Gebelikte Beslenme Üçer Aylık Dönemlerle Düşünülmeli

Gebelikte Beslenme Üçer Aylık Dönemlerle Düşünülmeli

Gebelikte Beslenme Üçer Aylık Dönemlerle Düşünülmeli

Bizi Takip Et


Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Filiz Candan Topuz, gebeliği  beslenme ve günlük artan kalori ihtiyacına göre ‘trimester‘ olarak tanımlanan üçer aylık periyotlara ayırdıklarını belirterek şunları kaydetti: “Üçer aylık dönemler kalori ihtiyacı ve fizyolojik değişiklikler olarak farklılık gösterirler. Kişilerin boy ve kilosuna göre değişmekle birlikte gebelik boyunca 9-18 kilo aralığında artış olur. Vücut Kitle Endeksi (BMI) dediğimiz kişinin boy ve kilo verileriyle elde edilen endekse göre BMI>30 olan hastaların gebelik boyunca 9 kilo alması normal kabul edilirken, BMI<18 olan bir gebenin 18 kilo alması normaldir. Genel olarak bir insan günde 2000-2200 kaloriye ihtiyaç duyar. Gebelikte ise gebeliğin dönemine göre değişmekle birlikte günde 350-450 aralığında daha fazla kalori almaya ihtiyaç var. 70 kilo olan bir gebe günde 77 gr protein ve yaklaşık 175 gr karbonhidrat tüketmeli.“

İLK ÜÇ AYDA EKSTRA KALORİYE İHTİYAÇ YOK

İlk üç ayın ‘embriyogenez‘ olarak tanımlanan, bebeğin her şeyinin oluştuğu ve dış ortamlardan etkilendiği bir dönem olduğunu ifade eden Topuz, “Annelerin ilk üç ayda artmış bir kalori ihtiyacı yok. Gebeler bu dönemde genellikle bulantı kusma şikayetleri nedeniyle iyi beslenemez. Önerilen sık sık, az az beslenmektir. Bu dönemdeki gebelerde koku alma hissinde artış, hormonların etkisiyle hipotansiyona eğilim, sürekli halsizlik ve uyuma ihtiyacı olabilir. Gastrointestinal sistemde hormonların etkisiyle peristaltizmde azalma, buna bağlı şişkinlik gaz ve bulantı olabilir. Bu nedenle midede uzun süre kalmayacak, hazmı kolay gıdalar tercih edilir. Örneğin meyvaların kabuklarının soyularak yenilmesi, aşırı baharatlı, yağlı kızartma tarzı gıdalardan uzak durulması önerilir. Sütlü tatlılar hem enerji hem protein ihtiyacını karşılaması nedeniyle tercih edilebilir. Ara öğünlerde nane şekeri, ceviz, çiğ badem, leblebi mideyi rahatlatabilir. Zencefilli çaylar bulantı kusmaya iyi geldiği için tercih edilebilir. Gebelerin bu dönemde kilo alması beklenmez, ama kilo vermesi de arzu edilmez. Kilo kaybına eğilim tespit edilirse, kalori ve sıvı ihtiyacını karşılamak için aralıklı olarak glukoz içeren serumlarla desteklemek gerekebilir“ bilgisini verdi.

İKİNCİ ÜÇ AYDA 340 KALORİ FAZLADAN ALINMALI

İkinci üç aylık periotta bulantı kusmaların azaldığını, daha iyi beslenildiğini ve gebeliğin nispeten daha rahat geçtiğini belirten Topuz, şunları vurguladı: “Bu dönemde gebe günde 340 kalori fazladan almalı. Üç ana, üç ara öğün alması, günde sadece su olarak 1500-2000 ml sıvı alması önerilir. Alınan gıdalar protein, karbonhidrat ve yağ olarak dengeli olmalı. Kahvaltı günün en değerli öğünü ve bir gebe çalışıyorsa kahvaltı etmeden evden çıkmamalı. Protein yönünden zengin bir kahvaltı açlık hissini baskılar ve insülinin aşırı uyarılmasına engel olur. Ekmek B1-B6 vitaminlerinin beslenmemizdeki ana kaynağı. Bu nedenle ekmek bol tahıllı olarak özellikle kahvaltıda önerilir. Katı yumurta ve peynir protein kaynağı olarak çok değerli. Meyvanın ise akşam değil, gün içinde tüketilmesi önerilir. Çünkü fazladan alınan karbonhidratın kullanılmadığı zaman yağa dönüşmesini önlemek gerekir. Vücudumuz eğer varsa karbonhidratı enerji kaynağı olarak öncelikli tercih edecektir. Bu yüzden sağlıklı beslenmede tatlılar yemek üstüne önerilmez. En az 2-3 saat sonra tüketilmesi önerilir. Eğer kırmızı et tüketilecekse tercih öğlen olmalı. Hazmı zor olan gıdalarda da tercihimiz öğlen olmalı. Akşam yemeğinde daha sebze ağırlıklı öğün ya da balık tercih edilebilir. Balıkta civa yükü açısından dip balıkları ve yavaş büyüyen balıklar, örneğin ton balığı tercih edilmez. Bu tarz balıkları fazla tüketmemeye dikkat etmek gerekir. Kafein tüketimine de dikkat etmek gerekir. Fazlası ilk çarpıntı, ikinci ve üçüncü trimesterde ise mide reflüsünü artırıp yanma yapabilir. Güvenli tüketim dozu 200mg/dl‘den az olmalı. Bir fincan kahvedeki kafeinin 95 mg/dl olduğu düşünülürse, günde bir fincan kahveden fazla tüketilmemesi tavsiye edilir. Yiyeceklerin iyi pişirilerek tüketilmesi ve hijyene dikkat edilmesi  bazı enfeksiyonların bulaşması ve gıda zehirlenmeleri açısından çok önemli. Pastorize edilmemiş çiğ sütten üretilen peynir ise brucella hastalığına sebep olabilir. Toxoplasmosis ise iyi pişmemiş et, iyi yıkanmamış sebzelerden bulaşabilir.“

SON ÜÇ AYDA FAZLADAN 452 KALORİ GEREKLİ

Gebeliğin son 3 ayının ise gebe bir kadının en fazla kaloriye ihtiyacı olduğu dönem olduğunu ifade eden Topuz, “Bu dönemde gebenin kilosuna göre değişmekle birlikte günlük fazladan 452 kaloriye ihtiyacı var. Yaklaşık 3500 gram doğacak olan bebek 2500 gram ağırlığını bu dönemde kazanır. Annenin son üç aya hazır ve sağlıklı girmesi bebeğini sağlıklı büyütmesi, sağlıklı bir doğum ve lohusalık geçirmesi için çok önemli. Gıdalar taze, günlük, katkı maddesiz ve mevsiminde tüketmeli. Son üç ayda bebeğin hızlı büyümesi nedeniyle bağırsaklarda basıya bağlı şişkinlik, kabızlık şikayetleri olabilir. Bu nedenle özellikle posalı gıdalar tercih edilmeli. İlk üç ayda meyvaların kabuklarını soyarak yemeği öneririrken, son üç ayda bağırsakların çalışması da düşünülerek kabuklu yenmesi önerilir. Yeşil yapraklı sebzeler ise folik asit açısından çok zengindir. Bu nedenle gebeliğin tüm dönemlerinde yeşil salata ve yeşil yapraklı sebzelerin tüketilmesi önerilir. Kış döneminde özelikle vitaminlerin doğal olarak alınması için turunçgilller tavsiye edilir. Yine bağışıklık güçlendirici C vitamininden zengin bitki çaylarının tarçın ve zencefil eklenerek tüketilmesi uygundur. C vitamininden zengin kuşburnu, kekik ve ıhlamur özellikle grip olan gebelere tavsiye edilir. Ancak yeşil çay önemli bir kafein kaynağıdır. Bir fincandan fazla tüketilmesi bu nedenle önerilmez. Melisa ve yasemin çaylarının ise sakinleştirici, uykuya geçişi kolaylaştırıcı etkisi vardır. Özellikle son aylarda anksiyetesi artmış anne adaylarına önerebiliriz. Neredeyse bütün ilaçların ana maddelerinin doğada olduğunu, özellikle bitkilerden elde edildiğini düşünürsek, bitki çayının da fazlası ilaç etkisi yapabilir. Bu nedenle iki bardaktan fazla tüketilmemesi önerilir. Tarçın insulini baskılaması nedeniyle önemli. Bu nedenle sütlü tatlıların üzerinde ve çaylarda tüketilmesi tavsiye edilir. Ayrıca çiğ badem, ceviz, fındık önemli magnezyum ve omega 3 kaynağıdır. Günlük tüketmeye dikkat etmek gerekir. Örneğin 100 gram badem günlük magnezyum ihtiyacının yüzde 72‘sini karşılar“ bilgisini verdi.

Topuz, ileri sürdüğü bütün önerilerin temelde sağlıklı bir beslenmede dikkat edilmesi gereken ana başlıklar olduğunu vurgulayarak, her zaman aşırı karbonhidrat tüketmekten sakınmak gerektiğini, günlük fiziksel aktiviteyi artırarak fazla kalorileri harcayıp yağ olarak depolamamaya ve yağ oranını düşürmeye dikkat etmek gerektiğini kaydetti. Fazla kaloriyi kısıtlamak için özellikle işlenmiş karbonhidrat kullanımını kısıtlamak gerektiğini belirten Topuz, “Eğer yiyecekleri doğada bulundukları halde birbirlerine karıştırmadan tüketirsek, aslında birçok kurala kendiliğinden uymuş oluruz“ dedi.


İçeriği Paylaşın