Köpeklerde İştahsızlık

Köpeklerde iştahsızlık nedir? Aileler köpeklerindeki iştahsızlığı nasıl anlayabilirler? Köpeklerde mama değiştirmek gerekli midir? Bir köpek günde kaç kez beslenmelidir? Köpeklere asla verilmemesi gereken gıdalar nelerdir? Veteriner Hekim Banu Gül Şentürk, köpeklerde iştahsızlık ve beslenmeleri konularında bilgiler verdi.

Köpeklerde İştahsızlık

Bizi Takip Et


KÖPEĞİNİZDEKİ İŞTAHSIZLIĞI NASIL ANLAYABİLİRSİNİZ?

. Köpeklerde iştahsızlık nedir? Aileler köpeklerindeki iştahsızlığı nasıl anlayabilirler?

‘‘Köpeklerde anoreksiya, iştahın ciddi anlamda azalması veya tamamen ortadan kalkmasıdır. Bir hastalıktan ziyade bir semptomdur. Bir organın doğru çalışmaması gibi durumlarda ilk karşımıza çıkan semptomdur. O yüzden iştahsızlığı primer anoreksi, sekonder anoreksi ve posit anoreksi olarak ayırırız. Primer anoreksiya, beyindeki iştah merkezi olan hipotalamusun direkt etkilendiği durumları içerir. Nörojenik, psikojenik veya tamamen tat alma duygusuyla alakalı olabilir. Beyin içi basıncın arttığı durumlar (serebellar ödem), hidrosefali veya hipotalamusun direkt etkilendiği travmalar, neoplaziler, enfeksiyonlar primer anoreksiyanın nörojenik sebepleridir. Çevre faktörlerinin değişmesi, stres gibi faktörler de psikojenik sebeplere girebilir. İkincil (sekonder) anoreksiyi de ağrı duygusunun olduğu her durumda görebiliriz. Mesela torakstaki (göğüs), abdomendeki (karın), ürogenital sistemdeki veya kas iskelet sistemindeki ağrılarda da görebiliriz. Aynı zamanda abdominal (karın boşluğu) organların gerginliklerinin artmasında, bağırsakların kısmi veya tamamen tıkanması durumunda, enfeksiyon hastalıklarında, karaciğer böbrek bozukluklarında ve toksikasyonlarda (zehirlenmeler) da iştahsızlığı görebiliriz. Bunların haricinde endokrin bozukluklarda görebiliriz. Posit anoreksi de ise hayvanın iştahı vardır ama tutma ve yutma reflekslerindeki bozukluklar nedeniyle yiyemiyordur. Mesela ağız içerisinde diş eti yangıları, o bölgedeki herhangi bir apse, enfeksiyon veya yutak felci geçirmesi, mandibula veya maksillanın (çene) yerinden çıkması, tetanos gibi sebeplerden dolayı da iştahsızlığı görebiliriz. O yüzden öncelikle iştahsızlığın kaynağını bulmak önemlidir. Veya iştahsız diyebilmemiz için köpeğin ne kadar süredir yemediğine bakılır. Bir-iki öğün atlayabilir. Ama bir gün boyunca hiçbir şey yemiyorsa ve ertesi gün hala yeme isteği yoksa o zaman köpeğimizi iştahsız olarak kabul edip sebebini araştırmak için bir veteriner hekime başvurmak gerekir.’'

. Köpeğin yemek yememesi daha da uzarsa sağlığını hatta hayatını tehdit eden birtakım tablolar da ortaya çıkar mı?

‘‘Uzun süre yememesinin altından bir neoplazi de çıkabilir; yani yemek yiyemeyecek duruma gelmiş olabilir. Veya ev içinde yaşayan bir köpek değilse bir travmaya maruz kalmış olabilir. Son noktaya kadar böyle semptom göstermedikleri için genellikle altından karaciğer veya böbrek problemi de çıkabilir. Ciddi bir ağrısı olduğu için de yemek yemiyordur. Belki gıdadan sıkılmıştır. Bunu anlamak için reddetmeyeceği bir parça peynir, et ya da salamla önce bir denemek gerekir. Çok sevdiği gıdanın bile hiçbir şekilde yüzüne bakmıyorsa artık bir hekime gitmenin vaktidir.’’

‘‘KÖPEKLER RUTİNLİKTEN HOŞLANIRLAR’’

. Köpeklerde mama değiştirmek gerekli midir?

‘‘Köpekler rutinlikten hoşlanırlar. Belli saatte mama verilsin, belli saatte gezdirilsin, belli saatte oynansın gibi onların da böyle saat kavramları vardır. Ama yine de çok uzun süre aynı gıdayı yedikleri zaman bazen sıkılabiliyorlar. O zaman mama değişikliği gerekiyor. Hep kuru mama yiyorsa konserveyi veya hep tavuklu bir mama yiyorsa kuzu etli veya balıklı bir mamayı tercih edecek mi diye bakmakta fayda vardır.’’

GÜNDE KAÇ KEZ BESLENMELİ?

. Bir köpek günde kaç kez beslenmelidir?

‘‘Bu tamamen yaşına, ırkına ve ailenin yaşam koşullarına göre değişir. Yavru bir köpekse ilk altı aya kadar günde üç kez beslenmelidir. Altı aylıktan sonra günde iki öğüne geçilebilir. Bazen aileler yaşam koşullarından dolayı günde tek öğün vermeyi tercih edebiliyor. Bir yaşından sonra tek öğüne geçiş yapılabilir. Fakat iki öğün mide açısından çok daha sağlıklıdır. Çünkü mide çok uzun süre boş kalmadığı için mide asidine bağlı reflüler, gastrit tablolarını yaşama ihtimaliniz azalır. Bu, tamamen verilen mamaya da bağlı olabilir. Profesyonel mamalarda günlük verilmesi gereken miktar yazar. Bu miktarı köpeğin yaşına bağlı olarak günde üçe, ikiye bölmek gerekir. Verilebilecek miktarlar küçük ırk, büyük ırk, orta ırk veya dev ırk olmasına göre değişir.’’

HANGİ GIDALAR VERİLMEMELİ?

. Köpeklere asla verilmemesi gereken gıdalar nelerdir?

‘‘Şeker kesinlikle verilmemelidir. Çünkü şeker hastalığına sebep olduğu gibi katarakta, daha sonrasında da görme bozukluklarına ve görememeye kadar gidebiliyor. Şeker metabolizmasında lenste sorbitol birikiyor ve içerden ve dışardan sıvıyı çekerek katarakt oluşumunu arttırıyor. Buna genetik yatkınlığı da varsa bu daha hızlanıyor ve yaşla beraber de artıyor. Ayrıca tuz, dışarıdan farklı yağlar ve gıdalar da verilmemelidir. Köpeklere özgü üretilmiş köpek gıdaları verilmelidir. Çoğunlukla tavuk kemiği soruluyor. Ancak kemiğin köpeğinize sağlık açısından hiçbir faydası olmadığı gibi özellikle tavuk, pirzola gibi kemikler kırılgan ve batıcı cisim haline geldiği için ciddi yan etkileri de oluşabilir. Hatta ölüme kadar götürebilecek sonuçlar doğurabilir. Çikolata da verilmemelidir. Çünkü içerisindeki teobromin, vazodilatasyon (damarların genişlemesi) meydana getiriyor ve bu da kalp atımlarını bozabiliyor. Aynı zamanda çikolatanın köpekler üzerinde toksik etkisi vardır; ishal, kusma yapabilir veya köpek nöbet geçirebilir. Köpeklerin deri ve tüy sağlığı için üretilmiş olan sarımsak belki bir diş verilebilir ama soğanda ciddi problemler yaşanabiliyor. Üzümün yeşili de kırmızısı da böbrek problemleri yaratabiliyor. Süt ve süt ürünleri verilebilir ama sindiremedikleri için çok fazla önermiyoruz. Sütü sulandırmak gerekir.’’

. Köpeklerin bazen aileleri yönettiği söylenebilir mi?

‘‘Evimize aldığımız hayvanlar bir süre sonra ailelerin öz çocukları, ciddi fertleri gibi oluyorlar. Kıyamayan bir toplum olduğumuz için anne baba yüreğimiz dayanmıyor ve durum ne yersek vermeye kadar gidiyor. Dolayısıyla bizi bir süre sonra nasıl kullanacaklarını çok güzel öğreniyorlar ve sonuna kadar da kullanıyorlar.’’

BESLENME KONUSUNDA YAPILAN YANLIŞLAR

. Davranışsal olarak ne yanlışlar yapıyoruz da bizi yönetmeye başlıyorlar?

‘‘Yapılan en büyük yanlışlardan biri mamasının uzun süre kabında kalmasıdır. Normalde bir köpeğin maması yemek kabına konulur ve yarım saat önünde tutulur. Bu sürede yemiyorsa kaldırmak gerekir. Ama, işe gideceğim aç kalacak, gibi durumlar nedeniyle genellikle o mama 3-5 saat önünde kalıyor. Böyle olunca da köpeğimiz, istediğim zaman gidip o mamayı yiyebilirime alışıyor. Dolayısıyla köpeklerin de bizim gibi belli saatlerde yemeleri gerekiyor. Köpeklerin maması protein yönünden zengin ve özellikle lezzetlendirmek için yağ emdirilen ürünler oldukları için dışarıda uzun süre kalan mama okside oluyor. Kokusu gidiyor. Yemek yemede koku da çok önemli bir faktördür. Dolayısıyla köpeğimiz bir süre sonra tercih etmemeye başlıyor. İkinci en büyük yanlış yemediği zaman elden vermektir. Elden yemeğe başladığı zaman ilgi görüyor, sizinle geçirdiği vakit ve sevgi düzeyi artıyor. Ama o zaman her gün düzenli olarak o saat dilimlerinde elden yedirmeniz gerekiyor. Tabii köpeğiniz bir rahatsızlığı olduğu için ciddi anlamda iştahsızdır ve onu motive etmek için o dönemde bu şekilde davranabilirsiniz. Ama çok çabuk alışkanlık kazanabildikleri için onun sınırını da çok iyi ayarlamak gerekiyor.’’

 


İçeriği Paylaşın