“Şizofrenide Genetik Yatkınlık Kadar Çevresel Faktörler De Etkili”

“Şizofrenide Genetik Yatkınlık Kadar Çevresel Faktörler De Etkili”

“Şizofrenide Genetik Yatkınlık Kadar Çevresel Faktörler De Etkili”

Bizi Takip Et


Abdi İbrahim Otsuka Medikal Direktörlüğü, toplumda yaklaşık yüzde 1 oranında görülen şizofreninin her sosyal sınıfta ve her coğrafyada görülebilen, kişisel ve ekonomik sorunlara yol açan en önemli halk sağlığı sorunlarından biri olduğunu belirtti. Hastalığın sıklıkla 15-25 yaş arasında görüldüğünü vurgulayan Abdi İbrahim Otsuka Medikal Direktörlüğü; şizofreninin genetik faktörlerin yanı sıra çevresel etkenlerin etkileşimi ile de ortaya çıktığını belirtiyor.

Abdi İbrahim Otsuka Medikal Direktörlüğü, bireysel ve toplumsal maliyeti yüksek bir hastalık olması nedeniyle, tüm dünyada bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilen şizofreni ile ilgili bilinmesi gereken noktalara dikkat çeken bir açıklama yayınladı. Açıklamada, hastalığın 15-45 yaş arasındaki bireylerde görülme olasılığının yaklaşık yüzde 1 olduğu,  şizofreninin üretkenlik döneminde yitime, yüzde 20 daha kısa yaşam beklentisine ve yüzde 10-15 oranında intihara neden olduğu belirtildi.

ŞİZOFRENİDE CİNSİYET AYRIMI BULUNMUYOR

Cinsiyet ayrımının olmadığı şizofreninin en sık ortaya çıktığı yaş dönemleri erkeklerde 15-25, kadınlarda ise 25-35 yaş arasıdır. Her iki cinsin de potansiyel olarak üretken olduğu yaşları etkileyen hastalık semptomları, erkek hastaların yüzde 61.6’sında, kadın hastaların yüzde 47’sinde 25 yaşına kadar ortaya çıkmaktadır. Erkek şizofreni hastalarının yarısından çoğu, kadın şizofreni hastalarının ise üçte biri ilk kez 25 yaşından önce bir psikiyatri kliniğinde tedavi görmektedir.

Toplumda görülme olasılığı yaklaşık yüzde 1 olan şizofreni, ebeveynlerinden birinde şizofreni hastalığı olan çocuklarda yüzde 12, her iki ebeveyni şizofreni olan çocuklarda yüzde 40, ikiz olmayan kardeşlerde yüzde 8, çift yumurta ikizlerinde yüzde 12, tek yumurta ikizlerinde yüzde 47 oranında görülmektedir. Kadınların gebelik döneminde geçirdiği influenza, zatüre, bronşit, kızamık, toksoplazma enfeksiyonları ve yenidoğan döneminde yaşanan hastalıklar şizofreni riskini daha da artırmaktadır.

ÇEVRESEL FAKTÖRLER ŞİZOFRENİYİ TETİKLİYOR

Şizofreni hastalarının birinci derecede biyolojik akrabalarında hastalık gelişme olasılığının topluma oranla yaklaşık 10 kat daha fazla olduğu gözlemlenmektedir. Hastaların yarısından fazlasında semptomlardan biri bile görülmezken, bir yakının ölümü, okul ya da iş hayatında başarısızlık gibi etkenlerin hastalığı tetikleyip ortaya çıkarabileceğini gösteriyor.

Sosyoekonomik düzeyi düşük olan bireylerde hastalığın daha yaygın olduğu belirlenmiştir. Evli kişilerde bekarlara göre oranın daha düşük olduğu, evlilikteki sosyal desteğin bu anlamda koruyucu olduğu, sosyal destek eksikliği ve yalnızlığın riski artırdığı belirlenmiştir.

Göç, viral enfeksiyonlar, doğum mevsimi ve stresli yaşam olayları da risk etkenleri arasında sayılmaktadır. Özellikle kış aylarında doğanlarda şizofreni görülme olasılığı yaz aylarında doğanlara göre yüzde 10 daha fazladır. Kış aylarında riskin fazla olmasının sebebi ise enfeksiyon hastalıklarının daha yaygın görülmesidir.

Yaşanılan coğrafi bölge, sosyokültürel durum, etnik ve dini köken, şizofreni hastası olma riskini artırmazken, şizofreni riskinin şehirde doğanlarda 2-4 kat daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Şehirleşmenin etkileriyle birlikte hava kirliliğinin ve hayattan beklentilerin daha yüksek olması gibi nedenlerin şizofreni riskini artırdığı gözlemlenmiştir.


İçeriği Paylaşın