Jinekolojik Kanser Türleri Nelerdir?

Jinekolojik Kanser Türleri Nelerdir?

Jinekolojik Kanser Türleri Nelerdir?

Bizi Takip Et


Hangi kanser türleri jinekolojik kanserler sınıfında yer alır? Rahim ağzı kanseri özellikle hangi yaş grubundaki kadınların sağlığını tehdit eder? HPV bulunan her kadında rahim ağzı kanseri ortaya çıkma riski var mıdır? Rahim ağzı kanserinin belirtileri nelerdir? HPV aşısı kimlere önerilir? Rahim ağzı teşhisi konulduktan sonra kanserin evresine göre tedaviye yaklaşım nasıldır? Yumurtalık kanseri daha çok hangi yaş grubundaki kadınlarda görülür? Kimler risk grubuna girer ve ne tür şikâyetlere yol açar? Rahim kanseri ne sıklıkla görülür, hangi yakınmalara yol açar? Erken tanısı açısından kadınlara hangi yaştan itibaren ne sıklıkla hekim kontrolü ve ne tür testler önerilir?

Memorial Bahçelievler Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Veysel Şal, Sağlığım İçin Herşey’de jinekolojik kanserler hakkında bilgi verdi.

. Hangi kanser türleri jinekolojik kanserler sınıfında yer alır?
‘‘Jinekolojik kanserlere sıklık sırasına göre bakıldığında en başta rahim ağzı (serviks) kanseri, rahim içi (endometrium) kanseri, yumurtalık ve tüp kanserleri gelir. Nadir olarak da dış bölge denilen vulva, vajina ve bazen de gestasyonel trofoblastik dediğimiz tümörler kapsamında olanlar görülür. Meme kanseri dünyada jinekolojik onkoji alanına girer ama ülkemizde 30 yılı aşkın süredir genel cerrahi branşı ilgilenir.’’

RAHİM AĞZI KANSERİNE YOL AÇAN FAKTÖRLER

. Rahim ağzı kanseri özellikle hangi yaş grubundaki kadınların sağlığını tehdit eder?
‘‘Rahim ağzı kanserinde belirli risk faktörleri vardır. Bunların arasında erken yaşta evlilik, erken yaşta cinsel birliktelik yaşamak, çoklu partner sayısına sahip olmak ve hijyenik koşulların kötü olması yer alır. Bazen de folik asit ve karotenden yetersiz beslenme gibi durumlar da kesin olmamakla beraber risk faktörleri arasında sayılır. En önemli risk faktörü ise erken yaşta cinsel ilişkiye girmek ve çoklu partner sayısına sahip olmaktır. Bu iki faktör sonucunda HPV (human papillomavirus) virüsü enfeksiyonu oluşabilir. Bu anlamda en önemli hedefimiz HPV virüsüdür. Son 10 yılda bu virüse karşı aşılar oldukça etkindir.’’

“200’DEN FAZLA HPV VİRÜSÜ TİPİ VAR”

. HPV bulunan her kadında rahim ağzı kanseri ortaya çıkma riski var mıdır? Yoksa HPV’nin türüne göre değişiklik mi gösterir?
‘‘200’den fazla HPV virüsü tipi vardır. Bunların özellikle 40 tanesi jinekoloji ile alakalıdır. Bir kadının HPV’ye maruz kalma ihtimali yaşam süresi boyunca yüzde 75’in üzerindedir. İyi tarafı ise yüzde 90’ının iki yıl içinde vücuttan atılmasıdır. Geri kalan yüzde 10’da ise kansere özgü lezyonlarla beraber eğer gerileme de olmazsa, kansere gidişat söz konusudur. Rahim ağzı kanserin en iyi tarafı, uzun bir kanser/lezyon oluşma döneminin olmasıdır. Düzenli kontrol olan bir kadında bu yakalanabilir.’’

“RAHİM AĞZI KANSERİ, ÖNLENEBİLİR BİR KANSER TÜRÜ”

. Rahim ağzı kanserinin belirtileri nelerdir?
‘‘Rahim ağzı kanseri klinik olarak herhangi bir tümör dokusu oluşmadan bulgu vermez. Rahim ağzı kanseri tarama testleri olan tek kanser türüdür; dolayısıyla önlenebilir bir kanserdir. Rutin muayene 21 yaşından itibaren ya da cinselliğe başlanan yaştan itibaren olur ve smear testi ile taramaya başlanır. 30 yaşından sonra ise smear testine devam edilir veya HPV testi devreye girer. Ancak tümör oluşursa, cinsellik sonrasında anormal bir kanama, geçmeyen uzun süreli akıntılar varsa, bu durumda tümör kanser ölçüsünde lezyon boyutuna ulaşmış demektir.’’

Doç. Dr. Veysel Şal

. HPV aşısı kimlere önerilir? Aşının koruyuculuğu nedir ve aşı kaç doz uygulanır?
‘‘Aşıda hedef grup 9-15 yaş arası kadın ve erkeklerdir. Bu dönemde kişi virüse yakalanmazsa 26-45 yaşına kadar aşı yapılan durumlar vardır. Şimdiye kadar üç doz standarttı. Ama son dönemde, 9-15 yaş arasında yapılan grupta iki doz yeterli olmaktadır. Ama o yaş grubunu geçtikten sonra mutlaka üç doz yapılır. 60 yaşın üzerindeki kişilere bu aşı standart olarak uygulanır. Bizde de ciddi oranda aşı yapılan bir popülasyon vardır. Avustralya ve Belçika gibi ülkeler, aşının ciddi anlamda sonucunu görmüşlerdir.’’

RAHİM AĞZI KANSERİNİN TEDAVİSİ

. Rahim ağzı teşhisi konulduktan sonra kanserin evresine göre tedaviye yaklaşım nasıldır?
‘‘Rahim ağzı kanserinin farkı, klinik evrelemesinin olmasıdır. Jinekolojik muayenede görüntüleme ile birlikte hastanın evresi ortaya konur. Evre 2 ise yani rahim ağzındaki dokuları tutmuşsa, hastaya operasyon yapılmaz. Bu ameliyat, ameliyat edildikten sonra morbilitesi olan büyük bir ameliyattır. Üzerine bir de radyoterapi olunca iki tane ciddi tedavi yöntemi bir hastaya uygulanmış olur. Öncelikle ameliyattan sonra radyoterapi almayacak grup ameliyat edilir. Daha genç olan ve tümör boyutu küçük olan hastalara önce cerrahi işlem önerilir. Diğer gruba da radyoterapi önerilir. Buradan iş işten geçtikten sonra radyoterapi öneriliyor gibi bir sonuç çıkmamalıdır. Radyoterapi de asıl tedavi yöntemlerinden bir tanesidir. Başarı şansı neredeyse cerrahi ile eşittir. Ama radyoterapiden sonra tümör kalırsa, o grupta cerrahi uygulamak gerçekten zor olabilir; endikasyonlara açık olur.’’

. Türkiye’de kaç tane jinekolojik onkolog var?
‘‘2011 yılından itibaren bu bir eğitim sürecinin bir parçası olduğu için kadın doğum uzmanlığı üzerine üç yıllık jinekolojik onkoloji eğitimi alınır. Yaklaşık aktif olarak 200 jinekolojik onkoloji sertifikası olan veya eğitimi hâlâ devam eden hekimlerimiz vardır.’’

‘‘YUMURTALIK KANSERİNİN BİR TARAMA PROGRAMI YOK’’

. Yumurtalık kanseri daha çok hangi yaş grubundaki kadınlarda görülür? Kimler risk grubuna girer ve ne tür şikâyetlere yol açar?
‘‘Yumurtalık kanserinin rahim ağzı kanseri gibi bir tarama programı yoktur. Hastaların yüzde 75-80’i evre 3 ve evre 4 denilen dönemlerde yakalanır. Hastalar ciddi karın şişliği ve ağrısı şikâyetleri ile gelirler. Bu hastalıkta ailesinde yumurtalık ya da meme kanseri geçmişi olanlar ciddi risk altındadırlar. Emzirme dönemi yumurtalık kanseri için koruyucudur. Doğum kontrol haplarının da koruyuculuk özelliği vardır. Ailesinde yumurtalık kanseri olan hastalara mutlaka risk azaltıcı medikal veya cerrahi yöntemler uygulanır. Kanserin görüldüğü yaş grubu ise menopoz sonrası 50-60 yaş civarındaki hastalardır.’’

“RAHİM KANSERİ ERKEN EVREDE TEŞHİS EDİLEBİLİYOR”

. Rahim kanseri ne sıklıkla görülür, hangi yakınmalara yol açar?
‘‘Rahim içi kanseri yüz güldürücü bir kanserdir. Çünkü hastayı hekime getiren kanama belirtisi görülür. Adet dışı kanama olduğu zaman ya da menopoz sonrası kanama olduğu zaman hastalar hemen hekime gelirler. Böylelikle hastaların yüzde 80’inde rahim kanseri erken evrede yakalanır. Bazen bu kanser 40 yaşın altında da görülebilir ve yine adet dışı kanama ya da yoğun adet kanaması şikâyetleri ile gelindiği zaman tanısı konabilir.’’

. Erken tanısı açısından kadınlara hangi yaştan itibaren ne sıklıkla hekim kontrolü ve ne tür testler önerilir?
‘‘Cinsel olarak aktif bir kadın, kesinlikle yılda bir kadın doğum uzmanına giderek muayene olmalıdır. Rahim ağzı kanseri için üç yılda bir smear testi yaptırmak yeterlidir. Yumurtalık kanser için ailede risk faktörü varsa, altı ayda bir kontrole çağırılır ve bazı biyokimyasal testler yapılır. Rahim kanserinde de klinik şikâyet olmadığı müddetçe herhangi bir tarama programı yoktur. Ama anormal bir şikâyet olduğu zaman ultrasonografi, endometrial biyopsi yapılarak tanıya gidilir. Veya bir risk olup olmadığı ortaya koyulur.’’

RAHİM KANSERİNİN ALARM SİNYALLERİ

. Rahim kanserinin alarm sinyali olarak görülmesi gereken belirtileri nelerdir? Rutin sağlık kontrolünün dışında ne tür durumlar olduğunda beklemeden uzmana başvurulmalıdır?
‘‘Söz gelimi adet dönemi dört gün süren bir kadının adet yoğunluğu ve gün sayısı giderek artıyorsa, buna çok dikkat etmelidir. “15 gündür vajinal kanamam var miktarı azalmıyor” veya “Son günlerde leke şeklinde gelen kanamalarım arttı” diyorlarsa, mutlaka doktora gitmelidirler. Kanama süre ve miktarı değişmediyse ama adet döngüsünün arası 45 gün gibi bir süreyle açıldıysa, bu çok sıkıntılı bir durum değildir. Periyodik olarak zaten yılda bir kez kontrole gelindiği zaman, rahim kanseri varsa erken dönemde ilerlemediği için durum ciddi bir sıkıntı içermez. “Beş-altı yıl önce kanamam oldu, çok önemsemedim. Ara ara lekelenme oldu ve ben menopoz bulguları gibi düşündüm” diyenlerde sıkıntı olabilir. Çünkü hasta geldiği zaman genelde ileri evre kanser olur.’’


İçeriği Paylaşın