Obezitede Robotik Cerrahi Eğitimi

Obezitede Robotik Cerrahi Eğitimi

Obezitede Robotik Cerrahi Eğitimi

Bizi Takip Et


Acıbadem Maslak Hastanesi’nde Acıbadem Obezite Merkezi uzmanlarının düzenlediği “Laporoskopik ve Robotik Obezite Cerrahisi” eğitim programında robotik cerrahideki gelişmeler anlatıldı.

Program sırasında ameliyathaneden canlı yayınla obezite ameliyatları da gösterildi. Çeşitli üniversiteler ve hastanelerden gelen  hekimlerin yoğun ilgi gösterdiği ve obezite cerrahisi alanında deneyimli yabancı uzmanların da katıldığı eğitim programı sırasında 4 hastaya da farklı tekniklerle obezite ameliyatları yapıldı.

Eğitim programının  açılışı nedeniyle konuşan Acıbadem Maslak Hastanesi Obezite Merkezi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cihan Uras, Türkiye’de şişmanlık oranının kadınlarda yüzde 45, erkeklerde ise yüzde 25 oranına ulaştığını, ülkemizde henüz morbit obezitenin yoğun olmadığını, ancak şişmanlığın ciddi bir toplumsal sağlık sorunu haline gelmeye başladığını söyledi.

ABD’de obez hastaların operasyon sayılarının hızla artmakta olduğunu belirten Prof. Uras şöyle konuştu:

“Türkiye’de henüz yaygın bir şekilde obezite cerrahisi ameliyatlarının gerçekleştirildiği çok fazla merkez yok. Sınırlı sayıda merkez hizmet veriyor. Acıbadem Sağlık Grubu, bu sağlık sorununa özel sağlık çözümleri sunmak için Acıbadem Obezite Merkezi kurdu. Multidisipliner bir yaklaşımla obez hastalara hizmet verilen bu merkezde, hastalık bütün yönleriyle ele alınıp, tedavi uygulanıyor.

Ülkemizde obezite cerrahisinin daha fazla yer bulması gerektiği inancındayız. Bu eğitim programını gerçekleştirmemizin amacı da, obeziteyle ilgilenmek isteyen hekimlerimize yol gösterici olabilmektir.”

ASIL İŞ, AMELİYATTAN SONRA BAŞLIYOR

İngiltere’de London Imperial College’da araştırmacı olarak çalışmalarını sürdüren, dünyanın önde gelen metabolizma ve obezite cerrahisi uzmanlarından biri olarak kabul edilen Dr. Carel le Roux, kendilerine başvuran hastaların büyük çoğunluğunun tüm diyetleri bildiklerini ve uygulamaya çalıştıklarını ancak başarılı olamadıklarını belirtiyor.  Bu hastaların bilinen bütün diyet programlarına rağmen kilo veremeyen hastalar olduğunu belirten Dr. Carel, obezlerin aşırı kiloyla birlikte ölüm risklerinin de arttığını vurgulayan vurgulayarak, şunları söylüyor:

“Obezite kliniğinin varlığı bu sorununun tedavisinde çok önemli bir etken. Çünkü sadece ameliyat yapmak, diyet uygulamak yetmiyor. Bu hastaların uzun süre takip edilmesi gerekiyor. Cerrahi operasyonlar sayesinde hastalar, toplumdaki normal insanların kilosuna gelebiliyor. Ancak en önemlisi operasyondan sonraki dönem. Beslenme düzeninin, yeme isteğinin, hormonal düzenin, psikolojik desteğin çok iyi verilerek tedavinin devam etmesi gerekiyor. Bir obezin yüzde 20 oranında kilo vermesi bile genel sağlığına çok büyük katkılar yapıyor. Psikolojik bozuklukların da giderilmesi önem taşıyor. Hasta cerrahiyle 50-60 kilo veriyor, ancak aynada yine de kendisini çok şişman olarak gördüğünü ifade ediyor.

Burada en önemlisi işlevselliğin kaybolmaması. Sırtınızda bir çantayla yürümekte zorlanabilirsiniz, ama yürürsünüz. Evden çıkamaz hale gelmek, evdeki basit ihtiyaçları karşılayamamak, tuvalete gitmek için bile yerinden kalkamamak çok önemli sorunlardır. Cerrahi işte bu fonksiyonel sorunların giderilmesinde çok önemlidir.”

OBEZİTE AMELİYATLARINDA KOMPLİKASYON ORANI AZALDI 

ABD’nin önde gelen obezite cerrahları arasında yer alan ve halen Florida Hospital Bariatrik Servisi’nin Medikal Direktörü olan Dr. Keith Kim, obezite cerrahisi ameliyatlarının yapıldığı ülkelerde cerrahi anlamda bazı hataların yapılabildiğini, ABD’de de bunların yapıldığını, ancak son yıllarda robotik cerrahinin devreye girmesiyle daha güvenli ameliyatlar gerçekleştirilebildiğini anlattı. 2009 yılı boyunca 362 robotik cerrahi ameliyatı yaptıklarını Dr. Keith Kim, obezite cerrahisi hakkında şunları söyledi:

“Gastrik by-pass operasyonlarının sayısı giderek artıyor. Benim yaptığım operasyonların yüzde 60’ını da bu teknikle gerçekleştirdiğim operasyonlar oluşturuyor. Ameliyatlardan sonra birtakım komplikasyonlar olabiliyor. Bunları en aza indirgemek için cerrahın deneyimli olması gerekiyor. Bu deneyim de obezite cerrahisi merkezlerinde edinilebiliyor. Hastaların ameliyatlardan sonra psikiyatrik tedavi almaları, psikolojik destek görmeleri, beslenmelerini bir uzmanın yardımıyla yönetmeleri, yaşam değişikliklerini etkili bir şekilde gerçekleştirmeleri gerekiyor.”

AMELİYATLARDAN SONRA HASTALARA VİTAMİN VE MİNERAL TAKVİYESİ ŞART

Obezite ameliyatları hangi teknikle yapılırsa yapılsın hastalarda cerrahiden sonra ciddi mineral ve vitamin eksiklikleri görülüyor. Hastalar bu operasyonlardan sonra daha önce yediklerinden daha az yedikleri ve iştah sistemleri, hormonları değişikliğe uğradığı için beslenme sistemlerinin yeniden yapılandırılması önem taşıyor. ABD’de Metabolik Tıp ve Cerrahi Eğitim Araştırma Enstitüsü Direktörü olarak görev yapan Dr. Cynthia Buffington, obezite cerrahisinde artık yeni teknikler ve uygulamalar nedeniyle çok daha az komplikasyon olduğunu, en önemli sorunun cerrahi sonrası ortaya çıkan vitamin ve mineral eksikliklerine bağlı sağlık sorunları olduğunu söylüyor. Dr. Cynthia Buffington bu konuda yapılması gerekenler hakkında şunları söyledi:

“Bu konudaki durumu ortaya koymak amacıyla hazırlanan ‘Beslenme Rehber Raporu’nun ışığında şunları söyleyebiliriz: Ameliyatlardan sonra hastalarda ortaya çıkan A, E vitamini ve selenyum eksiklikleri nedeniyle kanama, yavaş doku iyileşmesi gibi sorunlar ortaya çıkıyor. Aynı şekilde demir eksiklikleri, B1 vitamini eksikliklerinin de giderilmesi gerekiyor. Ameliyattan önceki dönemde bu eksiklikler giderilirse, hastalar daha güçlü ve savaşçı oluyor, bağışıklıkları da artıyor.”


İçeriği Paylaşın