Trombozun Riskleri ve Risk Faktörü Oluşturabilecek Durumlar

Trombozun Riskleri ve Risk Faktörü Oluşturabilecek Durumlar

Trombozun Riskleri ve Risk Faktörü Oluşturabilecek Durumlar

Bizi Takip Et


Pıhtı nerelere atar ve hangi sağlık problemlerine yol açar? Akciğer embolisi de pıhtı sonucu oluşan bir tablo mudur? Hafif bir tıkanıklık kişide ne tür yakınmalara yol açar? Uzun bir yolculuk yapacak kişiler nelere dikkat etmelidir? Hangi ameliyatlar ve hastanede uzun yatışlar pıhtıya neden olur? Hamilelik de bir risk faktörü müdür? KTEPH nasıl bir hastalıktır? Ne tür belirtilere yol açar ve tedavisi var mıdır?

Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği’nden Doç. Dr. Gökçen Orhan, Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği ile Ulusal Vasküler ve Endovasküler Derneği’nin tromboz hastalığının toplumda farkındalık çalışması yaratmak amacı ile oluşturdukları projeyi Sağlığım İçin Herşey’de anlattı.

. ‘Pıhtı küçük, riski büyük’ sloganıyla proje oluşturmanızın nedeni trombozun tanınmaması mı; yoksa trombozun risklerinin çok yüksek olması mıdır?
‘‘Toplumumuzda tromboz hastalığı çok bilinmemekte; tromboz denilince akla deri ven trombozu gelmektedir. Ayrıca ileri komplikasyonlarından hiç bahsedilmemektedir. Bir proje ile toplumumuzu bilinçlendirmek istedik. Türkiye’de her yıl yaklaşık 30 bin kişi tromboz nedenli hastalıklarla kaybedilmektedir. Dünya üzerinde de dört ölümden biri tromboz kaynaklıdır. Sorunun bu kadar ciddi olması nedeniyle Türk Kalp Damar Cerrahisi ile Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Dernekleri olarak pıhtı (tromboz) konusunda toplumu bilinçlendirmek istedik. Bu nedenle bir sosyal sorumluluk projesine imza attık.’’

EN BÜYÜK RİSK FAKTÖRÜ HAREKETSİZLİK

. Pıhtı nerelere atar ve hangi sağlık problemlerine yol açar?
“Pıhtılar daha çok bacaklarda oluşur. Çok nadir olarak da kollarda oluşur. Hareketsizlik pıhtı oluşması için başlı başına bir risk faktörüdür. Geçirilen ameliyatlar, kırıklar, uzun yolculuklar ve uzun süre masa başında oturmak hareketsizlik durumlarıdır. Eğer altta yatan genetik bir faktör de varsa kişi, pıhtı riski ile karşı karşıya demektir. Bacaklarda ani başlayan kızarıklık, şişlik, ağrı, renk değişikliği, huzursuzluk hissi olması akla pıhtıyı getirmelidir. Proje ile vermek istediğimiz mesaj da zaten budur: ‘Bunları fark ettiğinizde bir kalp damar cerrahına mutlaka başvurun.’’

‘‘AKCİĞER EMBOLİSİ DE PIHTI SONUCU OLUŞUR’’

. Akciğer embolisi de pıhtı sonucu oluşan bir tablo mudur?
“Akciğer embolisi de pıhtı sonucu oluşur. Bacaklarda oluşan pıhtı bir yolculuğa çıkar. Ondan kopan küçücük pıhtı tanecikleri kalbi geçerek akciğer damarlarını tıkar. Akciğer damarlarını  tamamen tıkarsa akciğere kan gidemez ve ani ölümlere neden olabilir. Eğer bu dönem atlatılabilirse hasta iyi ve düzgün tedavi ile hiç sorunsuz iyileşebilir. Ama hastaların yaklaşık 25/1’i kronik trombolitik hipertansiyon denilen KTEPH hastalığına yakalanırlar. Eğer bunlar tedavi edilmezse beş yıl içinde kalp yetmezliği ile hayatlarını kaybederler. Bu nedenle, kişide tromboz ya da deri ven trombozu olduysa ve KTEPH tanısı koyulduysa mutlaka bir kalp damar cerrahinden görüş almalıdır.’’

Doç. Dr. Gökçen Orhan

. Hafif bir tıkanıklık kişide ne tür yakınmalara yol açar?
‘‘Bacaklardaki şikayetlere eğer ani başlayan öksürük, nefes darlığı, hırıltılı solunum, halsizlik, dermansızlık ekleniyorsa ya da geçirilen deri ven trombozu sonrasında tedavi olunsun ya da olmayın artan nefes darlığı varsa, geçirilmiş bir pulmoner embolinin sorunları ile karşı karşıya kalınmış demektir.’’

‘‘UZUN YOLCULUKLARDA SAAT BAŞI KALKIP ÜÇ ADIM ATILMALI’’

. Uzun bir yolculuk yapacak kişiler nelere dikkat etmelidir?
‘‘Dört saat üzerindeki her yolculuk uzun yolculuktur. Uzun yolculuklarda pıhtının olmaması için öncelikle kanı koyulaştırabilecek olan kahveden, sigaradan yolculuk öncesi uzak durulmalıdır. İkinci olarak sıvı alımına çok dikkat etmek gerekir. Üçüncüsü de saat başında kalkıp üç adım atmak yeterli olacaktır. Bunu uzun süre toplantılarda otururken, bilgisayar başında otururken de yapmakta fayda vardır. Hareket pıhtıyı engeller. Çünkü toplar damarlardan kanın kalbe geri dönmesi bacaklardaki kas pompası ile olur. Kalp, atardamarlara pompalar, toplardamarlara dönüşü bizim o hareketimizle olur. Bu nedenle pıhtı oluşmaması için hareket etmek her şeyden önemlidir.’’

. Hangi ameliyatlar ve hastanede uzun yatışlar pıhtıya neden olur?
‘‘Bütün ortopedik ameliyatlar risktir. Çünkü her ortopedik kırık, pıhtı için bir risk faktörüdür. Bunun yanında özellikle kanser ve batın ameliyatları yani bir günden daha uzun süre yatakta kalmayı gerektiren durumlarda mutlaka birtakım tedbirler almak gerekir. Varis ve antiembolik çorapları giymek, doktor kontrolünde kan sulandırıcı kullanmak çok önemlidir.’’

HAMİLELİK DE RİSK FAKTÖRÜ

. Hamilelik de bir risk faktörü müdür?
‘‘Hamilelik aslında kendisi varis oluşumu için bir risk faktörüdür. Çünkü batında bir çocuk büyümektedir ve bebeğin basısı ile venöz staz (dolaşım bozukluğu) oluşur. Staz olan her yerde pıhtı oluşabilir. Hamilelik ve hamilelik sonrası lohusalık dönemi çok büyük risktir. Bu nedenle doğumdan hemen sonra anne hareket ettirilmeye çalışılır.’’

KTEPH NASIL BİR HASTALIK

. KTEPH nasıl bir hastalıktır? Ne tür belirtilere yol açar ve tedavisi var mıdır?
‘‘KTEPH (kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon), akciğere atan kronik pıhtıların akciğerdeki kan basıncını yükseltmesidir. Bir diğer deyiş ile akciğer hipertansiyonuna yol açmasıdır. Cerrahi olarak bunlar temizlenir ve hastaların büyük bir kısmı normal hayatlarına geri döner. Ama temizlenmezse yüksek basınçtaki akciğere karşı kalp çalıştığında o kalp yorulur ve çok hızlı kalp yetersizliğine gider. Bu hastaların büyük kısmı kalp yetersizliği ile kaybedilir. Nefes darlığı olan ve daha önce deri ven trombozu geçiren kişiler bir doktora başvurarak KTEPH olup olmadıklarını öğrenmelidirler. Ameliyatında ise kalp akciğer makinesine bağlanır, vücut ısısı 16 dereceye kadar indirilir ve daha sonra tüm kanı boşaltılır. Çünkü kansız ortamda akciğerdeki o pıhtılar temizlenebilir. Tek tek pıhtılar büyük bir sabırla temizlendikten sonra tekrar ısıtılarak hasta yaşama geri bağlanır. Ameliyat toplam 8-10 saat sürer. Sürenin çok önemli bir kısmı ısınıp soğunurken geçer.’’


İçeriği Paylaşın