 binden fazla hasta verisinin olduğu ve 2005
yılından beri bu veritabanlarından üretilen çalışmaların uluslararası dergilerde kabul gördüğü
belirtilmiştir.

Türk Üroonkoloji Derneği Prostat Hastalıkları Çalışma Grubu Başkanı Doç. Dr. Serdar Çelik,
“Grubumuzda yürütülen çalışmalara baktığımızda, prostat kanseri tanısından ileri evre
prostat kanseri tedavisine kadar geniş bir yelpazede aktif olarak devam eden yirmi bir
çalışmanın olduğunu görüyoruz. Sadece son iki yılda uluslararası düzeyde on adet çalışmamız
yayınlanmıştır.” diye belirtti.


İçeriği Paylaşın