Ürolojik Hastalıklar ile İlgili Doğru Bilinen Yanlışlar

Ürolojik Hastalıklar ile İlgili Doğru Bilinen Yanlışlar

Ürolojik Hastalıklar ile İlgili Doğru Bilinen Yanlışlar

Bizi Takip Et


Hangi problemler ürolojik hastalıklar kapsamına girer? Eşkina balığından elde edilen materyaller böbrek taşlarının düşmesinde etkili midir? Mısır püskülü, keçi boynuzu ya da maydanoz suyu içilmesi gibi birtakım bitkisel ya da alternatif yöntemlerle taşların düşürülmeye çalışılması ve doktorlara gidilmemesi insanların sağlığına ne gibi zararlar verebilir? Alternatif yöntemlerle taş düşürmeye çalışan kişilerin başlarına kötü şeyler gelebilir mi? Günümüzde prostat ve cinselliği koruyucu tedaviler var mıdır? Günümüzde bir erkek ilk kez geldiğinde teşhise yaklaşım değişti mi? Elle muayene şart mıdır? Böbrek ve idrar yolu taşlarının başlıca belirtileri nelerdir? Kimler risk grubuna girerler? Böbrek ve idrar yolu taşlarından kurtulmak için nelere dikkat edilmelidir?

Medical Park Kocaeli Hastanesi’nden Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Gürhan Özdemir ürolojik hastalıkların tedavisiyle ilgili yanlış bilinenleri Sağlığım İçin Herşey’de anlattı.

. Hangi problemler ürolojik hastalıklar kapsamına girer?
“Ürolojik hastalıklara böbrek, böbreküstü bezi, böbrekten aşağı idrarı ileten idrar yolu, bunu aşağıda biriktiren mesane bölümü, dış idrar yolu ve buna eşlik eden özellikle erkeklerde yumurtalıklar, testisler (dış idrar yolunda erkeklerde penis yapısı hem idrar açısından hem cinsellik açısından önem arz eden bölgelerdir) ve bu bölgelerin ister doğuştan ister sonradan olan her türlü bozukluğu ürolojinin alanına girer.”

EŞKİNA BALIĞI BÖBREK TAŞINI DÜŞÜRÜR MÜ?

. Eşkina balığından elde edilen materyaller böbrek taşlarının düşmesinde etkili midir?
“Böbrek taşının kimyasal olarak nasıl oluştuğu bellidir. Bir taşı eriten, durduğu yerde parçalayan mucizevi hiçbir ilaç ya da bir karışım yoktur. Burada tek bir farklılık, gut hastalığından muzdarip olan kişilerde eklemlerde gut kristalleri birikir. Bu kişilerin böbreklerinde gut kristallerinin birleşmesiyle oluşan taşlar olabilir. Gut giderici, ürik asit azaltıcı ilaç kullanıldığında bunlar küçülür ve değer kaybeder. Onun dışındaki bütün taşlar kesinlikle ilaçla ve diğer enstrümanlarla eritilemez. Sadece cerrahi girişimle bu taşlar kırılır ve bertaraf edilir.”

. Eşkina balığı böbrek taşları düşmesinde neden etkisizdir?
“Eşkina balığının diğer adı Karadeniz’de bulunan kötek balığıdır. Mutfakta oldukça kullanılabilen kaliteli bir balıktır. Ama bu balığın beyninin olduğu bölgede bulunduğu öne sürülen taşın ezilip biraz içine limon eklenerek içilebilir sıvı haline getirildiğinde böbrek taşını parçaladığı iddia edilmiştir. Bu iddia toplumumuzda oldukça kabul görmüştür. Ancak bunun ne kimyasal ne de tıbbi bir etkisi ispatlanmıştır.”

Doç. Dr. Gürhan Özdemir

BİTKİSEL İÇECEKLER FAYDA SAĞLAR MI?

. Mısır püskülü, keçi boynuzu ya da maydanoz suyu içilmesi gibi birtakım bitkisel ya da alternatif yöntemlerle taşların düşürülmeye çalışılması ve doktorlara gidilmemesi insanların sağlığına ne gibi zararlar verebilir?
“Türkiye’de enteresan bir şekilde su içmekten çok hoşlanılmamaktadır. Ancak suya bir şey eklendiğinde; örneğin mısır püskülü kaynatılarak hazırlanan bir su, kiraz çekirdeğinin olduğu içecekler ya da keçi boynuzu kaynatılarak hazırlanan içecekler tercih edilmektedir. Hangi içecek olursa olsun bütün içeceklerin temeli sudur. O bitkinin taşı düşüreceğine inanarak onu kaynatıp kaynatıp bolca içtiğinizde esas işi taş görür. Yani taşa suyun yaptığı basınçla aşağıya atılması sağlanır ve taş düşer. O zaman “mısır püskülü iyi geldi bana” denir. Bir de yoğurt suyunun taşı, kumu döktüğü söylenir. Yoğurt suyu kemikleşme için çok faydalıdır, saf oksalattır. Bizim yüzde 80 üstünde gördüğümüz taşlar kalsiyum oksalat, kalsiyum fosfat taşlarıdır. Yani yoğurt suyu içildiğinde kendimizde kum yaratırız; varsa taş taşı büyütürüz.’’

. Alternatif yöntemlerle taş düşürmeye çalışan kişilerin başlarına kötü şeyler gelebilir mi?
“Bitkilerin içerisinde çeşitli kimyasallar bulunur. Bu kimyasallar herkese iyi gelemez. Çünkü doğada o kadar çok çiçek, ot, o kadar çok sistemin yarattığı kimyasal kökenli madde var ki, siz analizini yapmadan herhangi bir şey kaynatıp içtiğinizde karaciğerinizde, kalbinizde, damarlarınızda, bağırsaklarınızda hasara sebebiyet verebilirsiniz. Bunları bilmeden içtiğinizde körlüğe varan, beyinde sorunlar yaratan birçok konuda sıkıntıya uğrayabilirsiniz. Onun için gelişi güzel, kulaktan dolma ot ve çiçek kaynatma gibi şeylerden uzak durmak gerekir.”

PROSTAT TEDAVİSİ

. Günümüzde prostat ve cinselliği koruyucu tedaviler var mıdır?
“Prostat, doğduğumuzda kadın-erkek herkeste tomurcuk halinde mevcuttur. Ama dişi olarak gelişim olduğunda bebekte bu geriler. Erkek olarak dönüşüm olduğunda bu büyümeye başlar. Ortalama 18 gramlık bir salgı bezidir. Özellikle erkeklerde çocuk yapmaya yarayan sperm hücreciklerinin beslenmesi için salgı üretimi yapan bir organdır. Aynı zamanda kanda bazı salgıların düzenlemesini de sağlar. Bu zamanla erkeklik hormonunun etkisi altında erkeklerde yaş ilerledikçe büyür. Büyüdükçe idrar çevresinin hemen yanında olduğu için bunun basıncıyla idrar konusunda sıkıntı yaşanmaya başlanır. ‘Ayakta idrar yapılırsa prostat olunur; çömelerek yapılırsa prostat olunmaz’ denilmesi enteresan bir varsayımdır. Ama eğer bir erkek ayakta idrar yapamamaya, zorlanmaya başlarsa hemen bir doktora gitmelidir. Çünkü prostat büyümüştür. Zorunlu olarak çömelerek idrar yapmak ve yaparken ıkınmak burada bir rahatsızlığın olduğunun belirtisidir. Bu konuda şu anda çok ileri teknolojik ameliyatlar, robotik cerrahiye kadar uzanan bütün imkanlar vardır. Cinselliği bozmayacak şekilde çok güvenli ameliyat teknikleri mevcuttur.”

. Günümüzde bir erkek ilk kez geldiğinde teşhise yaklaşım değişti mi? Elle muayene şart mıdır? Elle muayeneye alternatif teşhis yöntemleri de var mıdır?
“Erkek hastaların oldukça çekindiği, parmakla makattan prostat muayenesi geçmişte çok yaygın kullanılan bir metottur. Ama daha sonra çıkan bazı tetkikler ve analizlerle, kanser tanımlamada kullanılan kanda PSA testi yapılırken prostata parmak da dahil olmak üzere herhangi bir şekilde muayene yapılmaması öngörülür. Hasta ilk geldiğinde PSA testleri de yapılacağı, ultrasonla bakılacağı için parmakla muayene şart değildir. Prostatta şüpheli bir alan görülüyorsa zaten o zaman makattan ultrason sistemiyle girilip iğneyle parça almaya kadar müdahalede bulunulur.”

“BÖBREK TAŞLARI GENETİK GEÇİŞLİ ÖZELLİKLER TAŞIR’’

. Böbrek ve idrar yolu taşlarının başlıca belirtileri nelerdir? Kimler risk grubuna girerler? Böbrek ve idrar yolu taşlarından kurtulmak için nelere dikkat edilmelidir?
“Ailede taş hikayesinin olması önemlidir. Anne, baba, kardeş, amca, dayı eğer taş düşürme, kum dökme konusunda sıkıntılar yaşamışsa bu ailenin genç bireylerinde de olma ihtimali vardır. Çünkü genetik geçişli özellikler taşır. Taşın oluşumu böbrekteki bazı deformiteden dolayıdır. Bu farkında olunmasa da günün birinde sağ ya da sol yandan, insanı huzursuz eden, uyutmayan, ne yapacağını şaşırtan, bazı hastaların tabiriyle duvarı tırmalatan çok ani, batıcı ve çok can alıcı bir sancıyla bir ağrıyla bir anda karşılaşılır. Hastalar genellikle panik halinde gelirler. Ama böbrek taşının seyri bazı aralar vererek, ağrıları hissettirerek, aşağılara inmeler şeklinde olur. Böyle bir ağrıyı hiçbir sebep yokken hisseden kişiler mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna gitmelidir. Büyük olasılıkla, yandan kasıklara doğru olan bir ağrı hissettiğinde bir taşla birlikte kum dökme olayı söz konusudur. Burada diğer bir önemli konu düzenli su içme alışkanlığının yerine getirilmesidir. Eğer su içilmezse taşların olma olasılığı yaklaşık 3 kat daha fazla artar. Koyu idrarda, yoğunluğu artmış olan idrarda taş oluşumu çok daha kolay olur.”

‘‘ERKEKLER 50 YAŞ İTİBARİYLE PROSTAT MUAYENESİ OLMALILAR’’

. Bir erkeğin prostatında bir sorun varsa birtakım alarm, sinyal olur mu? Erkekler ne zaman bir üroloji doktoruna başvurmalılar?
“İlk sinyal idrarını ayakta rahat yapamayıp çömelip ıkınma ihtiyacı olmasıdır. Artı geceleri hiç kalkmazken idrara kalkma ihtiyacının olması prostatın büyümesiyle ilgili ilk sinyallerdir. Bununla birlikte idrarını yaparken idrar çatallanması, idrarı kesik kesik yapma noktasına gelmesi prostatla ilgili çok net bulgulardır. Prostat kanseri eğer düzenli kontrolle tespit edilemezse, idrar yolunu tam tıkayacak hatta makata doğru büyüyerek tıkanmalara neden olabilecek kadar çok ciddi sıkıntılara yol açar. Bu sebeple 50 yaşına gelen erkekler, eğer ailelerinde kanser geçmişi yoksa, yılda bir kere prostat PSA testi ve ultrasonla veya diğer yöntemlerle prostat muayenesi olmalıdırlar. Aile hikayesi varsa bunun 40 yaşından sonra her sene yapılması önerilir.”


İçeriği Paylaşın