Cinsel Sorunların Çaresi Var!

Cinsel Sorunların Çaresi Var!

Cinsel Sorunların Çaresi Var!

Bizi Takip Et


Erken Boşalma Nedir?

Erken boşalma, erkeğin, cinsel ilişkide kendi isteğinden önce orgazma ulaşması ve ejakülasyon olmasıdır. Bu sorunun varlığından söz etmek için kesin bir süre sınırı yoktur. Erken boşalma tanısı, kişi birleşmeye başlamadan hemen önce veya başlar başlamaz ejakülasyon (boşalma) olduğunda konmaktadır. Bu sorunun daha güncel ve ilişkiye odaklanan tanımı ise şöyledir: Erkeğin, sağlıklı bir cinsellik ve orgazm kapasitesine sahip cinsel eşin doyuma ulaşması için gerekli süre, vajina içinde kalamaması.

Orgazma ulaşmadan önceki “cinsel uyarımın sürmesi “ evresinin süresini etkileyen birçok faktör vardır. Bunlardan bazıları, yaş, cinsel ilişki sıklığı ve cinsel eşin tanıdık olup olmadığıdır.

Nedenleri

Erken boşalmanın birçok ruhsal, cinsel, bünyesel, çevresel, ilişkisel ve toplumsal nedenleri vardır. Cinsellikle ilgili bilinçdışı korkular, cinsel eylemin kişi için kaygı verici olması, cinsellikle ilgili yanlış inançlar, seksin pis, kirletici olarak algılanması ve dolayısıyla suçluluk duyguları yaratması, erken boşalmaya neden olabilir. Ayrıca evlilikteki sorunlar, cinsel arzunun korkular, öfke veya içsel ahlaki yasaklar nedeniyle rahatça ortaya konamıyor, kişi tarafından kabullenilemiyor oluşu da erken boşalmaya neden olabilir.

Yapılması gerekenler:

Erken boşalma sorunu olanların utanma, çekinme gibi nedenlerle yardım aramaması , çoğu zaman sorunun müzminleşmesine ve cinsel eşle sorunlar doğmasına yol açar. Birbirini yeni tanıyan çiftlerin, cinsellikle ilgili duygu, düşünce ve beklentilerini açıkça konuşmaları ve cinsel ilişki sıklığını artırmaları, sorunun çözümlenmesi için bazen yeterli olur. Bu önlemler yeterli olmadığında bir psikiyatri kliniğine başvurmak gerekir. Erken boşalma depresyon gibi bir ruhsal bir rahatsızlığa bağlıysa, depresyonun tedavisi sorunu ortadan kaldıracaktır. Yoksa, erken boşalma için psikiyatrik yardım gerekir.

Uygulanan tedavi yöntemi sorunu olan kişinin ihtiyaçlarına,koşullarına ve başvurduğu kliniğin yönelimine göre değişiklik gösterebilir. Uygulanan psikoterapi yöntemleri şunlardır: Çift cinsel terapisi, Bilişsel davranışçı terapi, Bireysel dinamik psikoterapi ve Grup psikoterapisi.

Daha fazla bilgi ve hizmet almak için başvurulacak yerler

Erken boşalma sorunu olanların , bir psikiyatri kliniğinin cinsel işlev bozuklukları polikliniğine başvurmasında yarar vardır.

İktidarsızlık Nedir?

Erkekte ortaya çıkan cinsel uyarılma bozukluğuna, yani peniste sertleşme olamamasına iktidarsızlık ya da “empotans” denir. Birincil empotansta, normal cinsel ilişki için yeterli ereksiyon hiçbir zaman olmamıştır. İkincil empotans ise, iktidarsızlığın sonradan ortaya çıkmasıdır. Bir de seçici iktidarsızlık denen durum vardır. Örneğin erkek eşiyle cinsel ilişki kuramaz, ama cinsel ilişki için para ödediği cinsel partner karşısında ereksiyon sorunu yoktur.

Genç erişkin çağdaki erkeklerin %8-10’unda, 80 yaşın üstünde ki erkeklerin ise % 75’inde iktidarsızlığa rastlandığı, tüm erkeklerin %60’ında çoğunda da iktidarsızlık korkusu olduğu bildirilmektedir. Cinsiyet rollerinin katı, sınırlayıcı olduğu toplumlarda ereksiyon, erkek rolüyle özdeşleştirilmiştir. Bu nedenle iktidarsızlık böyle toplumlarda daha da yüksek oranlara ulaşmaktadır. Oysa ereksiyon, haz, mutluluk ve neşe verici, çok özel bir yaşantının sadece bir yönüdür. Unutmamalıdır ki “ereksiyon”, “başarılan” değil, “başa gelen” bir yaşantıdır.

Nedeni

İktidarsızlık, ruhsal, bedensel ya da her ikisinin bir arada bulunduğu nedenlerle ortaya çıkabilir. Ancak ruhsal etmenler çok daha ağırlıklıdır. Bedensel yani organik nedenlerin bazıları şunlardır: Kalp, böbrek, karaciğer, akciğer hastalıkları, bazı hormon dengesizlikleri, nörolojik hastalıklar, alkol ve diğer bağımlılık yapıcı maddeler, zehirlenmeler, bazı hipertansiyon ve psikiyatri ilaçları.
Ruhsal nedenlerin başında, erkeğin hem sevgi ve yakınlık, hem de cinsel arzu ve hazzı aynı kadınla yaşayamaması gelir. Bazı erkekler ancak “aşağı” buldukları kadınlarla cinsel ilişkiye girebilirler. Ayrıca ; kişinin cinsellikle ilgili suçlayıcı ve cezalandırıcı değer yargıları, karşı cinse yönelik güvensizlik, yetersizlik duyguları, cinsel bir eş olarak arzulanmama korkuları, iktidarsızlığa neden olabilir. Kişi ayrıca korku, kaygı, öfke, düşmanlık duyguları nedeniyle de iktidarsızlık sorunu yaşayabilir.

Yapılması gerekenler

Öncelikle bir üroloji uzmanına başvurulmalı, iktidarsızlık nedeninin bedensel mi yoksa ruhsal mı olduğu belirlenmelidir. Kişide eğer sabah sertleşmesi, uyku sırasında ya da mastürbasyonla ereksiyon varsa, iktidarsızlık nedeninin ruhsal olduğuna karar verilir ve pahalı incelemelere gerek kalmaz. Sorunun ruhsal kaynaklı olduğuna karar verilirse, psikiyatrik yardım almak gerekir.
Tedavide diğer cinsel işlev bozukluklarının da tedavisinde olduğu gibi, çift cinsel terapisi, bilişsel davranışçı psikoterapi, bireysel dinamik psikoterapi ve grup terapisi uygulanabilmektedir.

Daha fazla bilgi ve hizmet almak için

Psikiyatri ve psikolojik cinsel tedavi ünitelerine başvurmak gerekir.

Vajinismus ve Birleşme Güçlüğü Nedir?

Vajinismus, kadınlarda vajinanın üçte bir alt kısmındaki kasların, penis girişini olanaksız kılacak biçimde istemsiz kasılmasıdır.
Vajinismus kararına varabilmek için bu kasılmanın herhangi bir bedensel veya başka bir ruhsal rahatsızlığa bağlı olmaması gerekir.
Bu rahatsızlıkta bazen jinekolojik muayene de mümkün olamamaktadır. Vajinismus, kadınlardaki orgazm sorunlarından daha nadirdir ama bu kişiler, kadın doğum hastalıkları ve psikiyatri kliniklerine anorgazmisi olanlardan çok daha fazla başvururlar. Çünkü birleşme her iki eş için de mümkün olamamakta, sorun iki kişiyi birden kapsamaktadır.

Nedenleri

Vajinismusun birçok nedeni olabilir. Kadın cinselliğin toplumsal olarak ayıp, günah, “aşağı” sayıldığı, katı yetiştirme kurallarının geçerli olduğu ve cinselliğin evlenir evlenmez çok doğal bir “görev” olarak icra edilmesinin beklendiği toplumlarda, vajinismusa çok daha sık rastlanmaktadır. Vajinismusu olan yüksek eğitim ve sosyokültürel düzeydeki kadınlarda ise, cinsel ilişki çoğunlukla bilinçli bir biçimde istenmekte ama bilinç dışı bir uyarı ve kasılmayla, olanaksız hale gelmektedir.

Yaralanma ve ağrı çekme, penis tarafından zarar görme korkuları, geçmişte cinsel istismar ve tecavüze uğramış olma, cinsellikle ilgili iç çatışmalar, eşle ilişkideki sorunlar gibi birçok neden, vajinismusa neden olabilir.

Yapılması gerekenler

Özellikle ilk kez cinsel ilişkiye giren kadınlarda , cinsellikle ilgili korkuların aşılmasında eşin desteği ve yardımı çok önemlidir. Rahatsızlığın çözümü ertelenmemeli, bir kadın doğum hastalıkları uzmanına başvurmalı ve rahatsızlığın nedeni anlaşılmalıdır. Eğer penis girişine engel olacak bir bedensel rahatsızlık yoksa psikiyatrik profesyonel yardım istenmelidir. Tedaviye cinsel eşin de katılımı büyük önem taşır.

Yapılan psikiyatrik tedaviler, diğer cinsel işlev bozukluklarında da olduğu gibi –çift cinsel terapisi, -bilişsel davranışçı psikoterapi, -bireysel dinamik psikoterapi, -grup psikoterapisidir. Kimi durumlarda eğer vajinismus ilk gece korkularına bağlıysa uzun terapilere gerek kalmaz, çifte yönelik kısa bir bilgilendirme ve yardımla sorun çözülür.

Daha fazla bilgi ve hizmet almak için Kadın doğum hastalıkları ve psikiyatri kliniklerine başvurmalıdır.

Cinsel Soğukluk Nedir?

Cinsel soğuklukların diğer adı “cinsel istek bozuklukları”dır. Erkeklerde ve kadınlarda cinsel soğukluk iki şekilde ortaya çıkar. Birincisi cinsel istek azlığıdır. Kişide cinsel arzularda, ihtiyaçlarda, fantazilerde azalma vardır, ya da hiç arzu duymamaktadır. İkincisi ise cinsellikten tiksinme ve bu nedenle ilişkiden kaçınmadır. Bu durum kadınlarda çok daha sıktır ve evli çiftlerde en sık ortaya çıkan cinsel işlev bozukluğudur. Sorunun ortaya çıkışı, yetişme tarzı ile çok yakından ilgilidir. Kadın cinselliğinin ayıp, çirkin, günah sayıldığı ve cinsel ilişkinin sadece erkeği doyuma ulaştırmaya yarayan bir kadınlık görevi olduğu bilgisi ile yetiştirilen kadınlarda, cinsel soğukluğu bir rahatsızlık olarak değerlendirmek aslında pek de mümkün değildir. Bazı toplumlarda kadınlarda cinsel isteksizlik oranı %80’e kadar ulaşmaktadır.

Nedenleri

Cinsel soğukluğun birçok ruhsal, bedensel, ilişkisel, toplumsal , çevresel nedeni olabilir. Kadınlardaki en sık nedeni yetişmedeki cinselliğe dair baskı ve beklentilerdir. Ruhsal nedenlerin başında cinsellikle ilgili bilinçdışı korkular gelir. Kronik stres, kaygı ve depresyon hali de cinsel isteksizliğe neden olur. Hormon düzeyi değişmeleri, uzun süre cinsel ilişki olmayışı, kişinin ya da eşinin önemli bir bedensel rahatsızlığı cinsel isteği azaltabilir. Kişinin dış görünümünü ve beden algısını değiştiren ameliyatlar cinsel soğukluğa neden olabilir. Cinsel arzuda azalma bazen de bozulmakta olan bir ilişkinin belirtisi ya da eşe yönelik düşmanca duyguların dolaylı bir ifadesidir. Eşcinsel korkular da cinsel soğukluğun nedeni olabilir.

Ne yapmak gerekir?

Sürekli ve düzenli bir ilişkide, eşlerden birinde cinsel soğukluk varsa, öncelikle eşler arasında yakınlık sağlamaya, sorunları çözmeye ve ilişkiyi canlandırmaya çalışmalıdır. Sorun çözülemiyorsa, eşle birlikte profesyonel psikiyatrik yardım aranması uygun olacaktır. Cinsel ilişkiden tiksinme , iğrenme duygularının ön planda olduğu durumlarda bireysel psikoterapiye öncelik verilir.
Daha fazla bilgi ve hizmet almak için İsteksizliğe neden olabilecek organik durumlar dışlandıktan sonra bir psikiyatri uzmanına başvurmak gerekir.

Orgazm Bozuklukları Nedir?

Kadınlarda orgazm yokluğunun adı anorgazmi, erkeklerde ise ejakülasyon gecikmesidir. Kadınlarda normal koşullar ve süredeki bir cinsel uyarılma evresi sonrasında orgazmın ortaya çıkmayışına anorgazmi denir. Ancak bu tanının koyulabilmesi için kişinin mastürbasyonla da orgazm olamaması gerekir. Genellikle istek azlığı ile anorgazmi bir arada gider.

Erkeklerde orgazm bozukluğu, ejakülasyon gecikmesi ya da yokluğu olarak ortaya çıkar. Orgazma ulaşmak çok güç ve zaman alıcıdır. Bu rahatsızlık erkeklerde erken boşalma ve iktidarsızlığa göre çok daha nadirdir.

Nedenleri

Kadınlardaki nedenlerin başında gebelik korkusu, yaralanma ve zarar görme korkuları, reddedilme endişesi, erkeklere karşı düşmanca duygular, cinsel dürtülere ilişkin suçluluk duyguları gelir. Bazı kadınlar için orgazm yaşantısı bir tür kontrol kaybı gibidir. Cinsel, saldırgan, yıkıcı davranışlar gösterme ile ilgili bilinç dışı korkular, orgazmı engelleyebilir.

Erkeklerdeki orgazm bozukluğunun nedenleri ise şunlardır: Eşle ilgili sorunlar, eşin kendisinden daha yüksek düzeyde cinsel performans bekliyor oluşu, eşin cinsel çekiciliğinin azalması, eşi gebe bırakmayla ilgili gerçekçi veya hayali korkular, eşe ve cinselliğe yönelik olan ama dile gelmeyen düşmanca duygular.
Ayrıca obsesif (saplantılı) kişilerde bu rahatsızlığa çok daha sık rastlanır.

Ne yapmalı?

Tüm cinsel işlev bozukluklarında olduğu gibi öncelikle rahatsızlığı olan eşlerin birbirleriyle konuşması ve çözüm araması, yanlış bilgi ve inanışlardan kurtulmak için bilgilenmeleri gerekir. Süreklilik gösteren bir orgazm sorunu yaşanıyorsa profesyonel psikiyatrik yardım arayışına gidilmelidir.
Uygulanan psikiyatrik tedaviler, çift cinsel terapisi, bilişsel davranışçı psikoterapiler, bireysel psikoterapi ve grup terapileridir.

Daha fazla bilgi ve hizmet almak için

Özel veya hastanelerin psikiyatri uzmanlarına başvurmalıdır.

Kaynak: Türkiye Aile Planlaması Derneği web sitesi
(http://www.tapd.org.tr/)


İçeriği Paylaşın