Kedi ve Köpeklerde Fizik Tedavi Hangi Durumlarda Gerekli? Uzmanı Anlattı

Kedi ve köpeklerde fizik tedavi hangi durumlarda gerekli? Sağlığım İçin Herşey’in bu haftaki konuğu Veteriner Hekim Sara Ece Ulutürk ile can dostlarımızın sağlığını ilgilendiren fizik tedavi ve rehabilitasyon konularını ele aldık. 

Kedi ve Köpeklerde Fizik Tedavi Hangi Durumlarda Gerekli? Uzmanı Anlattı

Bizi Takip Et


Sağlığım İçin Herşey'in bu haftaki konuğu Veteriner Hekim Sara Ece Ulutürk ile can dostlarımızın sağlığını ilgilendiren fizik tedavi ve rehabilitasyon konularını ele aldık. Kedi ve köpeklere uygulanan fizik tedavi ve rehabilitasyonun gerekliliğini konuştuk.

Bugünkü konumuz aslında kedi ve köpeklerde fizik tedavi ve rehabilitasyon. Kedilerde ve köpeklerde fizik tedavi ve rehabilitasyon hangi durumlarda ve ne amaçla uygulanıyor?

Öncelikle ilk adımımız operasyon sonrası fizik tedavi ve rehabilitasyon oluyor. Operasyon sonrası hastalarda fizik tedavi ve rehabilitasyon yaparak onların daha erken dönemde daha hızlı bir sürede sağlıklarına kavuşmasını sağlıyoruz daha hızlı yürütüyoruz, ağrılarını daha hızlı bir şekilde indirerek aslında kas gelişim sistemini canlandırıyoruz ve bu sayede onların bir an önce sağlıklarına kavuşmasını sağlıyoruz.

En önemlisi de kedi köpeklere verilen önem arttı.. Kedi köpeğe verilen önem artınca aslında onların yaşam ömrü uzadı ve yaşlı hastamız çok fazla var. Günlük baktığımız bizim geriatrik hasta grubu diyoruz biz onlara. Yaşlı hastalarımız o kadar çok ki ve onlardaki problemler; kireçlenme bazı kas hastalıkları, diz kapağı patella luksasyonları kalça çıkığı ya da bel fıtığı, boyun fıtığı çok fazla köpeklerde ve kedilerde karılaştığımız problemler arasında. Bunları hem önlemek için hem erken teşhiste operasyona gitmeden kurtarmak için hem de bir yandan da tabii operasyon gerekiyorsa da çok hızlı bir şekilde cerrahi müdahale olsunlar diye doğru yere yönlendirmek için onlara destek veriyoruz.

Peki kedi ve köpekler için uygulanan bu fizik tedavi ne tür yöntemler ve uygulamalar içeriyor? 

Kliniğimizde çok çeşitli tedavi yöntemleri var. Yaklaşık 20 tane var ama en başlıcalarını sayarsak; lazer tedavisi, ultrason terapi, tens onun dışında manyetik alan tedavisi, çok güzel ağrı kesici tedavi yöntemi olarak kullanıyoruz onu. Yine ozon terapi 10 yıldır kullandığımız bir tedavi yöntemi. Bunun yanında da aslında benim en çok sevdiğim hidroterapi. Hidroterapide de suda yürüme bandını çok kullanıyoruz. En çok kullandığımız tedaviler aslında bunlar. Bazen akupunktur da uyguluyoruz. Akupunkturun birkaç çeşidini uyguluyoruz aslında. Elimizden geldiğince aktif pasif egzersizlerini de buna katarak onlar için özel toplar var , bazı özel uyguladığımız kendi fizik tedavi aletleri var. Onları kullanarak aslında onların bir an önce sağlığına kavuşmasını sağlıyoruz. 

Felçli kedi ve köpekler için bu fizik tedaviler iyileştirici mi ya da felcin ilerlemesini önler mi?

"DOĞRU TEŞHİS ÇOK ÖNEMLİ"

Aslında şöyle şimdi bizde sokak hayvanları çok fazla yani Türkiye’de gerçekten sokak hayvanları çok büyük bir yer kapladığı gibi kendi ailemizden bir birey olan normal kendi evimizde yaşayan hayvanlar da var. Dolayısıyla mesela evde yaşayan hayvanlarda yüksekten düşme çok fazla geliyor bize ve bu yüksekten düşme vakalarında tabii ki doğru teşhis çok önemli. Bizim bence en iyi yaptığımız şey fizik tedavinin başında doğru teşhis. O yüzden mutlaka muayene etmemiz gerekiyor. Bazen uzaktan hasta sahipleri bize video yolluyor, fotoğraf yolluyor, röntgen yolluyor falan ama bunlarla değil tabii ki yani hastaya dokunmadan muayene olmaz ve dokunarak muayene edip ondan sonra bir teşhis koyuyoruz. Eğer omurilik her omurilik hasarı olan  insan da yürümüyor, her omurilik hasarı hayvan da yürümüyor ama başarı oranımız çok yüksek çünkü bu ölçümler sayesinde hasta sahiplerinin çok doğru bilinçlendiriyoruz. Diyoruz ki; sizin hastanız şu şu oranda yürür, şöyle olur, bizim beklentimiz bunlar, şu seviyeye gelirsiniz gibi başından söylüyoruz. Hasta sahibi böylece ne ile karşılaşacağını, hangi süreçte ne yaşayacağını, hastasına nasıl yardımcı olabileceğini ya da hangi konforu sağlayabileceğini çok basit bir şekilde idrak edebiliyor çünkü şöyle bir durum var; gerçekten eğer elinizdeki canlı felç kalıyorsa ya da çok büyük bir sakatlık yaşıyorsa bence elinizde bomba var gibi yani hiçbir farkı yok sanki bir bomba tutuyorsunuz ve onun paniğini yaşıyor insanlar ve ne yapacağını bilmiyor. Dolayısıyla o sürede onlara çok doğru bir şekilde hitap edip, onları bilgilendirmek o kadar önemli ki dolayısıyla felcin çeşitleri var. Onlara hangi aşamada nasıl yardım edeceğimizi tek tek söylüyoruz bu şekilde aslında ayırt ediyoruz hastaları.

Tedaviye nasıl karar veriyorsunuz?

Ölçüm yapıyoruz, röntgen çekiyoruz, bazen kas sidillerini tek tek ölçüyoruz, bazen kasların ne kadar akrofiyen kas kaybı ne kadar var ona bakıyoruz tek tek bunlara bakarak aslında direkt farkları söylüyoruz. Siz bunları bunları yaşarsınız şunlar şunlar olur tek tek anlatıyoruz. Bu sayede bir ileri tetkik olduğunda gerekirse MR’a başvuruyoruz. Her zaman değil ama tabii MR da destek aldığımız bir tanı yöntemi. 

Veteriner_Hekim_Sara_Ece_Uluturk 

Peki fizik tedavide kaç seans uygulanacağına tanıya göre mi karar veriyorsunuz?

"TEDAVİ İÇİN ZAMAN KAYBETMEMEK ÇOK ÖNEMLİ"

Tanıya göre karar veriyoruz çünkü hasta geldiğinde bize bu çok önemli bir şey buradan herkese söylemek istiyorum. Lütfen bize erken ulaşsınlar çünkü ne kadar zaman geçerse bizim işimiz aslında o kadar zorlaşıyor. Hastanın yerine gelmesi onu yerine getirmek tedavi edebilmemiz o kadar zorlaşıyor. Çok erken normalde yurt dışında ilk üç günde iki gün içinde hemen merkezlere gidiyor insanlar ve çok hızlı sonuçlar alıyorlar, biz bu süreyi bu kadar indiremezsek bile artık ilk bir hafta on gün içinde hastalar bize ulaşabiliyor. Ben bundan çok mutluyum. Eskiden çok geç geliyorlardı çünkü. Dolayısıyla ne kadar erken gelirlerse o kadar hızlı tedavi oluyor.

Onun dışında haftada bazen üç kez, bazen dört kez hastanın durumuna göre seanslara çağırıyoruz. Bunların kimisi aktif egzersizler, kimisi seans, kimisi su egzersizleri oluyor. Bie ayın sonunda genel bir ölçüm yapıyoruz ve ölçümü ilk yaptığımız ölçümlerle kıyaslıyoruz ve hasta sahiplerine aslında bir veri vermiş oluyoruz nereden nereye geldiklerini biliyorlar. Zaten görselini de görüyorlar ikinci ay da genellikle sabitleme dediğimiz ay oluyor. Onda da sabitlenmesini yapıp bir daha bu sorunu yaşamamaları için neler yapabilecekleri evde nasıl egzersizler yapabileceklerini anlatıyoruz. Böylece tam içimize sinmiş bir şekilde tedaviyi sonlandırıyoruz. 

BİLİNÇLİ OLMAK HAYAT KURTARIYOR

Biz aslında onlara soruyoruz. Hasta sahiplerine soruyoruz. Diyoruz ki evde nasıl özellikle kediler için çünkü kediler bizim kliniğimize yürümüyor. Onlardan hep evden video istiyoruz. Diyoruz ki işte evinizde nasıl tedavi iyiye gidiyor mu, kötüye gidiyor mu, ne oldu ya da bir şey gördünüz mü, idrar yaptı mı, dışkı yaptı mı, siz mi yaptırdınız ve ufak ufak adımlar atmaya başladı mı, dizden çekti mi, hepsini yani hasta sahibi bizim için çok önemli. Çocuklara soramadığımız için sonuçta birebir anne ve babalarıyla konuşuyoruz. 

Yaşa bağlı sağlık sorunu yaşayan kedi ve köpeklerde hangi durumlarda fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulanması gerekiyor?

"KİREÇLENME ROBOTİK YÜRÜYÜŞE NEDEN OLUYOR"

Kireç aslında eklemler için kronik bir organ yetmezliği gibi. Kireçlerde kesinlikle fizik tedaviyle destek almak gerekiyor çünkü fizik tedavi olmadığı zaman kireçli bölge çok fazla ağrı yapıyor hastada ve robotik bir yürüyüş yapıyor. Hastanın yaşam kalitesini ciddi anlamda düşürüyor. Dolayısıyla kireçli olan özellikle mesela eski patella dislokasyonu olan yani diz kapağı çıkığı olan hastalarda ya da eski kalça çıkığı olan hasta grubunda belli bir süre sonra kireçler oluşuyor ve bu kireçlerin tek aslında tedavi yöntemi bir yangı gidericiler bir de fizik tedavi başka da bir tedavi yöntemi yok.

Onun dışında yine bel fıtıkları, boyun fıtıkları yaşlı hasta grubunda çok fazla karşılaştığımız sorunlar. Yine bunlarda da mutlaka fizik tedaviyle ilgili bir destek almak gerekiyor. Yaşlı hasta grubu yine aynı zamanda da şöyle bir şey oluşuyor ağırlık dengeleri değişiyor hastaların ya da belli bölgelerini çok kullanmadıkları için oradaki kaslar azalmış oluyor. Biz onları desteklemek için tedavi yapıyoruz. Aslında bütüncül yaklaşmak gerekiyor yani tek bir noktaya odaklanmıyoruz bir sürü noktasını inceliyoruz hastanın kesinlikle.

Yaşlı hayvanlarda Fizik tedavi felci önleyebilir mi?

HAYVANLARIN AĞRI EŞİĞİ ÇOK YÜKSEK

Fizik tedavi aslında önler ama hasta sahibinin bunu görmesi çok geç oluyor. Siz hastada bir belirti gördükten sonra ister istemez hekime ulaşıyorsunuz. Çünkü kedi ve köpeğin eşik değeri insana göre çok yüksek yani ağrı eşiği çok yüksek. Dolayısıyla da bir sorun görsel olarak karşınıza çıkıyor bir andan sonra tabii ki hekime gidiyorsunuz yani anlaması lazım aslında. Bir kere felç yaşayan bir hasta sahibi diğer köpeğinde ya da ikinci kez aynı sorun veya benzer sorunla karşılaştığında çok hızlı bize ulaşıyor ve ben artık şey diyorum artık sen uzman oldun. Çünkü anlıyorlar yani neye bakacaklarını anlıyorlar.

"HER IRKIN BELLİ HASTALIK YATKINLIKLARI VAR"

Bir de tabii ırklara göre de yatkınlıklar var mesela her ırkın farklı hastalığı var. Eğer bir Yorkshire Terrier’iniz varsa bir Maltese Terrier’iniz varsa ya da bir küçük ırksa Cocker gibi vesaire o ırklarda diz kapağında çok problem görüyoruz, diz kapağı içi kırıkları ama bir Dachshund varsa sosis köpekler uzun ondan sonra öyle bir çocuğunuz varsa o zaman onlarla da diz çıkıklarını çok görüyoruz. Büyük ırk bir köpeğiniz varsa kalça çıkığıyla çok fazla karşılaşırsınız. Yani aslında her ırkın belli hastalık yatkınlıkları var yani hastalıklara daha yatkınlar. Dolayısıyla bunları çok iyi bilip, onlara göre hareket ettiğinizde aslında hiçbir sorun yaşamıyorsunuz ama bir hasta felç kalıp sadece fizik tedavi ile iyileştirdiğimiz ki bizim instagram sayfamızda bu çok fazla var bir sürü hastamız var hiç operasyona sevk etmeden, direkt fizik tedaviyle iyileştirdiğimiz. Tam tersi bir de bize fizik tedavi için gelen bir sürü hastayı da operasyona sevk ediyoruz ihtiyacı olduğu zaman ondan sonrasında fizik tedavi uyguluyoruz. 

Kedi ve köpeklerde fizik tedavi gerektirecek durumların habercisi olan belirtileri saymak gerekirse eğer neler diyebiliriz?

Oturup kalkmakta zorlanma, merdiven çıkarken düşme, merdiven inerken tökezleme ya da yürürken pat pat diye atarlar normalde ayaklarını ama küçük tırnak sesi duyabilirsiniz ya da arka bacaklarında titreme görebilirsiniz ya da mesela dışarı çıkartırsınız normalde işte yirmi dakikada gezen, hiç yorulmadan dolaşan bir çocuk onuncu dakikada yorulur, oturur durur size bakar. Bunların hepsi aslında bir belirti.

Dolayısıyla bunları gördüğünüzde ya da mesela hasta yürür yürür ayağını böyle kaldırır havaya atar gibi yapar, çek bas yapar bunların hepsi ya da işte arkadan baktığınızda işte kalçasını kıvırtıyormuş gibi gider bunların hepsi aslında onların omurilik yapısında bir problem olduğu sinyalini size vermektedir. Bunlardan yola çıkarak en yakın hekime bu konuda uzman olan fizik tedavide uzman olan bir kliniğe gitmeniz sizin için faydalı olur. 

Veteriner_Sara_Ece_Uluturk

Bir de operasyon sonrası uygulanan fizik tedaviler var. Genelde hangi operasyonlardan sonra fizik tedavinin uygulanması gerekiyor?

Eğer patella luksasyonu diz kapağı çıkığı varsa ya da çapraz bağ önce dizden başlıyorum çapraz bağında bir problem varsa, ön çapraz bağ hastalıklar için çok fazla bizim karşılaştığımız hastalık grubu şu anda. Bu operasyonlardan sonra kesinlikle ilk bir hafta içinde fizik tedavi başlanmalı. Onun dışında kalça çıkığı gibi problemlerde, kopus humerus yani üst kemiğin başını kesip onu aldıklarında kalça çıkığı operasyonlarından sonrasında da onda da yine aynı şekilde fizik tedavi hemen başlanmalı. Yine omurilik operasyonları, bel fıtığı, omurga kırıkları, boyun fıtıkları yani ortopedi veya nöroloji içeren aslında her türlü sıkıntıda operasyon sonrası yani insanlarda olduğu gibi hayvanlarda da bir an önce kedi köpek fark etmez fizik tedaviye başlamak lazım.

Operasyon sonrasındaki hastalarda ilk bir süre yani hangi operasyon olursa olsun kesinlikle ilk iki üç gün soğuk uygulamalar yapılması gerekiyor ama sonrasında biz onları desteklemek için her operasyon bu arada ayrı çünkü her bölge ayrı içinde yangı var mı, akıntı var mı, dikiş attığında problem var mı ya da her hastayı opere eden cerrahın tarzı farklı, herkesin aslında başka bir tarzı var ve kas iskelet sisteminin ne şekilde olduğu o durumu çok önemli bizim için bir de aslında cerrahların da çok şeyi yok çünkü o cerraha ne kadar kısa sürede operasyon tekniği gidiyor kaslar erimiş mi erimemiş mi bu da çok önemli çünkü o kadar değişiyor ki o dikiş attığının kısa sürede iyileşmesi bile bizim için o kadar önemli ki çünkü dikişi erken alırsak hastanın ağrı kontrolünü yapabilirsek eğer orada hatta bir problem olmazsa biz o zaman çok kısa sürede fizik tedavide çok iyi bir noktaya gelebiliyoruz çünkü aktife çok hızlı geçiyoruz ama eğer böyle bir durum yoksa biz başka yerlerde oyalanmak zorunda kalıyoruz. O yüzden de her hastaya göre değişiyor zaten protokollerimiz her hastada farklı hatta sürelerimiz de farklı oluyor.


İçeriği Paylaşın