Türkiye’de 150 Bin Parkinson Hastası Bulunuyor

Türkiye’de 150 Bin Parkinson Hastası Bulunuyor

Türkiye’de 150 Bin Parkinson Hastası Bulunuyor

Bizi Takip Et


Türkiye Parkinson Hastalığı Derneği, Abdi İbrahim firmasının koşulsuz desteği ile Dünya Parkinson Günü kapsamında İstanbul, Ankara, Antalya başta olmak üzere 14 merkezde “Dünya Parkinson Gününde Harekete Geçmenin Tam Zamanı” sloganı ile bilgilendirme toplantısı düzenledi. Hasta ve hasta yakınlarının katıldığı toplantıda Parkinson hastalığının belirtileri üzerinde olumlu katkı sağlayan fiziksel egzersiz, doğru beslenme, konuşma ve yutma terapisi, doğru ve zamanında ilaç kullanımı konularında bilgiler verildi.

PARKİNSON ORTA VE İLERİ YAŞ HASTALIĞIDIR

Toplantıda konuşma yapan Türkiye Parkinson Hastalığı Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Raif Çakmur, Parkinson hastalığının yavaş ilerleyici, beyin hücrelerinde kayıp ile seyreden bir beyin hastalığı olduğunu belirterek “Parkinson hastalığı Alzheimer hastalığından sonra en sık görülen nörodejeneratif hastalıktır. Parkinson hastalığının en erken belirtileri; enterik sinir sistemi, alt beyin sapı ve koku yollarında ortaya çıkıyor. Koku duyusu kaybı veya azalması, uyku bozuklukları ve kabızlık, sonraki aşamada ise titreme ve hareketlerde yavaşlama gibi motor belirtiler görülüyor. Parkinson hastalığı tipik olarak orta ve ileri yaşın hastalığıdır ve ortalama 60 yaş civarında başlamaktadır.” dedi. Hastalığın genç yaşlarda da görüldüğünün altını çizen Prof. Dr. Çakmur, yaşlanma ile görülme sıklığının arttığını ve erkeklerde görülme sıklığının daha fazla olduğunu ekledi.

TÜRKİYE’DE 150 BİN PARKİNSON HASTASI VAR

Dünyanın en kalabalık ülkelerinde, 2030 yılına kadar Parkinson hastalarının neredeyse 30 milyona ulaşacağının tahmin edildiğini belirten Prof. Dr. Çakmur, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer hepimiz 100 yaşının üzerine kadar yaşayacak olursak muhtemelen bu hastalıkla karşı karşıya kalacağız. Bugün için ülkemizde 150 bin civarında Parkinson hastası olduğunu tahmin etmekteyiz. Türkiye, hızla yaşlanan toplumlar arasında sayılmakta. Artan yaşlı nüfusa bağlı olarak önümüzdeki yıllarda ülkemizde Parkinson hastalığında da bir patlama yaşanacağını öngörüyoruz. Başka bir deyişle önümüzdeki yıllarda Parkinson hastalığı ile daha çok uğraşmak zorunda kalacağız. Bu hastalıkla ilgili olarak toplumun bilinçlendirilmesi gerekiyor.”

PARKİNSON TEDAVİSİNDE HAREKET VE EGZERSİZ

Parkinson hastalığının tedavisinin günümüzde çoğunlukla ağızdan alınan ilaçlarla yapıldığını, uygun özellikleri taşıyan bir grup hastada farklı yöntemlerle uygulanan ilaçlar ve cerrahi tedavilerin de söz konusu olduğunu söyleyen Prof. Dr. Çakmur, “Hastalığı tamamen iyileştirici bir tedavinin henüz bulunmamasına karşın, kullanılan ilaçlar belirtileri büyük ölçüde düzeltmekte ve birçok hastanın yaşamını aktif ve üretken bir şekilde sürdürmesini sağlamaktadır. Böylece Parkinson hastalarının çoğu düzenli tedaviyle uzun yıllar yaşayabilmektedir. Parkinson hastalığında hareket ve egzersiz tedavinin vazgeçilmez unsurlarıdır. Tempolu yürüme, yüzme, aerobik gibi sporlar genel anlamda en çok tercih edilenlerdendir. Ancak hastalık ilerledikçe ve özellikle denge bozukluğu, yürürken kilitlenme, gövdede öne doğru eğilme, düşme gibi ilaca kısmen veya yetersiz cevap veren daha karmaşık hareketler için daha programlı ve daha profesyonel destek gerektiren egzersizler önem kazanmaktadır. Denge, yürüyüş ve duruşu korumanın en iyi yolu egzersiz ve hareket etmektir. Dansın hastalığa etkisi üzerine yapılan çalışmalarda dans kurslarına katılan hastaların katılmayanlara kıyasla denge ve hareketliliklerinde ilerlemeler kaydedilmiştir. Müzik ve dans, denge ve hareket sorunlarının azaltılmasında beyne yardım etmektedir.” diye konuştu. Prof. Dr. Çakmur Parkinson hastalığının belirtilerini ise şöyle sıraladı:

PARKİNSON HASTALIĞININ BELİRTİLERİ

  • Titreme
  • Hareketlerde yavaşlama
  • Yürürken kolları sallamama
  • Bir veya daha fazla ekstremitede katılık
  • Konuşurken mimikler ve jestler gibi hareketlerin kaybı
  • Yavaş, ufak adımlı veya ayak sürüyerek yürüme
  • Vücut duruşunun öne eğik şekil alması
  • Yumuşak ve alçak sesle, monoton konuşma
  • El yazısında küçülme, okunaksız olması
  • Ağızdan salya sızması, yutkunma güçlüğü
  • Halsizlik, yorgunluk
  • Ruh hali değişiklikleri, ruhsal çöküntü hali (depresyon), nedensiz sıkıntılar
  • Kabızlık, aşırı terleme, tansiyon düşmesi
  • Ağrı, kas spazmları

PARKİNSON İÇİN HAREKETE GEÇMENİN TAM ZAMANI

Prof. Dr. Raif Çakmur, hastaların yaşam kalitesini yükseltmenin sadece ilaç ve cerrahi tedavi gibi yöntemlerle mümkün olamayacağını, hasta ve hasta yakınlarının sürece katkısının çok önemli olduğunu belirtti. Hareket, denge, konuşma ve yutma terapisi beslenme ve dayanışma gibi konularda hasta ve hasta yakınlarının çözümün parçası olmasını istediklerini ve Parkinson’un zorluklarının ancak birlikte aşılabileceğini söyleyerek “Parkinson Günü’nde Harekete Geçmenin Tam Zamanı” dedi.

PARKİNSON İÇİN YAZILAN ŞARKI: “SEN GÜÇLÜYSEN YENİLMEZSİN”

Dünyada ilk kez Parkinson hastalığı için farkındalık yaratmak amacıyla bir şarkı bestelendi. Bezm-i Alem Üniversitesi Hastanesi’nden nörolog Prof. Dr. Gülsen Babacan Yıldız’ın Parkinson hastalığı için yazdığı “Sen Güçlüysen Yenilmezsin” adlı şiiri, usta müzisyen Meltem Taşkıran besteledi. Şarkının aranjmanını Eser Taşkıran yaptı. Meltem Taşkıran, şarkıyı Parkinson hastalarından oluşan koro, Ladies & Gentlemen Vokal Grubu ve atölye’M yorumcularıyla beraber stüdyoda seslendirdi. Şarkının video klibini yönetmen Melih Vatansever çekti.


İçeriği Paylaşın