Yeşilay’dan Sigarayla Mücadele İçin “Yeşil Dedektör” Uygulaması

Yeşilay’dan Sigarayla Mücadele İçin “Yeşil Dedektör” Uygulaması

Yeşilay’dan Sigarayla Mücadele İçin “Yeşil Dedektör” Uygulaması

Bizi Takip Et


Yeşilay, sigara yasağına uyulmayan yerlerin yetkililere haber verilmesi için bir akıllı telefon uygulaması hazırladı. “Yeşil Dedektör” adı verilen uygulamayı isteyen herkes cep telefonuna indirebiliyor. Yeşil dedektör nedir? 24 saat boyunca hizmet veren bir uygulama mı? Ben şikayette bulunursam benim kimliğim deşifre mi edilecek? İsmim gizli mi kalacak? Ekiplerin müdahale hızı nedir? Hemen ekipler geliyor mu?  İşletme deyince kafeler, nargile kafeler ve  barlar hepsi dahil mi? Bugüne kadar kaç şikayet oldu? İnsanlar, çocuklarının, eşlerinin, yakınlarının  teknoloji bağımlısı olup olmadıklarını nasıl anlayabilirler? Yeşilay Danışmanlık Merkezi-YEDAM uyuşturucu bağımlılığıyla ilgili destek veriyor mu? YEDAM’da terapi, tedavi hizmeti de veriliyor mu? YEDAM’ın iletişim numaraları nelerdir? YEDAM’dan ne tür destekler alınıyor, telefonla destek veriyor musunuz? Gençleri madde ve alkol bağımlılığından korumak için uygulanan projeler nelerdir?

Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Müdürü Savaş Yılmaz merak edilenleri Sağlığım İçin Herşey’de yanıtladı.

. Yeşilay geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanlığı ile birlikte “Yeşil Dedektör” adı verilen bir mobil cihaz uygulamasını hizmete soktu. Sağlık Bakanlığı’na bağlı Halk Sağlığı Müdürlüğünün denetim ekiplerinin desteğiyle uygulanacak. Eğer sigara içmiyorsanız, kendinizin sevdiklerinizin bulunduğunuz ortamda sağlığını korumak istiyorsanız ve kapalı alanlarda sigara ihlali varsa, yetkililere kolayca haber verebileceğiniz bir uygulama. Detaylarını anlatır mısınız?
“Yeşil Dedektör, kapalı alanlardaki sigara ihlallerine karşı, ihlal bildirimini kolaylaştıran bir uygulama. Biz bunu niye geliştirdik? Biliyorsunuz 2008’de Dünya Sağlık Örgütünün ‘Tütün Kontrol Çerçeve Antlaşması’nı imzaladıktan sonra tütünle mücadelede çok ciddi kazanımlar elde ettik.  Özellikle bazı alanlarda sigara içilmesinin sınırlanmasından tutun, satışına kadar birçok alanda, çok sayıda ülkenin uzun süreler sonunda elde ettiği kazanımları, hızlıca elde ettik. Tabi önemli olan kanunların bize verdiği bu kazanımları korumak. Yani bir yere gittiğimiz zaman eğer yasak olan bir mekanda tütün kullanımı yasaklarına riayet edilmiyorsa, zamanla artık unutulacak bir kanun, uygulanmayacak bir kanun olmaya başlıyor ve o kazanımlarımızı kaybediyoruz.

Aslında kazanımları koruması, sahip çıkması gereken toplumun kendisidir. Biz o yüzden Yeşil Dedektör uygulamasını geliştirdik ve denetim mekanizmasını topluma açtık. Kolay bir uygulama. Uygulamayı telefonunuza indirdiğinizde 3 tuşla adresi dahi girmeden –çünkü konum bilgisi otomatik geliyor- doğrudan denetim ekiplerine çok rahat ve hızlı bir şekilde bilgiyi iletebiliyorsunuz. Ne orada ki mekan sahibiyle herhangi bir diyaloğa gerek var ne de telefonla bir yeri arayıp bildirme, anlatma gibi süreçlere gerek var. Sadece kayıt olup, uygulamayı indirip, direkt ihbarı Halk Sağlığı Müdürlüğüne biz gönderiyoruz. Onlar da sahada ki denetim ekiplerine gönderiyorlar.”

. Bu 24 saat hizmet veren bir uygulama mıdır?
“Evet. Şu an 100 bin defa indirildi uygulama. Bir mobil uygulama için ciddi bir sayıdır. Türkiye’nin her yerinde, her zaman, yani denetim ekipleri sahada olduğu sürece bu uygulamada olumlu bildirimleri yapıyor.”

. Bazı insanlar endişe edebilir, şikayette bulunursam kimliğim belli olacak diye. Bu uygulamada isim gizli kalacak mı, nasıl bir işleyişi var?
“Zaten, yasalara, Anayasaya uygun biçimde kişisel verilerin gizliliğine uymamız gerekiyor. Uygulama aracılığıyla bildirim yapıldığında kişisel bilgiler de bize gelmiyor. Doğrudan Devlet Halk Sağlığı kurumuna transfer ediliyor. Onlar bizimle bile paylaşmıyor. Şu an ikinci faz uygulamada şu olacak: Bilgiyi verene, ihbar sahibine feedback yani geri dönüş verecek. Bunu yapmaya çalışıyoruz. Bazı sistemlerde entegrasyon gerekiyor. İhbar ettim ne oldu ihbarım? Bir sonuç aldım mı? Gidildi mi? Bu çalışmayı tamamladığımızda, o ihbarla ilgili işlemler bittikten sonra ihbarı yapana sonuç bilgisi verilmeye başlanacak.

. Bir bildirimde bulundum, emen ekipler geliyor mu? Ekiplerin sigara içildiğini kendi gözleriyle görmesi gerekiyor mu? Çünkü burada yalan ihbarlarda söz konusu da olabilir.
“Bu uygulamanın en büyük avantajı da yalan ihbarların da önüne geçmesi. Çünkü kim ihbar yaptı biliyorsunuz. Eğer bu kayıtlı numaradan sürekli bir yalan ihbar geliyorsa biliniyor. Tabi telefondan yapılan bir ihbarla gerçek mi değil mi anlamak mümkün değil. Kritik olan şu; Mobil ekipler dolaşıyor zaten sahada ve dolayısıyla o ekiplerin kullandığı mobil cihazlara-tabletlere bilgi doğrudan erişiyor. Ayrıca, size veri sağlayacak bir uygulama. Yani ben hangi saatlerde, nerede yoğunluk var hangi bölgelerde daha çok yoğun. Bu gibi analizler yaparak aslında Bakanlığın daha sonra denetimleri daha etkin yapmasına veri sağlayacak.”

. Peki denetim ekipleri müşteri gibi mi gidiyorlar? Ben denetime geldim diyorsa zaten mekanın içine girene kadar bir haber gidip sigaraları ortadan kaldırılabilir baktığınızda?
“Denetim ekipleri sivil zaten. Tespitlerini yapıyorlar ve yaptıktan sonra kimliklerini açıklıyorlar çoğu zaman. Dolayısıyla sahadaki ekiplerin kendi yöntemleri var. Ayrıca ciddi bir deneyim de sağlandı. Hatta Sağlık Bakanlığı tütün kontrol deneyimlerini geçen sene Afrika ülkelerine de aktardı. Afrika’daki 30 ülkeden ilgili bakanlıkların temsilcileri bizim merkezimizde bir çalıştaya geldiler ve tütün kontrolüyle ilgili başarımızı onlara da aktarmış olduk.”

Dr. Savaş Yılmaz

. İşletme diyoruz ama içine hangi tür işletmeler giriyor? Kavram geniş çünkü, restoranlar, parklar, kafeler yanında nargile kafeler ya da barlar var. Hepsi dahil mi? Bir diğer konu da önemli, Türkiye’deki bütün işletmeler sisteme dahil edildi mi?
“Bazen bilgi vermek istediğiniz işletmeyi göremeyebiliyor. O bizimle ilgili değil, harita uygulamalarıyla ilgili bir şey. Bazen o harita uygulamalarının göremediği kafeler oluyor. Biz görülmeyen işletme olursa diye elle adres işletme girme imkanını da koyduk. Şu anda bizde yaklaşık 300 bin civarında mekanın kayıtları var. Bir defa girilince harita üzerinde o ismi depoluyoruz. Her ihtimale karşı bazen olduğunuz mekanı göremeyebiliyor. Sonuçta bunlar teknolojik şeyler, mesela internetle ilgili sıkıntı olabilir. O manuel girişi de koyduk ki, elle girişi yapabilsin.”

. 100 bin indirme demiştiniz, şimdiye kadar kaç şikayet geldi?
“9 Şubat gününden önce İstanbul için bir analiz yapmıştık. İstanbul’da yaklaşık 6 aylık dönemde 20 bin civarında ihbar oldu. Sayın Bakan’ın da sahip çıkmasıyla, bu ihbarların yaklaşık yüzde 20-30’una da denetim ekipleri gitmiş oldu. Çünkü bu epey kapasite isteyen bir uygulama. Denetim ekiplerinin oraya ulaşması vs. Önemli olan şu: Biz Yeşil Dedektör uygulamasıyla, duyarlılığı hem işletme sahiplerine hem vatandaşlara tekrar kazandırmış olduk. Bu çok önemli bir şey. Çünkü yasalara çocuklarımız için sahip çıkmalıyız. O mekanlarda tek başımıza oturmuyoruz. Gittiğiniz zaman çocuğunuzla, sevdiklerinizle  oturuyorsunuz ve dumana pasif içiciliğe maruz kalıyor insanlar. Bunların da artık uyulmamaya başlandığında artık herkes tarafından yadsınıyor ve o kanun unutuluyor aslında. Biz tekrar böyle bir farkındalık oluşturup, böyle düzenlemelere sahip çıkmamıza vesile olduğumuzu düşünüyoruz.”

. Yeşilay’ın bağımlılıkla mücadele rolü de var. Bağımlılığın içine artık teknoloji de girdi. Pek çok anne-baba, çocuklarının teknoloji bağımlısı olup olmadıklarından endişeli. Sadece çocuklar değil, eşler, sevgililer de teknoloji bağımlılığından şikayetçi. İnsanlar teknoloji bağımlısı olup olmadığını nasıl anlayabilirler? Bu konuda belli ip uçları var mı?
“Bununla ilgili çeşitli kriterler var ama biz temelde şunu söylüyoruz: Eğer bir madde veya davranış sizin hayatınızı kontrol etmeye başlıyorsa, artık siz bir bağımlısınız diyebiliriz. Yani, sabah ilk kalktığınızda yüzünüzü yıkamanız gerekirken, yüzünüzü yıkmadan telefonumuza bakıp bana mesaj gelmiş mi? biri beni beğenmiş mi gibi bir şey yapıyorsanız bağımlılık riskinin sizin için var olduğunu söyleyebiliriz. Çocuk yemeklerini vaktinde yemiyorsa, arkadaşlarıyla ilişkilerini öteliyorsa, oyun oynamayı, başka şeyleri öteliyorsa,  o zaman artık normal hayati ihtiyaçlarından daha önceliğe geçmiştir. Bu zaten bağımlılığın ta kendisi oluyor.”

. Gençlerin madde bağımlılığı da her zaman önemli bir konu. Yeşilay’ın bir başka hizmeti daha var; Yeşilay Danışmanlık Merkezi YEDAM. YEDAM’dan insanlar nasıl destek alabilirler. Sadece destek mi oluyorsunuz? Terapi-tedavi hizmeti de veriyor musunuz YEDAM aracılığıyla?
“Yeşilay Danışmanlık Merkeziyle terapi desteği de, sosyal destek de veriyoruz. Hizmet sosyal destek uzmanları tarafından veriliyor. Ailelere de biz dünyada ilk defa aile terapisi desteği veriyoruz. Kamu yararına çalıştığımız için bu desteklerin tamamını ücretsiz yapıyoruz.

Yani kişiler, bir yakını ya da aileden birinin böyle bir sonun varsa, çağrı merkezimizden bize ulaşarak daha sonra bütün tedavisini, sosyal desteğe ihtiyacı varsa sosyal desteğin hepsinin planlamasını biz yapıyoruz. Şu ana kadar merkezimizde hala devam eden yaklaşık 450 civarında danışanımız var yani bağımlı hastamız var. Bir 200’e yakında aileleri var. Yani aileleri de sürecin içine sokuyoruz. Türkiye’de aile kavramı çok kıymetli ve aslında bağımlı gibi aile de çok büyük travma yaşıyor. Onlara da destek olmak gerekiyor ve bunların tamamını da biz ücretsiz yapıyoruz.’

. YEDAM’ın iletişim numaralarını verebilir misiniz?
“444 79  75  burada bizim en büyük farkımız da telefona psikolog çıkıyor. Yani ilk açtığınızdan beri işinin uzmanı, bağımlılık konusunda uzman bir psikolog arkadaşımız sizin telefonunuzu cevaplıyor ve tüm o süreçlerinizin neye ihtiyaç varsa takibini de yapıyor.”

. Hastalara hem psikolojik danışmanlık veriyorsunuz hem telefonla destek, hem tedavi hizmeti veriyorsunuz. Bu tüm Türkiye’de verilen bir hizmet midir?
“Şu anda İstanbul’da iki şubemiz var. Biri Cerrahpaşa’da, biri Üsküdar’da; Urfa Eyyübiye’de bir YEDAM açtık. İstanbul’da Başakşehir ve Ümraniye’de çok yakında açacağız. Yine Antalya’da bir merkezimiz açılacak. Biz burada belediyelere bir hizmet sunuyoruz aslında. Böyle problemi olduğunu düşünen belediyelere biz 100 yıllık deneyimimizle bir hizmet modeli sunuyoruz. Belediyelerin tabi bize destek olması gerekiyor açmak için. Buradan da belediyelerin o desteğini aslında talep ediyoruz çünkü vatandaşlara bu hizmeti ulaştırabilmek istiyoruz.”

. Bir de okulda bağımlılığa müdahale projeniz var. Madde ve alkol bağımlılığı gençler yanında çocukları bile etkileyebilecek bir sorun. Projenin ayrıntıları nedir?
“Normalde biz okullarda önleme çalışmaları yapıyoruz. Bunun bir yönü hiç başlamamış çocuklar için bir bilgilendirme çalışmalarımız var. O TBM dediğimiz Türkiye Bağımlılık ve Mücadele Eğitim programı çerçevesinde şu an 11 milyon öğrenciye rehber öğretmenler aracılığıyla hazırladığımız içerikleri aktardık.

Bir de deneme yapmış çocuklar var. Aslında uyuşturucuyla ilgili gençlerin ilk deneme yaptıkları yerler genelde okullar. Tabi deneme, bağımlılık için çok riskli bir aşama çok hızlı o deneme sürecinden sonra bağımlılığa geçebiliyorsunuz. İşte deneme yapmış çocuklar için de OBM adında bir programımız var. Orada da rehber öğretmenlerin kısa müdahale yaparak, kısa müdahale denen bazı uygulamaları yaparak çocuğun asıl bağımlılık sürecine geçmesinin önüne geçmeye çalışıyoruz. Çünkü bağımlılık çok zor, tedavi edilmesi çok meşakkatli, çok uzun bir süreç ama denemedeki bir çocuğun bağımlı olmasını engellemek 5 kat daha kolay bir şey. Dolayısıyla OBM biraz daha özellikle rehber öğretmeninin hem riskli çocukları tanıması, hem onları tanıdıktan sonra nasıl müdahale etmesine yönelik içerikleri olan bir program.”


İçeriği Paylaşın