Sedef Bulaşıcı Olmayan Tedavi Edilebilir Bir Hastalık

Sedef Bulaşıcı Olmayan Tedavi Edilebilir Bir Hastalık

Sedef Bulaşıcı Olmayan Tedavi Edilebilir Bir Hastalık

Bizi Takip Et


Ülkemizde 1 milyon 500 bin, dünya nüfusunda ise 125 milyon kişiyi etkileyen sedef hastalığı (psoriazis), sadece kozmetik bir sorun değil yaşam kalitesini etkileyen önemli bir sağlık sorunudur. 29 Ekim Dünya Sedef Hastaları Günü kapsamında Novartis İlaç ve Sedef Hastaları Dayanışma Derneği iş birliği ile sedef hastalığına dikkat çekmek amacıyla basın toplantısı düzenlendi.

Basın toplantısına Sedef Hastaları Dayanışma Derneği Başkanı Mustafa Yıldırım, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dermatoloji Kliniğinden Prof. Dr. İlknur Kıvanç Altunay, Novartis Türkiye Medikal Operasyonlar Direktörü Dr. Müge Mert ve sedef hastası Elif Başaraner ve hasta yakını Kamil Başaraner katıldı.

Basın toplantısında “Elif’in Hikayesi” farkındalık projesiyle ilgili bilgilendirme de yapıldı. Sedef hastası olan Elif Başaraner ve eşi Kamil Başaraner bu süreçte bir sedef hastası ve yakını olarak yaşadıklarını anlattılar.

SEDEF İÇİN STRES EN ÖNEMLİ ETKEN

Basın toplantısında sedef hastalığının belirtileri ve tedavisi hakkında bilgi veren Sağlık Bilimleri Üniversitesi Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dermatoloji Kliniği’nden Prof. Dr. İlknur Kıvanç Altunay sedef hastalığı ile ilgili şunları söyledi: “Sedef, toplumun ortalama yüzde 2-3’ünü etkileyen, derinin üst tabakasındaki hücrelerin yenilenme süresinin hızlanması sonucunda ortaya çıkan iyileşme ve alevlenmelerle giden bir çeşit kronik bağışıklık sistemi (otoimmün) hastalığıdır. Deri hücrelerinin kontrolsüz ve oldukça hızlı bir şekilde yenilenmesi, deride sedef renginde pullanma ve kepeklenmeye neden olur. Kızarık, iltihaplı, ağrılı ve kaşıntılı lezyonlar şeklinde olabilir. Stres, enfeksiyon, ilaçlar, uzun süre güneşe maruziyet gibi farklı sebeplerle tetiklenebilir. Sedef hastalığı her yaştan ve cinsten insanı etkileyebilir; ancak genellikle yetişkinlerde görülür. Özellikle ailede sedef hastası bulunuyorsa risk artar.”

SEDEF BULAŞICI DEĞİLDİR

Sedefin bulaşıcı bir hastalık olmadığını belirten Prof. Dr. İlknur Kıvanç Altunay, “Tokalaşma, sarılma veya benzeri deri temasları hastalığın sağlıklı kişilere geçmesine neden olmaz. Ayrıca sedef, tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bugün sedefin artık sadece bir deri hastalığı olmadığını ve başka sistemleri ve böylece hastaların genel sağlığını da etkilediğini bilmekteyiz. Tedavideki amaç lezyonsuz dönemi mümkün olduğunca uzun tutabilmek, hastanın günlük işlevlerini sorunsuz yürütebilmesini sağlamak ve dolayısıyla yaşam kalitesini artırabilmek, ayrıca hastaların genel sağlığını da optimal düzeyde tutabilmektir. Tedavide hastalığın şiddetine göre topikal tedaviler dediğimiz sürülebilen kremler, losyonlar, ışın tedavileri, ağız yoluyla veya enjeksiyon yoluyla uygulanabilen sistemik ilaçlar kullanılabilmektedir. Özellikle son yıllarda çıkan yeni ilaçlar ve hastaların düzenli takip edilmesi sedefin hem tedavisine hem de kontrol altında tutulabilmesine olanak sağlamaktadır.” dedi.

SEDEF HASTALARI DIŞLANIYOR

Sedefin ülkemizde de önemli bir sağlık sorunu olduğunu belirten Sedef Hastaları Dayanışma Derneği Başkanı Mustafa Yıldırım “Son dönemde gerçekleştirilen hasta anketi sonuçları Türkiye’de sedef hastalarının yüzde 84’ünün ayrımcılığa ve dışlanmaya; yüzde 56’sının sedefin bulaşıcı olup olmadığı sorusuna maruz kaldığını göstermiştir. İlave olarak hastaların yüzde 46’sı toplum içinde rahatsız edici bakışlarla karşılaştığını ve yüzde 26’sı insanların ellerini sıkmayı istemediğini söylemektedir.” diye vurguladı.

SEDEF HASTALIĞI SON 4 YILDA İKİ KAT ARTTI

Sedef hastalığının son dört yılda 2 kat arttığını vurgulayan Novartis İlaç Medikal Operasyonlar Direktörü Dr. Müge Mert, “Toplumda farkındalığını artırmak için hekim ve hasta dernekleriyle iş birliğinde farkındalık projeleri gerçekleştiriyoruz. Sedef hastalığı hakkında toplumda yanlış veya eksik bilgiler hastaların sosyal hayatını olumsuz etkilemektedir.  Hastalar günlük yaşamlarında kendilerini soyutlanmış ve kısıtlanmış hissetmektedirler. Biz, Elif’in Hikayesi projesinde Sedef hastalığının uzman dermatologlar tarafından uygulanacak uygun tedaviler ile kontrol altına alınabilmekte olduğunu ve hastaların normal bir yaşam sürdürebileceklerini göstermeye çalıştık. Elif’in hayal ettiği pürüzsüz cildiyle kendini gördüğü andaki heyecanını ve mutluluğunu tüm sedef hastalarına ilham olması için paylaştık.” şeklinde belirtti.


İçeriği Paylaşın