Tanju TUNCEL: Panik Atağı Yeneceğim

50 yaşından sonra panik atakla tanışan Tiyatro sanatçısı Tanju Tuncel, hastalık nedeniyle büyük sıkıntılar yaşadığını A Haber’in Medikal programında Yapımcı-sunucu Esra Kazancıbaşı Öztekin’e anlattı. 3 kez ciddi panik atak krizi yaşadığını belirten Tiyatro sanatçısı Tuncel, defalarca hastanenin acil servisine kaldırıldığını söyledi.

Panik atağının KOAH ile birleşmesiyle daha büyük şikayetler yaşayan Tiyatro sanatçısı Tuncel, hayatında her şeyin düzenli olması gerektiğini söyleyerek şöyle devam etti: “Titizlik derken hastalık hastası ve takıntılı değilimdir ama her şeyi anında bulmam lazım, eğer bulamazsam çok kötü oluyorum. Baygınlık ve ter hissiyle beraber titremeye başlıyorum”

Panik atakla mücadele öyküsünü anlatan tiyatro sanatçısı Tanju Tuncel, 50 yaşına kadar doktor yüzü görmediğini ve panik atağı yenerse hiçbir sorunu kalmayacağını söylüyor.

İşte Tanju Tuncel röportajının detayları…

. Panik atakla ne zaman tanıştınız? İlk panik atak geldiğinde ne hissettiniz?
“Panik atak 50 yaşımdan sonra başladı. Birden bire sıkıntı, tatminsizlik, bunalım gibi şeyler hissetmeye başladım ve bunu tiyatronun zor koşullarına bağladım; belli bir zaman geçmesine rağmen doktora gitmedim. Fakat bu şikayetlerim çok arttı bir de panik atak KOAH hastalığıyla birleşince onu da bastırdı ve büyük bir kriz ile hastaneye giderek birkaç gece orada kalmaya başladım. Hayatım daha da kötüleşmeye başlayınca psikiyatra gitmeye başladım. En büyük sıkıntıyı dizi çekimlerinde yaşadım. Senaryo geliyordu ama ben “Ben şurada takılacağım” diyordum ve öyle yapıyordum.

Ben şehir tiyatrosundan emekliyim, bize öğleden sonra 3’te oyun gelirdi ve ertesi gün için 90 sayfa rol ezberlerdik ama dizide kısacık bir şey gelmesine rağmen kendimi şartladığım için mi bilemiyorum ama ezberleyemiyordum.”

“PANİK ATAK ANINDA NEFES ALAMIYORUM”

. O durumda ne hissediyorsunuz?
“Nefes alamıyorum. Mesela Ayvalık’ta geçirdiğim krizde panik atak ciğerimi kitlemişti o yüzden hastaneye gittim, o geçtikten sonra insan rahatlıyor ama önemli olan o anı atlatabilmek.”

. O anda neler oluyor ve siz ne hissediyorsunuz?
“Panik atak insanı allak bullak ediyor, benim hayatımda her şeyin çok düzgün olması gerekiyor. Mesela arkadaşlar bir yere gitmek için teklifte bulunuyorlar, ben hayır cevabı vermişsem ve onlar üstelemişlerse yine krize giriyorum.

Evimde de her şeyin düzenli olması gerekiyor, bu normal değil.”

“HASTALIK HASTASI DEĞİLİM”

. Sizin titizlik, düzen ve mükemmeliyetçi bir özelliğinizde var sanırım.
“Titizlik derken hastalık hastası ve takıntılı değilimdir ama her şeyi anında bulmam lazım, eğer bulamazsam çok kötü oluyorum. Baygınlık ve ter hissiyle beraber titremeye başlıyorum.

Beni bir hastaneye kaldırmışlardı ve ben hala sabah kalkıp işe gideceğimin hayalini kuruyorken doktorlar tansiyonumun 27 olduğunu söyleyerek bana kızdılar. Normalde tansiyon nedir bilmezdim, nefes darlığı şikayetim de yoktur ama ben bu sorunları panik ataktan dolayı yaşıyorum. Üç kez bu nedenle acillik oldum.”

. Kullandığınız psikiyatrik ilaçların faydasını gördünüz mü? Tedaviyi nasıl buldunuz?
“Bana çok iyi gelmedi, beni çok yıprattı ya da ben şartlandığım için bana faydası dokunmadı. Ben de “Kendi kendine yeneceksin bunu” dedim ama yenemedim de… Şimdi ise umurumda değil. Banyoda duş yapıyorsam ve kriz gelirse kendi kendime rahatlamaya çalışıyorum, pencereyi açıyorum ama artık ilaç kullanmıyorum.”

. Panikatağınız herhangi bir seyahat durumunu etkiliyor mu?
“Seyahat yapmayı çok seviyorum, o durumlarda panikatak beni engellemiyor aksine seyahat daha iyi geliyor.”

. KOAH’ınızın olduğunu söylediniz. 72 yaşındasınız ama 50 yaşına gelene kadar doktor yüzü görmediğinizi söylediniz. Bir de zayıf olmanızı çok dert ediyormuşsunuz. Biraz bu konuya değinir misiniz?
“Ben çok zayıftım 41 kiloydum bütün gençliğim kilo alacağım diye geçti. Problemim olmamasına rağmen kilo almak için hastaneye yattım, 15-20 gün yatıyordum bana kür hazırlıyorlardı, 100 gram bile alamıyordum ve yine hastaneden çıkıyordum.

Tiyatroya doktor geliyordu herkesin ufak tefek rahatsızlığı oluyordu, “Neyiniz var?” diye bana soruyordu. Ben, “Bana balık yağı verin” diyordum.

Küçükken bizi çok güzel ve dengeli beslediler ben buna inanıyorum.”

“SOFRAMDA İLLA OT OLMASI GEREKİR”

. Siz de 72 yaşında olmanıza rağmen panik atak ve KOAH haricinde kronik bir hastalığınız yok. Kendinize nasıl bakıyorsunuz? Giritli olduğunuzu söylediniz kalıtımsal genlerle de ilgisi var değil mi?
“Benim sülalem çok uzun yaşar ama Alzheimer gibi hastalıklardan ölürler. Giritli denildiğinde ot, zeytinyağı ve balık akla gelir. Ben hep böyle beslendim, hala da bu şekilde beslenirim. Sofram da illa ot olması gerekir, mesela turp alacaksam taze yaprakları olanından seçerim ve ben onu çiğ şekilde salataya koyarım çünkü bu şekilde gördüm.”

. Yemediğiniz şeyler var mı örneğin hamurlu gıdalar, tatlı ve börek…
“Hamur işlerini çok sevmem, tatlıyı da pek sevmem ama ekşi ve acıyı çok severim.”

“SETTE YEMEK YEMEYİ SEVMİYORUM”

. Ara öğünlerinize dikkat eder misiniz? Setlerde uzun çalışma saatleri oluyor, yaştan dolayı bir kayırılma oluyor mu?
“Eksik olmasınlar çok kolaylık sağlıyorlar ama benim yemek yemeğe gönlüm olmuyor. Setlerde yemek yemeyi sevmiyorum.”

. Nasıl besleniyorsunuz peki?
“Sadece çorba içiyorum, peynir ekmek yiyorum. İncir, kayısı gibi şeyler yiyorum aralarda. Yanıma sağlıklı atıştırmalıklar alıyorum.”

“BİTKİ ÇAYINI SEVİYORUM”

. Bitki çaylarını da çok seviyorsunuz değil mi?
“Bitki çaylarını çok severim ve kullanırım. Zencefilden tutun yeşil çaya kadar; bütün otların çayını seviyorum.”

. Kendinizin yaptığı şifalı çaylar var mı?
“Evet var, rezene çayı rahatlatıyor, rezeneyi papatya ile karıştırıp içiyorum. Bünyeyi dinlendiriyor, huzur veriyor, daha rahat bir uyku çekmemi sağlıyor.

Zencefil de nefes darlığıma iyi geliyor.”

. KOAH hastalığına gelince, kaç yıl önce tanı kondu?
“4 yıl önce tanı kondu, şimdi ilaç kullanıyorum.”

. Dikkat ettiğiniz şeyler var mı mesela sigara içer misiniz?
“Daha önce çok sigara içtim ama içime çekmeden içiyordum.”

. Ne zaman bıraktınız sigarayı? Sizin yaşınızda olup sigarayı bırakmak da irade işi, yıllarca içtiğiniz sigarayı destek almadan kendi iradenizle mi bıraktınız?
“KOAH ile birlikte kendi irademle sigarayı bıraktım. Acillere kaldırıldım ve üç tane ciddi kriz geçirdim, krizi atlattım ama onu bir de bana sorun. Böyle olunca da sigarayı bıraktım. Aradan 3 yıl geçtikten sonra bir kriz geldi ve bir baktım ki elimde sigara duruyor. Alışkanlık çok kötü bir şey, arkadaşlar elimdeki sigarayı görünce “Tanju abla, at o sigarayı elinden” dediler. O sigarayı içmedim ama el alışkanlığı olmuş.”

“PANİK ATAĞI YENECEĞİM”

. Panik atağınız en son ne zaman geldi?
“En son geniş aile dizisinde balkon sahnesinde panik atak geldi, panik atağın tetiklediği baş dönmesi de var zaten. Aşağıya bakayım dememle kriz geldi, bir müddet içeriye girdim titremeye başladım. 5-10 dakika sonra kriz geçince işimin başına döndüm. Ama yine söylüyorum ilaçla değil kendi irademle ben bunu yeneceğim.”

. Bazı zamanlar doktor değiştirmekte insana iyi gelebilir. Başka bir psikiyatra gitmeyi düşünüyor musunuz?
“Şu an öyle bir düşüncem yok.”

“YALNIZLIĞI ÇOK SEVİYORUM”

. Sizi en çok hangi ortamlar rahatlatır?
“Gürültünün olmadığı sakin yerlerde yalnız başıma olmayı seviyorum. Yalnızlığı çok seviyorum, kitap okurum, televizyon izlerim ama dizi ve film izleyemiyorum çünkü panik atağı tetikliyor.”

. Siz de bir tiyatro sanatçısısınız ve dizilerde oynuyorsunuz. Neden dizi ve filmleri izleyemiyorsunuz? Şiddet sahneleri tetikliyor olabilir mi?
“Ne olursa olsun fark etmiyor, etkileniyorum. Mesela bazen alakasız filmlerde hüngür hüngür ağlarım. Bunun dışında oturumları izliyorum ama onlar da beni yıpratıyor.”

. Boyun fıtığı rahatsızlığınız var. Geniş aile dizisinde biraz zorlandınız ve daha da artı şikayetleriniz sanırım. Stresle de ilgili boyun fıtığı oluyor, nasıl anladınız, ne tür şikayetleriniz oldu?
“Hareket edemiyor, kımıldayamıyor, yatamıyor ve kalkamıyorsunuz. Birkaç doktora gittim ve deşarj olamadığımı öğrendim.”