Bir Köpeğin Ailesi Ol, Kalbini Koru!


Bizi Takip Et


Bilmem hiç köpeğiniz oldu mu? Size bakışlarındaki sevgiyi hissettiniz mi kalbinizin derinliklerinde? Yanıbaşınızda uyuklarken evin dört bir köşesine yayılan huzur; sizin de içinizi kapladı mı? Onu her sevdiğinizde tüylerinden yayılan pozitif enerjiyle içiniz dolup taştı mı?

Bir köpeği evladı gibi sevmeyen, onunla yaşamayan bir insan; bunun ne kadar mutluluk vericici bir şey olduğunu bilemez. Ailemizin bir parçası olan köpeklerimizin sadece ruh sağlığımıza değil, beden sağlığımıza olan katkıları da bilimsel olarak kanıtlandı. Yaşları 40-80 arasında 3,5 milyon kişi arasında 12 yılda gerçekleştirilen araştırmada, köpek sahibi olmanın kalp rahatsızlığı riskini yüzde 36 azalttığı ortaya çıktı. Ayrıca, köpek besleyen insanlarda kalp rahatsızlığı kaynaklı ölümlerin de yüzde 15 daha az gerçekleştiği gözlemlendi.

EVİNİZDE BİR KÖPEĞİNİZ VARSA…

Aslında bu sonuçlar hiç şaşırtıcı değil. 8 yıldan bu yana bir kurt köpeği oğlu olan biri olarak şunu söyleyebilirim ki, köpekler yaşadıkları eve gerçekten neşe, sevgi, huzur ve pozitif enerji getiriyorlar. Diego, bazen içimdeki çocuğu ortaya çıkarıyor. Çok sevdiği topuyla beni oyun oynamaya davet ettiğinde hemen katılıyorum ona. Birlikte koşuyoruz, ağzından topunu almaya çalışıyorum, o gözlerimin içine bakarak direniyor. Sonunda teslim oluyor; yeniden topu atayım, o kovalasın diye. İşte o an, yüzümdeki gülümseme, kendi kendime attığım desibeli düşük kahkahalarla çocuksu bir ruh halini yaşıyorum. Bazen yürüyüşe çıkıyoruz Boğaz sahilinde, bazen de yazları birlikte yüzüyoruz. Gazete yazılarımı yazarken, ayaklarımın dibinde uyuyor. Ayvalık’taki evimizin bahçesinde eşimle dut toplarken, ağzının suyu akarak ellerimize bakıyor. Dutumuzu paylaşıyoruz O’nunla.

İşte, bir köpeğin ailesi olmak böyle bir şey! Yapılan araştırmalar köpeklerin yalnız yaşayan yaşlılara da iyi bir arkadaş olduklarını gösteriyor.  Ruh ve beden bir bütün! Yalnızlık hissi, sevgisizlik, çaresiz kalmışlık duygusu yaşam sevincinin de kaybına yol açıyor. İşte, köpekler bu açıdan hayatımıza neşe, enerji, sevgi katıyor, stresimizi alıyorlar. Ayrıca, onlarla yaptığımız yürüyüşler, kalp sağlığımıza da iyi geliyor.

Bu yüzden halk arasında birisine kızınca söylenen “köpek” sözünü hakaret olarak hiç görmüyorum ben. Çocuklarına, eşlerine, sinyal vermediği için kendisini uyaran sürücüye, gürültü yapan komşusuna saldıran, şiddet uygulayan bazı insanlar, keşke zehirlemeye çalıştıkları, işkence ettikleri, vurdukları, nefret ettikleri köpekler kadar sevgi dolu olabilseler!

Esra Kazancıbaşı Öztekin

sagligimicin@gmail.com

Not: Bu yazı 18 Kasım 2017 tarihinde Yenibirlik Gazetesinde yayımlandı.


İçeriği Paylaşın