Karne Başarısı…

Karne Başarısı…

Karne Başarısı…

Bizi Takip Et


Okulda başarıyı belirleyen iki önemli bileşen vardır. Bir tanesi çocuğun bilişsel kapasitesi bir diğeri de çocuğun ruhsal dünyasıdır. Bilişsel süreçler doğuştan getirdiğimiz öğrenme kapasitemizdir. Verimli ve uygun çevresel koşullarda bu kapasite bir yere kadar genişler ve gelişir. Tam tersi uyaranın az olduğu verimsiz koşullarda da öğrenme kapasitesi geriler. Çocuğun ruhsal dünyası ve kişilik özellikleri öğrenme süreçlerinde etkili olan bir diğer bileşendir. Duygusal anlamda rahat ve sağlıklıysak, daha kolay öğreniriz. Ama duygusal dünyamız kaygılı, endişeli, güvensiz ve bağımlı ise öğrenme süreçlerimiz bu durumdan olumsuz etkilenecektir.

Çocuğun duygusal dünyasının donanımı öğrendiklerini ortaya koyma becerisini etkiler. Örneğin, evde öğrendiklerini rahatlıkla ortaya koyan bir çocuk sınavda beklenen başarıyı gösteremeyebilir. Bunun nedenlerinden biri  “yalnız kalma kapasitesinin” yeterince gelişmemiş olmasıdır. Okula giden bir çocuğun yalnızken düşünebilmesi ve üretebilmesi gerekir; çünkü öğrenme, özünde yalnız yapılan bir faaliyettir. Böyle çocuklar bir büyüğün desteği olmadan kendilerinde var olanı ortaya koymakta zorlanırlar. Evde anneleri ile ders çalışmak isterler. Bu öyle bir kısır döngüdür ki anneler de çocuklarını “bir türlü” bırakamazlar ve evdeyken çok iyi biliyordu, birlikte çok iyi çalıştık ama sınavda heyecanlanıp yapamıyor derler.

Çocuğun başarısında olumlu yönde değişimin gerçekleşebilmesi için anne-babanın önemi büyüktür. Çocuğu tüm yönleri ile iyi tanımak, doğru ve gerçekçi değerlendirmeler yapmak gerekir. Herkes her alanda başarılı olmayabilir önemli olan güçlü yönlerin keşfedilmesi ve zayıf yönlerin de desteklenmesidir.

Sınav notlarından oluşan karneye dar bir çerçeveden bakarak; “çocuk başarısız, tembel, çalışmamış” olarak değerlendirilmemelidir. Çocuklar “tembel” olarak tanımlandıklarında bunu kolaylıkla kabul edip mücadeleden vazgeçerler. Dikkat dağınıklığı tanımı da benzer bir etki yaratır. “Dikkati dağınık” deyip bırakmak yerine bunun nedenlerinin araştırılıp çocuk duygusal olarak desteklenmelidir.

Karneyi, çocuğun kendisine ve ailesine, performansının ne yönde olduğunu ve gelişimi için neye ihtiyacı olduğunu gösteren bir geribildirim aracı olarak görmek yerinde olacaktır.

•    Evde bu konuyu rahatlıkla konuşulabilecek bir ortam oluşturun.
•    Çocuğunuz başarısız da olsa sevginizin değişmediğini söyleyin, hissettirin.
•    Çocuğunuzu karnesi ile ilgili suçlamadan düşünce ve duygularını dinleyin.
•    Çocuğunuzun gelecekle ilgili planlarını ve hayallerini dinleyin.
•    Motive olması için destekleyin.
•    Düzenli çalışabilmesi için evde uygun ortamı hazırlayın.
•    Sizin için başarının ne anlama geldiğini düşünün.
•    Çocuğunuzun yaşlarındayken siz nasıl bir öğrenciydiniz? Anılarınızı tazeleyin.
•    Bu sonuca nasıl gelindiğini sakin ve yapıcı bir şekilde araştırın, kendinize bunun için sorular sorun.
•    Problemin kaynağı aile içi yaşantı ve tutumlarsa gerekli ve uygun önlemleri alın.
•    Çocuğunuzun güçlü yönlerini, güçsüz yönlerini ve geliştirilmesi gereken yönlerini gerçekçi bir gözle değerlendirin.
•    Çocuğunuza bu durumu aşabilmesi için çözüm yolları bulmasında yardımcı olun.
•    Gerektiğini düşünüyorsanız bir uzmandan yardım almakta gecikmeyin.

Nilgün SARI
Uzman Psikolojik Danışman
www.nilgunsari.com    


İçeriği Paylaşın