Akciğer Kanseri Riski Kimlerde Daha Yüksek

Akciğer Kanseri Riski Kimlerde Daha Yüksek

Akciğer Kanseri Riski Kimlerde Daha Yüksek

Bizi Takip Et


Akciğer kanseri kadınlarda ve erkeklerde ne sıklıkla görülen bir hastalıktır? Sigara içenlerde sigara içmeyenlere göre akciğer kanserine yakalanma riski nedir? İçilen paket miktarı ve sigara içilen süre de akciğer kanseri riskini etkiler mi? Pasif içicilikte akciğer kanserine yakalanma riski var mıdır? Akciğer kanserinde kalıtımın etkisi nedir? Akciğer kanserinin tedavisinde yöntemler nelerdir? Ameliyat hangi hastalara önerilir? Akciğer kanserinin tedavisinde hangi hastalara kapalı hangi hastalara açık ameliyat yöntemi uygulanır? Kapalı yöntemle yapılan ameliyatlarının avantajları nelerdir? Akciğer kanserinin tedavisinde çok ileri vakalarda akciğer nakli yapılabilir mi?

Memorial Şişli Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Adnan Sayar, akciğer kanseri ve tedavisi hakkında merak edilen soruları Sağlığım İçin Herşey’de cevapladı.

. Akciğer kanseri kadınlarda ve erkeklerde ne sıklıkla görülen bir hastalıktır? Akciğer kanseri hangi yaşlarda sık görülür?
“Akciğer kanseri tüm dünyada ve ülkemizde kanserden ölümler arasında birinci sıradadır. Kadınlarda görülme oranı erkeklere göre yüksektir. Ancak erkekler de aşağı yukarı benzer seviyelere gelmek üzeredir. Yüz binde 100 oranında bir genel oran vardır. Yıllık artış hızı gelişmekte olan ülkelerde artmakla birlikte gelişmiş ülkelerde sigara zararının anlaşılmasından dolayı azalmaktadır. Ülkemizde bir yıldaki akciğer kanseri sayısı binde 5’le erkeklerde yüzde 4’ün üzerinde kadınlarda artış göstermektedir. Büyük bölümü bunların sigara içimiyle alakalıdır. Kadınlarda artan sigara kullanım oranı yıllık artış oranını da artırmıştır.”

‘‘İÇİLEN SİGARANIN MİKTARI VE SÜRESİ ÖNEMLİ’’

. Sigara içenlerde sigara içmeyenlere göre akciğer kanserine yakalanma riski nedir? İçilen paket miktarı ve sigara içilen süre de akciğer kanseri riskini etkiler mi?
“İçilen sigaranın miktarı ve süresi akciğer kanserine yakalanmada önemlidir. Eğer 10 yıl boyunca günde 20 adet sigara içerseniz akciğer kanserine yakalanma ihtimaliniz çok ciddi miktarda artar. Bunun yanı sıra çevresel mazuriyet de yani doğadan mazur kaldığımız bir takım radyoaktif ve kanserojen maddeler, modern şehir yaşantısında mazur kaldığımız kimyasallar da bunu hızlandırmaktadır. Ama akciğer kanserlerinin yüzde 85’i sigarayla ilişkilidir. Ancak yüzde 15’lik bir oran sigara dışı sebeplerle olabilir. Ayrıca genetik faktörlerin de çok ciddi rolleri vardır.”

‘‘PASİF İÇİCİLER DE CİDDİ RİSK ALTINDA’’

. Pasif içicilikte akciğer kanserine yakalanma riski var mıdır?
“Pasif içicilerde de akciğer kanserine yakalanma riski ciddi oranda yükselir. Hem içenler için hem de pasif içiciler için sigaranın en kötü tarafı hemen bir şey yapmaması; on yıllar sonra zararlı etkilerinin görülmesidir. Sigara içilen evlerde pasif içicilerin de akciğer kanserine yakalanma riski artmaktadır. O evlerdeki çocuklarda akciğer enfeksiyonlarına yakalanma ihtimalleri de yüksektir. ”

. Akciğer kanserinde kalıtımın etkisi nedir?
“Ailesinde akciğer kanseri olan kişiler çok ciddi risk altındadır. Yakın akrabalarında özellikle anne, baba gibi çok yakın akrabalarında akciğer kanseri bulunanlarda akciğer kanserine rastlama ihtimali 4-5 kart artar. Eğer bu kişiler ilaveten sigara içiyorlarsa bu onlarca kat artacak demektir. Onun için hem sigaradan hem de bu bahsedilen kimyasallardan mümkün olduğunca uzak kalınmalıdır.”

Prof. Dr. Adnan Sayar

TEDAVİDE CERRAHİ YÖNTEMLER

. Akciğer kanserinin tedavisinde yöntemler nelerdir? Ameliyat hangi hastalara önerilir?
“Öncelikle eğer kişi 40 yaşın üzerindeyse, 15 gündür geçmeyen öksürüğü varsa, balgam çıkartıyorsa veya bir kez dahi olsun kanlı balgam olduysa mutlaka bir  göğüs hastalıkları uzmanına, göğüs cerrahına ya da bir aile hekimine müracaat etmelidir. Bütün bu şikayetlerle doktora gidildiğinde akciğer kanseri tanısı için önce radyolojik incelemeler yapılır; düz film ve tomografi çekilir. Sonrasında tanısal işlemler yapılır; bunlar iğne biyopsileri, bronkoskopi gibi günübirlik yapılabilecek non-invaziv yöntemlerdir. Bunlar yapıldıktan sonra hastanın evrelendirme aşamasına geçilir. Akciğer kanserleri tanıdan sonra küçük hücreli ve küçük hücreli dışı diye ayrılır. Küçük hücreliler genellikle onkolojik tedavilere yani kemo-radyoterapilere aday olan hastalardır. Ama küçük hücreli dışı olanların bir grubunda cerrahi ön plana çıkar. Hastanın tam evrelendirilmesi için beyin MR’ı, PET görüntüleme ve mümkünse mediastinoskopi, endoskopik göğüs boşluğu içinde videotorakoskopik incelemeler yapılır. Eğer hastalık erken evre olarak tespit edilirse bütün bu incelemelerin sonunda cerrahiye aday olur. Ameliyata aday olma durumu akciğer tanısı almış hastaların ancak yüzde 15’ine karşılık gelir. Bu yüzde 15’lik küçük grubu tam evrelendirmesi yapılmış, lenf bezi tutulumu ve uzak yayılımı olmayan, tümörü çıkartılabilir durumdaki hastalar oluşturur. Diğer grup hastalar, ya hastalığın yaygınlığı ya genel durum bozukluğu veya yetersiz solunum kapasitesi (kardiyak performans) nedeniyle cerrahiye adayı olamazlar. ”

‘‘TÜMÖR CERRAHİSİNDE TÜMÖRÜN YÜZDE 100’Ü ÇIKARTILMALIDIR’’

. Akciğer kanserinin tedavisinde hangi hastalara kapalı hangi hastalara açık ameliyat yöntemi uygulanır?
“Tümör cerrahisi yapılırken ana prensip tümörün yüzde 100’ünü çıkartabilmektir. Bu cerrahi sırasında tümörün yüzde 99’ını çıkarmak hasta açısından yeterli ve iyi bir durum değildir. Dolayısıyla açık ve kapalı cerrahi tekniklerini birbirinden ayırmak gerekir. Kapalı cerrahi,  videotorakoskopik cerrahi yapılabilecek hasta grubuyla tümörün çapı büyük, yerleşim yeri ana bronşlarda veya ilave organları tutmuş; örneğin göğüs duvarını, kalp zarını, diyafragmayı veya orta hatta büyük yağlı doku tutulumu yapmış tümörleri ayırmak gerekir. Öncelikle kemoterapi ve radyoterapi verip daha sonra ameliyat etmeyi planladığımız hastalar ise  genellikle açık cerrahi adayı olan hastalardır. Ancak tümörleri 5 cm’den ufak, akciğerin bir lobunun içinde yerleşik, ana bronşlardan genel olarak uzak hasta grubu da kapalı ameliyatlar için aday olurlar.”

KAPALI AMELİYAT YÖNTEMİNİN AVANTAJLARI

. Kapalı ameliyatlar nasıl yapılır? Kapalı yöntemle yapılan ameliyatlarının avantajları nelerdir?
“Eğer erken evre cerrahiye aday bir hastaysa, tümör herhangi bir lobun içerisinde yerleşikse, ana bronşlardan uzaksa ve lenfatik diseksiyonu tam yapıyorsak hastalar videotorakoskopik cerrahiye aday olurlar. Bu yöntemle yapılan hastalarda ameliyat sonrası ağrı çok az olur. Çünkü göğüs boşluğundaki kaburgalar özel aletlerle ayrılmaz ve buralardan geçen sinirler hasarlanmaz ve zarar görmez. Büyük ameliyatlardan sonra adale kesilmesine, kemiklere bağlı salgılanan yangı faktörleri salgılanmaz. Dolayısıyla ameliyat sonrası hastaların ağrısı çok az olur; taburculukları kısa sürer. Bu olguların sonuçları açık cerrahilerle karşılaştırıldığında yaşam süreleri, lokal nüksler açısından da bir fark yoktur. Dolayısıyla uygun hastalarda kapalı ameliyatları her zaman tercih etmek gerekir.”

AKCİĞER NAKLİ

. Akciğer kanserinin tedavisinde çok ileri vakalarda akciğer nakli yapılabilir mi?
“Normalde herhangi bir organ nakli olabilmek için kanser varsa dahi iyileşmiş ve 5 yıl hastalıksız bir sürenin geçmiş olması gerekir. Akciğer kanserinde de çok nadir vakalarda, özel kanser tiplerinde, iki taraflı akciğer nakli yapılmış ama bununla ilgili literatürdeki seriler birkaç vakadan ibarettir. Ve bağışıklığı baskılayıcı ilaç kullanımına bağlı nakil sonrası kanserlerin nüksetmesiyle ilgili yayınlar vardır ve klasik endikasyonlar arasında yer almaz. Akciğer nakli ancak çok çok seçilmiş özel tanılarda denenebilir.”

. Akciğer kanserinde tarama testleri risk gruplarına ve risk grubunda olmayanlara göre ne şekilde yaptırılmalıdır?
“Özellikle nüfusu az ve gelişmiş ülkelerde yapılmıştır ama; düzenli aile hekimi kontrolü, hastaların öksürük, balgam çıkarma, tek sefer dahi kanlı balgam çıkarma ve göğüs ağrısı gibi şikayetleri olduğunda mutlaka doktora gitmelerinin, bütün tarama testlerinden daha etkili olduğu saptanmıştır.”


İçeriği Paylaşın