Mindful Beslenme Nedir?

Mindful Beslenme Nedir?

Mindful Beslenme Nedir?

Bizi Takip Et


Sağlık için mindfulness (bilinçli farkındalık) ne demek? Prof. Dr. Damcı, mindfulness ile nasıl tanıştı? Sıkı diyetler insanın doğasına aykırı mı? Mindful beslenme nedir? Mindful beslenme programı nasıl uygulanıyor? Duygusal yeme alışkanlığından nasıl vazgeçebilirsiniz?

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Damcı, mindful beslenme hakkında merak edilenlerim Sağlığım İçin Herşey’de anlattı.

‘‘BEDEN FARKINDALIĞI SAĞLIĞIN EN ÖNEMLİ PARAMETRESİNDEN BİRİ’’

. Bir endokrinoloji uzmanı olmanın yanı sıra doğa ve dayanıklılık sporlarıyla ilgileniyorsunuz. Maraton da koşuyorsunuz ve 2001 yılında Sahra Çölü’nde 250 kilometre, 2012 yılında da Antarktika’da Ultra Maraton’da buzda ve karlar üzerinde yine 250 kilometre koştunuz. Çölde ve buz üstünde koşmak nasıl bir duygu?
‘‘Buzda koşmak için belli çölleri geçmiş olmanız gerekiyor. Sıcaklık farklı ama Antarktika da çöl kabul ediliyor. Çünkü orada da yağış çok az ve çöl tanımı yağışla belirleniyor. Hatta Antarktika’ya en son çöl deniliyor. Çölde ve buz üstünde koşmak; insanın bedeniyle bağlantı kurduğunu çok hissettiği, gerçek çıplak insana döndüğü bir deneyim. Dağ tırmanışları da öyle.  Bedeninizi limitlere kadar zorladığınızda onun ne kadar yetkin, becerikli, dayanıklı, dirençli olduğunu, adapte olma yeteneğinin ne kadar güçlü olduğunu fark ettiğinizde bu çok hoşunuza gidiyor; mutluluk veriyor. Günümüzde stresle vs. ile bedenimizden son derece kopuk yaşıyoruz. Mükemmel bir makine bedenimiz ve bunun farkında değiliz. Maraton koşmaya da gerek yok. İnsanın beden farkındalığı sağlığının en önemli parametrelerinden bir tanesidir.’’

BEDENİYLE TAKINTILI OLANLAR…

. Beden farkındalığı neden sağlığın en önemli parametrelerinden bir tanesidir?
‘‘Kimimiz bedeninin hiç farkında değil. Bedeniyle ilgili hiçbir şey düşünmüyor. Günlük hayatımız stres içinde telaşlar, kaygılar, telefonlar, mailler vs. geçiyor. Yaşamımızı sürdürmemizi sağlayan bedenimizin farkında değiliz. Bir de bedeniyle takıntılı, bedenini değiştirmek isteyen, başkalarının standartlarına göre yorumlayan, bedeninin kusurlu ve sağlıksız olduğunu düşünenler insanlar var. Yanlış mecralarda sağlık arayan bu grup, sağlıklı olmak adına her türlü öneriye açık. Oysa bedenimizi olduğu şekli ve nitelikleri ile görmek, kabullenmek ve ihtiyaçlarını, onun bize verdiği mesajları duyacak zihinsel bir yapıya sahip olmak gerekiyor.’’

‘‘TIPTA ÇOK KULLANILAN BİR MEDİTASYON TEKNİĞİ’’

. Mindfulness nedir? Özellikle sağlık alanında nasıl kullanılabilir?
‘‘Mindfulness, tıpta çok kullanılan bir meditasyon tekniğidir. Mindfulness, bu ana ait objelere odaklanarak zihnimizi sakinleştirmenin bir yoludur. Bu stresimizi azaltıcı etki yapıyor. Bizim bu ana ve buraya gelmemizi sağlıyor. Kafamızın içinde geçmişle gelecek arasında pandül gibi sallanan zihnimizin sakinleşmesini sağlıyor ve bu bütün hayatımızı etkiliyor. Mindfulness meditasyonlarını standart hale getirip tıbbın içine sokan Massatuces Üniversitesi’nden Amerikalı moleküler biyolog Prof. Jon Kabat-Zinn’dir. O günden beri çeşitli tıbbı alanlarda mindfulness kullanılıyor. Mesela yeme davranışında; çünkü yeme davranışımız sıklıkla üzüntü ile yeme, stresle yeme, sıkıntı ile yeme, kaygı ile yeme veya sevincini kutlama amacıyla yeme gibi duygusal etmenlerin çok altında. Bedenimiz o anda aç değildir ama yine de duyguların itmesiyle çok yiyoruz. Ya da yiyeceklere başka anlamlar yükleyip mucize yiyecekler diye etiketliyoruz. Ya da bunlar zehir, bunları ağzınıza sürmeyin, diye negatif yönde de etiketlediğimiz oluyor.

Yiyeceklerle kaygı ve korku içinde bir ilişkimiz var. Yeme davranışımız eğer biyolojik ihtiyaçlarımızı bedenimizin bize verdiği sinyaller doğrultusunda olursa son derece sağlıklı oluruz; kilo almayız, kiloluysak kilo veririz. Mesela içimizde çok değerli bir duygu olan açlık duygusu var. Ama biz açlıkla bağlantımızı kaybetmişiz; başka şeyleri açlık zannediyoruz, kafamızda bir kaygı uyanıyor. Bu kaygı hemen bizde bir yeme refleksi uyandırıyor. Acıktık zannediyoruz. Ya da bir yiyeceği görüp acıktık zannediyoruz veya yeme zamanı geldi şimdi acıkmış olmam lazım diye yiyoruz. Bu zamanlarda miktarı da çok fazla kaçırıyoruz. Oysa bedenimiz bize ne zaman duracağımız veya ne zaman yememiz gerektiğine dair açlık ve tokluk sinyali gönderiyor. Vücudumuzda bir şeye ihtiyaç varsa canımız onu istiyor. Bedenimiz böyle başka pek çok mesajı gönderiyor.’’

Prof. Dr. Taner Damcı

‘‘MINDFULNESS’İ ÖNCE KENDİ HAYATIMA UYGULADIM’’

. Siz mindfulness ile nasıl tanıştınız; hayatınızda ne değişti? Bugüne kadar hastalarınızın hayatında neler değişti?
‘‘Bir Yol Var&Mindfulness ile Yaşam Biçimini Değiştirmek ve Koşuyorum Öyleyse Varım adlı kitaplarımda da anlattığım gibi mindfulness’den, 2004 yılında bir çöl maratonuna giderken Şili’nin Santiago Havalimanı’nda tesadüfen bir Amerikalı koşucuyla konuşurken haberim oldu. Uzun yıllar şişmanlıkla, şeker hastalarıyla uğraştığım için çok ilginç buldum. Hep hastalarımızın sağlıklı beslenmesini istiyoruz; yaşam biçimini değiştir, diyoruz. Kimi, tamam diye söz verip birkaç gün sonra sözünden dönmek zorunda kalıyor. Kimisi, ben zaten yapamam diyor; kimisi biraz daha uzun sürdürebiliyor. Şeker, hipertansiyon, kalp yetersizliği hatta kanser yaşam biçimi hastalıklarıdır. Eskiden hastalara ne yeyip ne yemeyecekleri listeleri veriyorduk ve bir işe yaramıyordu. Hastalar da listeye uyamıyorlar ve suçlu oluyorlardı. Ben, insanlara nasıl yapılacağını da öğretmek lazım, diye düşünüyordum.

Mindfulness’i öğrenince kendi hayatıma adapte ettim. Stresimin azaldığını; olaylara, dünyaya, çevreme bakış açımın farklılaştığını hissettim. Hekimlik pratiğimin değiştiğini hissettim. Bu değişimimden hastalarımın da etkilendiğini hissettim. Onlara bir şeyi anlatırken daha inandırıcı olabildiğimi fark ettim. Koşmaktan, hayattan aldığım zevk değişti. Tabii bu arada yaşımın ilerlemesinin de büyük rolü olduğunu düşünüyorum. Sonra bunu bir program haline getirmeyi, hastalarımın yaşam biçimi değişikliğine bir teknik olsun diye düşündüm. İçinde farkında yemek, hareket etmek ve gerçek mindfulness olan Cognita diye bir program yazdım. Bunu uygulamaya başladıktan sonra pek çok insanda kilo, parametre, yaşama bakış, hareket etme açılarından önemli değişiklikler oldu. Mesela hareket etmeyen insanlar maraton koştu. Etrafına ışık yayanlar oldu. Empati ile de mindfulnessin çok alakası var. Mindfulness, içimizde var olan iyilik damarını açığa çıkaran bir şey. Günümüzün stresli, rekabetçi, çatışmacı ortamı, iyilik yapma dürtümüzü içimizde gömüyor. Empati ile onu ortaya çıkartıyor. Koşmakla iyilik yapmak arasındaki bağlantılar ortaya çıktı. Pek çok insanın hayatına güzel bir dokunuş yaptığımızı düşünüyorum.’’

MINDFUL BESLENME NASIL BİR PROGRAM?

. Mindful beslenme nasıl bir program? Ne kadarlık bir zaman ayırmak gerekiyor?
‘‘Mindful beslenme 8 haftalık bir program. Haftada bir kere toplanılıyor ve yaklaşık iki saat sürüyor. Yeme ile ilgili bölümde önce öğrenilen şeylerin anlamsızlığı anlatılıyor. Çünkü beslenme ile ilgili çok fazla bilgi kirliliği var. Herkes bir şeyler tavsiye ediyor; konuklar  televizyonlarda insanlar nasıl beslenmeli diye birbirleriyle kavga ediyorlar. Yemek bireyseldir. Hiçbir yiyecek ne zehirlidir ne de mucizedir. Sonra gerçek açlığımızı tanımakla ilgili bir bölüm var. Bu, ‘Hissettiğim şey açlık mı yoksa başka şeyleri kafamda açlık olarak etiketlemişim onları mı bilincim öne atıyor’u ayırt etme yeteneği kazanmaya yönelik bir bölüm. Suçluluk bölümü var. Çünkü yine aynı bilgi kirliliğinden dolayı her yediğimiz şeyden suçluluk duyuyoruz. Ama dayanamayıp yine yiyoruz, daha fazla suçluluk duyuyoruz. Bu sefer yine yiyoruz o suçluluğu bastırmak için böyle bir kısır döngü oluşuyor.

Dolayısıyla çok yediren bu kısır döngüden kurtulma var. Yasak yiyecekler kavramı var. Yasaklanan şeyler söyleyene göre çok değişiyor ama mutlaka herkesin hayatında yasak yiyecekler var. Ama bir süre sonra o yasak yiyecekler öyle bir çekim yaratıyor ki onlardan çok daha fazla tüketiyorsunuz. Yoksunluk yaratıyor kişide. Dolayısıyla o kavramın kendi hayatımızdan çıkarılması, gerçek tokluğumuzu anlamak var. Sakin beslenme var. Ve beslenmenin sadece yiyecekleri alıp ağzımıza götürmek olmadığı, hayatın en büyük keyfi olduğu, sosyal ilişkilerin çoğunun beslenme çevresinde döndüğü, beslenilen ortamın önemi, kalitesi gibi kavramlar var.’’

. Sakin beslenme nedir?
‘Günümüz insanının çoğu kendisi ve çocuğu için, nasıl beslenmeliyim hangi gıdalarla beslenmeliyim diye büyük kaygılar içinde. Yaşamın tek konusu beslenmek; sağlığa ne yararlıdır ne zararlıdır bunları öğrenmek oluyor. Ancak önemli olan bizim kendi fizyolojik dürtülerimize göre sakin bir zihin ile yiyeceklere karar vermemizdir.’’


İçeriği Paylaşın