Varisleriniz Kabusunuz Olmasın: İşte Varis Tipleri Ve Tedavi Yöntemleri

Toplardamarların içindeki kapakçık sisteminin bozulmasına bağlı olarak ortaya çıkan varis estetik açıdan oluşan bir problem gibi gözükse de aslında ciddi bir hastalıktır. Memorial Bahçelievler Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Aşkın Ali Korkmaz, varis ve varis tedavisi hakkında önemli bilgiler verdi. 

Varisleriniz Kabusunuz Olmasın: İşte Varis Tipleri Ve Tedavi Yöntemleri

Bizi Takip Et


Yaygın hastalıklar arasında yer alan varis, çoğu kişi tarafından sadece estetik bir sorun olarak algılansa da , ileri derece varisler riskli bir hastalık haline gelebiliyor. Varislerin şiddetine bağlı olarak tedavi yöntemleri de değişebiliyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Aşkın Ali Korkmaz, varis hastalığı ve tedavi yöntemleri hakkında bilgil verdi. 

Korkmaz, varisi şöyle tanımladı; "Varis toplardamarların içindeki kapakçık sisteminin bozulmasına bağlı, normalde yukarı doğru gitmesi gereken kanın aşağı kaçarak yüzeyel damarlarda farklı çap ve görüntüde toplardamar oluşumlarına yol açmasıdır. Varis, bilinenin aksine sadece bacaklarda görülmez. Örneğin hemoroid de bir tür varistir çünkü bir toplardamar genişlemesidir. Aynı şekilde erkeklerde testislerde görülen varikosel bir toplardamar genişlemesidir.  Yemek borusunun çevresinde özofagus varisleri görülebilmektedir. Bunların hepsi varis türüdür. Ancak varis hastalığı dendiğinde bunlar değil bacaklarda oluşan toplardamar genişlemeleri akıllara gelir " 

VARİS TİPLERİ NELERDİR?

Bacakta görülen varisler değişik çapta ve görüntüde olabilir. Eğer 1-2 mm kalınlığında ise bunlara “telenjektazik varisler” adı verilir. Bazen yüzümüzde de kırmızımsı, ince damarlar şeklinde görülür. Vücudun değişik yerlerinde çıkabilir.

Eğer varislerin çapı 3-4 mm’ye ulaştıysa “retiküler varis” adı verilir. Bunlar da cilt altında ciltten çok kabarık olmayan mavimsi damarlar şeklindedir. Tek başına ya da örümcek ağı tarzında olabilir.

Daha ileri varisler ise yaklaşık serçe parmak kalınlığında, ciltte dışa doğru kabarmaya başlamış, “pake” adı verilen solucanvari görüntülere sahip büyük varislerdir. Genelde diz altında olabildiği gibi düz üstünde de yüzeyel toplardamar sisteminin farklı yerlerinde çıkabilir.

VARİS - HUZURSUZ BACAK SENDROMU

Toplardamar kanının bacaklarda birikmesine bağlı olarak özellikle akşamları diz altında hissedilen dolgunluk, şişkinlik, ağrı gibi şikayetler oluşturur. Çok ileri evrede de gece kramplarıyla hastaları uyandırır. Variste de hastalarda ayağını sabit tutamama, sürekli yukarı kaldırma hissi olduğu için bu rahatsızlık huzursuz bacak sendromuyla karıştırılır. Hastalar varisten dolayı bacaklarında hissettikleri rahatsızlıkları huzursuz bacak sendromu sanarak sağlık kuruluşlularına başvurabilmektedir. 

VARİS TEDAVİSİ

Varislerin boyutuna göre tedavi yöntemlerinin de değiştiğini dile getiren Korkmaz," Telenjektazik varisler yani ince kılcal varisler genelde ciddi ağrı, dolgunluk, huzursuzluk hissine neden olmaz. Genelde kozmetik bir problemdir. Hızlı kilo alımı, hamilelik, doğum sonrası sık görülebilir. Tedavisi “skleroterapi” adı verilen yöntemdir. Damarların içine damar duvarında reaksiyon oluşturan ilaç kılcal iğnelerle enjekte edilir. Telenjektazik varislerde bazen iğne ile girilemeyecek kadar küçük oluşumlar varsa ve bu durum hastayı kozmetik olarak rahatsız ediyorsa dermatoloji uzmanı tarafından yüzeysel lazer tedavileri yapılabilmektedir" dedi.

ORTA ŞİDDETTE ŞİKAYETLERLE BAŞLIYOR

3-4 mm’lik orta şiddette, mavimsi, çok kabarık olmayan retiküler varislerde hastalarda şikayetler oluşmaya başlar. Ağrı, dolgunluk ve huzursuzluk hissi görülür. Ancak gece krampları bu hastalarda çok fazla olmaz. Özellikle akşama doğru ayağı yüksek bir yere uzatma isteği yaşanır. 

DAMARDA KAÇAK VARSA "ENDOVENÖZ LAZER" UYGULANIR

Retiküler varisler oluşmaya başladığında hastalarda yüzeyel damarlarda ciddi kaçaklar olabilmektedir.  Bu nedenle öncelikle mutlaka venöz doppler ultrason yapılır. Ayak bileğinin iç yüzünden başlayarak kasığa kadar giden büyük safen damarında ya da ayak bileğinin dış kenarından başlayarak diz çukuruna kadar giden küçük safen damarında kaçaklar oluşabilmektedir. Ya da yüzeyel sistemle derin toplardamar sistemini birleştirici perforan damar kaçakları olabilmektedir. Doppler ile bu problemlerin olup olmadığı kontrol edilir. Eğer kaçak varsa “endovenöz lazer” işlemi yapılmaktadır. Ancak kaçak yoksa köpük skleroterapi uygulanmaktadır. Köpük skleroterapide normalde skleroterapide kullanılan ilacın hava ile karıştırılıp daha az ilaçla daha fazla yüzeye ulaşılması amaçlanır. Beyaz bir köpük elde edilerek damar içine enjekte edilmektedir.

BÜYÜK VARİSLERDE CERRAHİ GEREKİYOR

Büyük varislerin tedavisi ise cerrahidir. Doppler sonucu ana damarda kaçaklar mevcutsa ve pakeler görünür hale geldiyse bu varisler küçük kesilerle temizlenir. Bu işlemin adı “miniflebektomi”dir. Bu yöntemde dikiş yoktur. Damar yerinin ultrason ile tespit edilmesinin ardından ana damardaki kaçak, endovenöz lazer tedavisiyle bir iğne deliğinden girilerek özel bir kataterin damar boyunca yollanarak damarı lazer ya da radyofrekans ışınlarıyla bazen de glue ya da zamk tedavisi adı verilen yöntemle yapıştırarak tedavi edilmektedir.

Bu işlemler ameliyathane ortamında gerçekleştirilir. Damarın çapına göre uygulanacak tedavi yöntemi değişir.

BASINÇ ÇORAPLARI

Varis tedavisinin önemli bir parçası da uygun basınçlı basınç çoraplarıdır. Bu çoraplar varisin şiddetine göre hastaya verilir. Varis çorabı varis tedavisinin çok önemli bir parçasıdır. Çorapların amacı ayak bileğindeki basıncı düşürerek kanın yukarı dönüşünü kolaylaşmaktır. 


İçeriği Paylaşın