Sağlıkta Yönetim Kadrolarında Kadın Kotası Neden Olmasın?

Sağlıkta Yönetim Kadrolarında Kadın Kotası Neden Olmasın?

Sağlıkta Yönetim Kadrolarında Kadın Kotası Neden Olmasın?

Bizi Takip Et


Dr. Nazif Bağrıaçık Kadıköy Hastanesi İcra Komitesi Başkanı ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Serpil Bağrıaçık, 10 yılı tıp kongreleri, 5 yılı da hastane yöneticiliğiyle geçen bir sağlık kariyerine sahip. “Bizim hastanemiz 65 yataklı butik bir hastane olması nedeniyle tüm birimlerle ilgileniyorum. İşletme, finans ve kurumsal iletişim ön planda tuttuğum konudur” diyen Serpil Bağrıaçık şunları söylüyor:

“SAĞLIK SEKTÖRÜNDE DE KADIN ELİ FARK YARATIYOR”

“Her sektörde olduğu gibi sağlıkta da kadın eli çok fark yaratıyor. Kadınların EQ’sunun erkeklerden önde olduğu bir gerçek. Hastaneler bir bakıma günümüzde sağlık hizmeti veren oteller gibi çok konforlular ve servis sektörünü de içinde barındırıyorlar. Detaylar, kurum ve hastalarla ilişkiler de azami gayret gerektiriyor. Burada da kadın olmanın avantajları ön plana çıkıyor tabii ki. Kadınlar metodik, plancı ve detaycılar. Sağlık sistemi de ayrıntılarla dolu bir hizmet gerektirdiği için kadının fonksiyonu ve üstünlüğü burada ortaya çıkıyor. Mesela firmalar sunum yapmak, ürünleri açık ve net olarak tanıtmak zorunda kalıyorlar. Kadın olmanın dezavantajını ise iş hayatında pek yaşamadım.

SAĞLIK SEKTÖRÜNDE FIRSAT EŞİTLİĞİ İÇİN…

Avrupa ve dünya kadın-erkek fırsat eşitliği konvansiyonlarının siyaset eliyle yaygınlaştırılması, farkındalık yaratılması, eğitimlerin buna göre düzenlenmesi ve ailelerin kızlarını çalışmaya göndermeleri gerekiyor. Beş yıl Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Komisyon Başkanı olarak görev yaptığım İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Avrupa Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Kongresi’ne üye olmasını sağlamıştım. Bunun kazanımı şu olmuştu; Avrupa Birliği ile bir çok  belediye kadın-erkek fırsat eşitliği şartnamesi konvansiyoneli imzaladı. Bunu imzalayan her belediye;  yerel yönetimlerde kendi kadrolarında kadın kotası kullanmak zorunda kaldı. Belki sağlıkta da böyle bir yönteme gidilebilir diye düşünüyorum. Neden olmasın?

“50 YAŞINI GEÇEN HER KADIN SAĞLIK KONTROLLERİNİ YAPTIRMALI”

Türkiye’de obezite bölümünü  ilk kuran profesörün kızı olmama rağmen beden kitle endeksim ideal ölçülerde değil. Biraz gurme bir tarafım var. Çok sosyalim ve çok güzel yemekler pişiren arkadaşlarım var. Biraz da böyle yaşamak istiyorum; mutluyum ben böyle.

Rutin taramalar artık bir protokol ve gerekli. Mutlaka yapılmalı. 50 yaşını geçmiş her kadın sistematik olarak bu kontrolleri yaptırmalı. Biz bunu hastalarımıza da önemle hatırlatıyoruz. En son tetkikimi Eylül 2017’de de yaptırmışım. Sonografi, mamografi, batın ultrasonografisi, tahliller, EKG ve röntgenleri kapsayan genel bir check-up yaptırdım. Mayıs ayında tekrar yaptırmayı düşünüyorum.

SERPİL BAĞRIAÇIK’TAN SAĞLIK SEKTÖRÜNE GİRECEKLERE ÖNERİLER…

Sağlık alanı çok farklı bir yapıya sahip olduğu için, bu sektörde çalışmayı düşünenlere işin mutfağından başlamalarını öneriyorum. Bu konuda hala yeterli kaliteye ve ekspertize sahip eleman yok. Gençleri üniversitenin yanında teknik konulara da yönlendirmek çok önemli ve bu birçok eksiği kapatacaktır. Mesela; tıbbi sekreterlik, anestezi ve radyoloji teknisyenliği, hemşirelik, biyomedikal… Bu alanlarda eleman bulmakta zaman zaman zorlanıyoruz. Bilhassa kalifiye eleman bulmakta sıkıntı yaşıyoruz. Belki liseyi yeni bitiren genç arkadaşları bu konularda bilgilendirip, söz konusu alanlara yönelmelerini  sağlamak çok çok faydalı olabilir. Her zaman ‘Yeni bir şeyler söylemek lazım’ mottosuyla yola çıkıp, yeni fikirler ve değişik projeler üretmek lazım.


İçeriği Paylaşın