Ani Baş Dönmeleri Denge Sorunu Mu?

Ani Baş Dönmeleri Denge Sorunu Mu?

Ani Baş Dönmeleri Denge Sorunu Mu?

Bizi Takip Et


Ani hareketlerle ortaya çıkan baş dönmesi, hastanelerin acil servislerine yapılan başvuruların önemli bir bölümünü oluşturuyor. Kişinin yaşam kalitesini düşüren bu baş dönmeleri, denge sorununa işaret ediyor. Baş dönmesine eşlik eden mide bulantısı, kusma ve terleme de, bu tanıyı destekleyen belirtiler arasında yer alıyor.

Sosyal yaşamı etkileyen, kişiyi tek başına sokağa çıkmaktan alıkoyan ve giderek depresif bir ruh haline sokan denge sorununun ortaya çıktığı dönemde ilaç tedavisi alan kişilerin yatağa yatıp dinlenmek yerine, sokağa çıkmaları gerektiğini anlatan Anadolu Sağlık Merkezi’nden Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sertaç Yetişer, denge sorunu ile ilgili sorularımızı yanıtladı.

. Denge nasıl sağlınıyor?
Görsel uyaranlar, iç kulaktaki denge organı ve dokunma duyusu dengeyi sağlayan üçlü sistemi oluşturuyor. Bu üçlüden gelen ve proprioseptif sistem olarak da tanımlanan derin duyu, eş zamanlı olarak beynin talamus bölgesine gönderiliyor. Gelen bilgilerin bir kısmı hafızada depolanıyor, diğer kısmı ise atılıyor. Üçlü sistemin harmoni ve simetri içinde çalışmasıyla kişi dengesini koruyor.
Bu uyarılardan biri azaldığında ya da arttığında asimetri oluşuyor ve beyin önceki bilgilerle bu yeni durumu örtüştürmeye çalışıyor. Beyin, örtüşme olmadığında bir sorun olduğunu düşünüyor. Bunu şöyle bir örnekle açıklayabiliriz: Diyelim ki, kişinin iç kulağındaki denge organı çalışmıyor. Beyin bu durumda göze ve dokunma duyusuna yükleniyor. Böyle bir durumda bu sorunu yaşayan kişi, odanın ışığı kapandığında elindekileri düşürüyor. Çünkü diğer uyarı ortadan kalktığında, görmenin karanlık ortama adapte olması için geçen sürede, denge sorunu ortaya çıkıyor.

. Denge sorununa neden olan unsurlar neler?
Dengeyle ilişkili sistemlerin dik duruş ve yürüyüşün sağlanmasında önemli görevleri bulunuyor. Vücudun hareketlenmesiyle birlikte düşmenin engellenmesi, başın dengeli hareket etmesi ve genel olarak dik durması bu yolla sağlanıyor. Denge sorununa neden olan etmenler, periferik yani beyin dışı ve santral olarak ikiyi ayrılıyor. Periferik nedenlerin sayısı 100’ü aşsa da, en sık görüleni Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo oluyor. Aniden başlayan, baş hareketleri ile tekrarlanan baş dönmesi olarak özetlenebilecek ve BPPV diye kısaltılan bu neden, halk arasında daha çok “Kulak kristallerinin yerinden oynaması” olarak tarif ediliyor.

Gözle görülemeyecek kadar küçük olan bu kulak kristalleri iç kulakta bulunuyor. Yerlerinden oynamaları ise darbe, uzun süreli yolculuklar ya da üst solunum yolu enfeksiyonu gibi nedenlerle oluyor. Bazıları da hastalık yukarıya doğru baktıkça ortaya çıktığı için  BPPV’ye “süpermarket hastalığı” diyor.

. Baş dönmesinin oluşum süreci hakkında bilgi verir misiniz?
İç kulakta yarım daire kanalları bulunuyor. Bu kanallar açısal hareketlere, bunların açıldığı iç kulağın orta bölümünde bulunan odacıklar  yer çekimi ve doğrusal hareketlere duyarlı oluyor. Yarım daire kanallarının her biri, belli bir pozisyon için merkeze bilgi taşıyor. Kanalın içinde dolaşan ve dengeyi sağlayan sıvı, baş hareketleriyle kanal içinde hareket ettikçe, titrek tüyleri uyarıp beyne, başın hareket ettiği bilgisini iletiyor.
Ancak, kalsiyum yapısında bulunan küçük taşçıkların normalde kanal içerisinde olmaması gerekiyor. Değişik nedenlerle kanal içine giren bu taşçıklar, baş çevrilince ikinci bir hareket yaratıyor. Böylece denge organına olmaması gereken uyarılar gidiyor. Bu durumda baş dönmesi meydana geliyor. Beyinden kaynaklanan baş dönmelerinin nedeni ise trafik kazası gibi travmalar ya da yüksek tansiyona bağlı beyin kanamaları olabiliyor. Bu nedenle baş dönmesinden şikayet eden kişiye “Bugün hangi gündeyiz, adın nedir?” gibi sorular yönelterek, bilinç kaybı yaşayıp yaşamadığını belirlemek gerekiyor.

. Denge sorunları yaşam kalitesini nasıl etkiliyor?
Kısa sürse de, 4 – 5 saniyelik baş dönmesi, şiddeti nedeniyle yaşam kalitesini düşürüyor. Ayrıca kronikleşen denge sorunlarına ve psikolojik güvensizliğe yol açıyor. Çünkü hastalar tek başlarına dışarı çıkmak istemiyor, yalnız kalmaktan kaçınıyor ve  sürekli bir endişe hali yaşıyor.
Günlük yaşamın yanı sıra, çalışma hayatında meydana gelen zorluklar da kişiyi bunaltıyor. Bu hastalıkla ilgili “Düşecek gibi oluyorum. Yer ayağımın altından kayıyor. Cisimler yer değiştiriyormuş gibi geliyor” cümleleri, hekimlerin en sık duyduğu şikayetler arasında yer alıyor.

. Hastalığın tanısı nasıl konuluyor?
Tüm bu denge bozuklukları “vertigo” olarak tanımlanıyor. Vertigo bir tanı olmasa da, mevcut durumun bir ifadesi olarak görülüyor. Santral ya da periferik sistem bozuklukları kendini vertigo olarak belli ediyor. Bu hastaların iyi değerlendirilmesi ve tedavi edilebilmesi için tüm duysal sistemlerin değerlendirilmesi gerekiyor.
Santral ve beyin ile beyin dışı yani periferik reflekslerin ve kas ile iskelet sistemi koordinasyonunun ölçülmesi gerekiyor. Tanı koymada kimi testlerden yararlanılsa da, asıl önemli olan hastanın öyküsü oluyor. Tedavinin ardından santral kompansasyon olarak tanımlanan toparlanma süreci merkezi sinir sisteminin kontrolünde gelişiyor. Ancak bu süreç, hastanın sigara – alkol alışkanlığı, damar sertliği, görme keskinliği, dinamik oluşu, yaşı, artrit varlığı ve benzeri durumlarla yakından ilgili oluyor.

. Denge sorunlarının tedavisi nedir?
Denge sorununun tedavisinde hareket etmek önemli bir yer tutuyor. Baş dönmesi yaşayan kişiler “Işığı kapatmalıyım, dinlenmeliyim, geçer!” diye düşünse bu sorunu yaşayan kişilere temiz havada birkaç saat yürümeleri öneriliyor.
Hasta, ne kadar çok dışarı çıkar ve yürürse, dengesine kavuşması o kadar kolay oluyor. Çünkü denge öğrenilebiliyor. Kronik denge sorunları için hastalara güçlendirici egzersizler veriliyor. Baş ve boyun hareketleri ile tüm vücut egzersizleri, sabah kalkınca ya da akşam yatmadan önce yapılıyor. İç kulağa kan akımını artırdığı belirtilen vitamin grubundan ilaçlar da tedavinin önemli bir kısmını oluşturuyor.
Beyne sürekli yanlış uyaran gönderilmesi nedeniyle meydana gelen dengesizliğe ise kronik distabilite deniyor. Sorunun çözümü için cerrahi yöntemlerden yararlanılıyor. Yanlış uyaran gönderen, çalışmayan denge siniri cerrahi yöntemlerle iptal ediliyor.

. Denge sorunu olup olmadığının anlaşılması için yapılabilecek bir test var mı?
Evet kendinizi test edebilirsiniz:
• Kafanızı hızla çevirdiğinizde, vücut pozisyonununuzu aniden değiştirdiğinizde yeni duruma kolay uyum sağlayamıyor musunuz?
• Kas gücünüzde ve reflekslerinizde azalma mı var?
• Sıkça düşüyor musunuz?
• Sürekli bulantı ve kusma hissi mi yaşıyorsunuz?
• Yürüyüşünüz dengesiz ve sendeleme tarzında mı?
• Hareketli şeyleri izlemekte zorlanıyor musunuz?
Bu sorulara “evet” diye cevap veriyorsanız, denge konusunda deneyimli bir kulak burun boğaz uzmanı hekime başvurmanız gerekiyor.

Kaynak: Anadolu Sağlık Merkezi web sitesi
(www.anadolusaglik.org)


İçeriği Paylaşın