Obezite ve Tip 2 Diyabet Cerrahisinde Gelişmeler

Obezite ve Tip 2 Diyabet Cerrahisinde Gelişmeler

Obezite ve Tip 2 Diyabet Cerrahisinde Gelişmeler

Bizi Takip Et


Obezite ve tip 2 diyabet cerrahisindeki gelişmeleri Emsey Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Doğan Sağlığım İçin Herşey’e anlattı.

Obezite cerrahisi ve tip 2 diyabet cerrahisi nedir? Hangi hastaya hangi yöntemin uygulanacağına nasıl karar veriliyor?

Dr. Ahmet Doğan: Obezite cerrahisi farklı bir ameliyat, metabolik cerrahi denilen ameliyat farklı bir ameliyattır. Obezite cerrahisinde uyguladığımız iki yöntem var. Bir de noninvaziv yöntemler dediğimiz ameliyat dışı yöntemler var. Obezite cerrahisinde en çok uyguladığımız yöntem, tüp mide ameliyatıdır. Yani midenin küçültülmesidir. Diğer uyguladığımız ameliyat ise gastrit bypasstır. Noninvaziv yöntem ise daha az kilolu hastalarda mide botoksu ve mide balonu tekniklerini ifade eder.

Diyabet cerrahisinde ise eğer hasta kiloluysa metabolik cerrahi dediğimiz transit bipartisyon; yani mideden iki çıkışlı ameliyat dediğimiz yöntem uygulanıyor. Eğer hasta çok kilolu değilse ileal inter pozisyonu denilen ameliyat uygulanıyor.

DİYABET CERRAHİSİ İLE 97 KİLODAN 62 KİLOYA

Neden Tip 2 diyabetin cerrahi tedavisine gereksinim duydunuz? Size bu ameliyat nasıl önerildi?

Aktuğ Kütükçü: Uzun yıllardır sağlık sektöründeyim. Bu sırada da tip 2 diyabet hastasıydım. İnsülin kullanıyordum. Zaman zaman değişik ilaçlar da kullanmak zorunda kalıyordum. Tansiyon problemim vardı. Kilo probleminden dolayı birçok farklı sağlık problemleri yaşıyordum. Gerçekten doğru kararı verdiğimi düşünerek bu ameliyatı olmaya karar verdim.

Gastrit bypass ve tüp mide ameliyatı var. Bu iki yöntemi hangi hastalara öneriyorsunuz?

Dr. Ahmet Doğan: Tüp mide daha çok mide hacmini küçültücü bir ameliyattır. Bypass dediğimiz ameliyat ise yemeğin mideye uğramadan direkt bağırsaklarla gitmesini sağlayan bir ameliyattır. Gastrit bypass, vücut kitle indeksi daha yüksek ve hipertansiyon, diyabet gibi sağlık problemi olan hastalara uygulanır. Tüp mide; vücut kitle indeksi 40’ın üzerinde, 40-45 arasında çok kilosu olmayan, hipertansiyon ve diyabeti olmayan hastalara uygulanır. Hasta seçiminde diyet unsurlarını da göz önüne alınır.

CERRAHİ HANGİ HASTALARA UYGULANABİLİR

Her Tip 2 diyabet hastasına cerrahi tedavi uygulanabilir mi? Cerrahi açıdan en uygun hasta grubu hangisidir?

Dr. Ahmet Doğan: Tip 2 diyabet; yani doğuştan olmayan sonradan gelişen ve insülin ihtiyacı olmayan bir diyabettir. Hastanın pankreasında insülini vardır; fakat salgılanmasında bir problem vardır. Her tip 2 diyabet hastasına cerrahi uygulanamaz. Yaş, kan değerleri, c-peptid değeri gibi önemli değerler var. Bu değerlere bakıp karar verilir. Tip 2 diyabetlilerin çoğunluğunda genelde ameliyat kararı verilir. Midenin küçültülüp daha sonrasında yemeklerin ileum denilen; yani bağırsağın son kısmına ulaştırılmasıdır. Bu yöntem sayesinde ileumdan pankreasa hormonlar salgılanıyor. Pankreastaki insülin salgılanmasını artırıyor. Bu da hastanın insülin ihtiyacını gideriyor. Hem yiyor hem de hemoglobin A1 cinsi düzeliyor.

97 kilodan diyabet cerrahisi sonrasında 62 kiloya düştünüz, verdiğiniz kilo miktarı da 35. Yaklaşık kaç beden inceldiniz? Ameliyat sonrasında sağlığınızda nasıl gelişme oldu?

Aktuğ Kütükçü: Şu an small bedenim. O zamanlarda XXL bedendim diyebilirim. Ameliyat olduğum andan itibaren farklılıkları çok belirgin şekilde görmeye başladım. Kilo vermeye başladım. Verdiğim andan itibaren de öz güvenim yerine gelmeye başladı. Bütün sonuçlarım normal değerlere gelmeye başladı. Terlemelerim, uyku düzenim normale döndü. Şeker ile ilgili tüm ilaçlarımı bıraktım. Açıkçası tüm ilaçlarımı bıraktım. Ameliyat olduğum andan itibaren sadece birtakım vitaminler dışında zaman zaman kullandığım vitaminler dışında hiçbir ilaç kullanmıyorum.

Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Doğan

CERRAHİ OLMAYAN TEDAVİLER

Cerrahi olmayan tedavilerde var. Örneğin mide botoksu ya da mide balonu. Ameliyata alternatif olan önce mide botoksu nedir? Bunu kime öneriyorsunuz?

Dr. Ahmet Doğan: Obezite cerrahisi estetik için değil, sağlık için yapılmaktadır. Vücut kitle indeksi 25-30 olan, 5-10 kilo gibi fazla kilosu olan hastalara uygulanabiliyor. Hiçbir cerrahi işlem geçirmeden mide botoksu yapılarak mide kasları zayıflıyor bu sayede kilo veriyor. Mide balonu dediğimiz işlem de var. Altı ay boyunca hastanın kilo vermesi sağlanıyor, altı ay sonra balon çıkartılıyor. Yaklaşık her ay on kilo verdiği için mide balonuyla 60 kilo veren kişiler de olabiliyor. İkisi de çok başarılı cerrahiye alternatif yöntemler diyebiliriz.

MİDE BALONU VE MİDE BOTOKSU İLE ZAYIFLAMA

Mide balonu ve mide botoksunun ne tür yan etkileri olabilir?

Dr. Ahmet Doğan: Mide balonu, mide botoksunun hiçbir riski yoktur. Sadece kişinin botoksa karşı bir alerjisi olabilir. Mide balonundan sonra takıldıktan sonra mide, balonu yemek zannedip kasılma yapar, bu üç-dört gün sürüyor. Bu yöntemin de hiçbir riski yok. Sedasyon eşliğinde bir kamera ile mide balonu takılır.

Obezite cerrahisi ya da diyabet cerrahisi için kişilerin ne kadar zamanlarını ayırmaları gerekiyor?

Dr. Ahmet Doğan: Obezite cerrahisi için üç gün hastanede yatış süresi var. Üç günden sonra hasta taburcu oluyor. Birinci haftasında kontrole geliyor; yani totalde bir on günlük süreçtir. Diyet listesini alıyor ve diyetisyen takibine geçiyor. Hekimi tarafından da sürekli takip ediliyor.

AMELİYAT SONRASI NELERE DİKKAT EDİLMELİ

Takip süresinden sonra hastalar nelere dikkat etmeliler? Tüp mide ya da gastrik bypass ameliyatı sonrasında birtakım tahlillerin yapılması gerekiyor mu?

Dr. Ahmet Doğan: Ameliyat sonrası bazı mineraller ve vitaminleri yerine koymak gerekiyor. Hastanın birinci ayında vitamin değerlerine bakılır ve eksik olanlar takviye ile sağlanır. Ameliyat sonrası destek yiyecekler dediğimiz bazı yiyecekler var. Onları aldıklarında zaten ek desteğe ihtiyaçları kalmıyor.

Kişiler dikkat etmezlerse obezite cerrahisi sonrasında yeniden kilo alabilirler mi? Tip 2 diyabetle ilgili mesela insülin diyabet haplarını kestim diyor. Eğer kendi sağlığına dikkat etmezse biri tekrar Tip 2 diyabet alevlenebilir mi?

Dr. Ahmet Doğan: Diyelim ki hasta ısrarla çok fazla miktarda yemek yemeye başladı, bu durumda mide genişleyebiliyor. Bu sefer kilo alımı tekrardan olabiliyor. Genelde çok az beklediğimiz bir durum; ama olabiliyor. Gastrik bypass sonrası dediğimiz kalorisi yüksek sıvı alımlarında gastritk bypassın bir başarısı olmayabiliyor. Buda hastanın kilo almasına sebep olabiliyor. O yüzden obezite cerrahisi sonrası sağlıklı yaşam tarzı gerekiyor.


İçeriği Paylaşın