Lenfoma Türkiye’de Her Geçen Gün Artıyor

Lenfoma Türkiye’de Her Geçen Gün Artıyor

Lenfoma Türkiye’de Her Geçen Gün Artıyor

Bizi Takip Et


Yapılan araştırmalar, lenfoma hastalığının tüm dünyada hızla arttığını ortaya koyuyor. İlerleyen yaşlarda hastalığın görülme oranı yükselirken, fazla kiloların hastalığı tetikleyen unsurlar arasında yer aldığı gözlemleniyor. Dünyada ve Türkiye’de, bu hastalığa dikkat çekmek ve önleyici mekanizmalar için toplumsal bilinç yaratmak amacıyla 15 Eylül, Dünya Lenfoma Günü olarak kabul ediliyor. Bu sebeple Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği Derneği (LLMBİR) bir toplantı düzenleyerek hastalıkla ilgili son verileri paylaştı.

Hastalığın gelişimi ve tedavi yöntemlerinin ele alındığı basın toplantısına Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve LLMBİR Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Muhit Özcan, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve LLMBİR Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Doç. Dr. Selami Koçak Toprak, LLMBİR Yönetim Kurulu Üyesi Selma Ulusoy ve LLMBİR Eski Yönetim Kurulu Üyesi Başak Erdem katıldı.

Toplantıda lenfomanın tüm dünyada büyük bir hızla arttığına dikkat çekildi. Son istatistiklere İngiltere’de 70’li yıllara göre lenfoma artış hızının yüzde 160’ı geçtiğini gösteriyor. Türkiye’de de tüm dünyaya paralel olarak lenfoma tanısı alan hasta sayısının arttığı bilinmektedir. Amerika Birleşik Devletleri’nde 2016 yılında 72.580 yeni NonHodgkin lenfoma, 8500 de yeni Hodgkin lenfoma olgusu bekleniyor. Bu sayılar yaklaşık olarak, 70’li yıllarda NonHodgkin lenfoma için yılda 23.760 ve Hodgkin lenfoma içinse yılda 7000 civarındaydı.

LENFOMA İLERİ YAŞLARDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR

Amerika Birleşik Devletleri’nde tüm NonHodgkin Lenfoma olgularının yaklaşık yarısının yaşı 65’in üzerindeyken bu sayı İngiltere’deki olgularda 70’in üzerine çıkmaktadır. Türkiye’de de yaşam süresi uzamış ve yaşlı nüfus artmıştır. Türkiye istatistiklerine göre 20 yaşın altında NonHodgkin lenfoma görülme oranı 100 binde 2 civarında iken bu sayı 70 yaşın üzerinde 100 binde 46’ya çıkmaktadır.

LENFOMA GELİŞİMİ İÇİN RİSKLER NELERDİR?

Lenfoma gelişiminde, başta benzen olmak üzere çeşitli kimyasallar, yabani ot ve böcek ilaçları ile başka kanserler için kullanılan kemoterapötikler ve radyasyon tedavileri suçlanmaktadır. Vücudun bağışıklık sisteminin baskılanması da lenfoma için önemli bir risk oluşturmaktadır. Özellikle bazı tip virüslerin lenfomaya doğrudan neden oldukları bilinmektedir.

ŞİŞMANLIK LENFOMA RİSKİNİ ARTTIRIYOR

Fazla kilolu olmak vücudun bağışıklık sistemini bozarak ve hormonal sistemi etkileyerek lenfoma riskini arttırabiliyor.

EGZERSİZ VE KUVVETLİ FİZİKSEL AKTİVİTE LENFOMA RİSKİNİ AZALTIYOR

Kanada’da 1500’ün üzerinde olgu ile yapılan bir araştırmada hayat boyu kuvvetli fiziksel aktivitenin lenfoma riskini belirgin azalttığı ortaya çıkmıştır.

LENFOMA TEDAVİSİNDE BAŞARI ARTIYOR

Yıllardır uygulanan klasik kemoterapi ve radyasyon tedavisine ek olarak kök hücre nakil tedavilerinin geliştirilmesi ve son yıllarda pek çok hedefe yönelik akıllı ilaçların keşfedilmesi ile lenfomada tedavi başarısı yüzde 70-80’lerin üzerine çıkarılmıştır. Klasik kemoterapötiklerden farklı olarak kanser hücresinde belli bir bölgeyi hedefleyen ya da hastanın vücudundaki bir kontrol noktasının güçlendirilmesini sağlayan akıllı ilaçlar ülkemizde de son yıllarda büyük bir başarıyla kullanılmaktadır.

SON BİR YILDA FDA TAM 45 YENİ İLACA ONAY VERDİ

ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), 2015 yılında görülmemiş bir artışa imza atarak tam 45 yeni ilaca onay verdi. Şimdiye kadar yıllık ortalama onay verdiği ilaç sayısı 26 olan FDA, bu şekilde son beş yılda altı yeni “akıllı” lenfoma ilacını da onaylamış oldu.

LENFOMA TEDAVİSİNDE ALTERNATİF TIPTAN UZAK DURMAK GEREK

Modern tıbba karşı, hastaları ve yakınlarını suiistimal ederek, hiçbir bilimsel deneye ve kanıta dayanmadan, tesadüfi olumlu sonuçlarını özellikle kanser hastalarında başarı sağlayacakmış şeklinde lanse eden, sahte tıp adamlarının piyasası gün geçtikçe büyüyor. Lenfoma ilaçlarla şifa sağlanabilen bir hastalıktır. İlaç tedavisini bırakıp, ne olduğu bilinmeyen ot, ot suyu ve gıda takviyesi adı altında satılan bir takım karışımları kullanmak hastaların tedavisini aksattığı gibi hayatlarını da tehlikeye atacaktır.

Basın toplantısının ardından lenfoma hastalarına yönelik de bir toplantı düzenlendi. Toplantıya Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve LLMBİR Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Muhit Özcan, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve LLMBİR Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Doç. Dr. Selami Koçak Toprak, LLMBİR Yönetim Kurulu Üyesi Selma Ulusoy, LLMBİR Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Yard. Doç. Ertuğrul Akçaoğlu, Grup Florence Nightingale Hastaneleri Hematoloji Birimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mutlu Arat, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinem Civriz Bozdağ,  ve  LLMBİR Dernek Üyesi Özlem Ergin  katıldı ve hastaların sorularını yanıtladı.


İçeriği Paylaşın